Ülkenin dört bir yanında “Atatürk Cumhuriyeti’ni yeniden kurmak için AKP’ye de, Anayasası’na da Hayır!” kampanyalarının başlatıldığını gözlemledik. Bu ülkede; siyasetçiye ve eli kolu bağlanarak siyasallaştırılmış yargıya güveni kalmayan halk, elan için için kaynıyor. Sanki memlekette seferberlik başlatılmış gibi. Oysa 12 Eylül 2010 günü, AKP’nin tek taraflı olarak hazırladığı Anayasa değişikliği paketi halkoylamasında, salt Cumhuriyet hukuku değil, bir anlamda Türkiye’nin geleceği de oylanacaktı. Bu nedenle yaşanılan halkoylaması(referandum) sürecinde, yurttaş bütün gücüyle emperyalizme ve işbirlikçilerine direnme gereksinimi duyuyordu. Bu gün gelinen nokta daha elim ve daha zalimane fotoğraflar veriyor… O halde, şu halk hareketini yükseltmek büyük önem taşıyor. Ülkede Seferberlik vardır ve bu seferberlik süresince halk nezdinde de bütün izinleri kaldırılmış gibi. İzinde olanlar da; görev bilinciyle vatan savunmasındaki mevzilerine yavaştan dönüyor gibiler. İş düşüyor iş ! Aydınlarımız, Siyasi Parti Örgütleri, Demokratik Kitle Örgütlerimiz, önümüzdeki süreçlerdeki tüm saatlerin her anını planlayacak, güçlerinin en az iki katıyla çalışacaklardır. Bu sürecin siyasi öneminin yanı sıra, örgütlenme atağının da bir fırsatı olarak mutlaka değerlendirilecektir. Bu erekle örgütler, en kısa zamanda Yönetim Kurulu toplantılarının yanı sıra bütün üyelerin katılacağı toplantılar düzenleyeceklerdir. Hazırlanan bildiriler, afiş ve çıkartmalar internet sitelerinde yayımlanıyor, hatta tüm adreslere ileti olarak gönderilip, bastırılarak illere ve tüm yurt köşelerindeki bütün insanlara ulaştırılıyor. Sloganları içeren pankartlar, yerel olanaklarla hazırlanıp, öncelikle Dernek ve Parti binalarıyla, yerleşim birimlerinin merkezi noktalarına asılacaktır. Kampanya; seçim dönemlerindeki çalışma anlayışı, tarzı ve dinamizmi ile yürütülerek ulaşılmadık ev, işyeri ve birey kalmayacaktır. İki veya üç kişilik propaganda ekipleri oluşturularak, bu erekle otomobili olanlarla görüşülerek, araçların kampanyada değerlendirilmesi sağlanacaktır. Elbette ev, işyeri ve birey ziyaretleri çok önemli! İllerdeki ev ve işyerlerinin tamamına gidilerek; bildiri dağıtılıp, görüşler yurttaşlara anlatılıyor. Yerleşim birimlerinin merkezi noktalarında propaganda masalarını da “imza masası” olarak yapmak daha akılcı olacaktır. Örgütler, merkezi bildiriyi yerelde düzenleyecekleri basın toplantıları ile açıklayacaklar. Yerel radyo ve televizyonlarda görüşler açıklanacak. Güç birliği platformları harekete geçirilecektir. Referandumda karşı cephede yer alan partiler dışında kalan tüm siyasi partiler, kitle örgütleri ve sendikalarla ortak çalışma olanaklarını, elbette sonuna değin değerlendirmelidir. Bunun koşulları mevcuttur. Örneğin bu kapsamda ortak basın toplantıları, ortak bildiri yayın ve dağıtımı, mitingler görebilirsiniz. Halk, bu ülkeyi yeniden kurtarmak için; “12 Eylül Aldatmacalarına HAYIR!”, “ABD ve AB Dayatmalarına HAYIR!”, “Cumhuriyet Yıkıcılığına HAYIR!”, “Habur Mahkemelerine HAYIR!”, “ Atatürk Düşmanlığına HAYIR!”, “ Bölücü Anayasaya HAYIR!”, “ İhanet Açılımlarına HAYIR!”, “Yobaz Diktasına HAYIR!”, “İşsizliğe ve Yoksulluğa HAYIR!”, “Ergenekon Tertibine HAYIR!”, “İkiyüzlülüğe, Yalana, Yıkıcılığa HAYIR!”, “BOP Anayasası’na HAYIR!”, “ABD’ye de, AB’ye de, İşbirlikçilerine de, Anayasalarına da HAYIR!” sloganlarıyla yeri göğü inletebilir. Göreceğiz…