Çok değerli dostlarım..
Bugün, Türk milletinin en güçlü tarafı; birey, aile ve cemiyet konusunu paylaşmak istiyorum..
Türk milletinin sosyal hayatı ataerkil ve gelenekçidir. Bu örf, âdet ve görenekler, milletimizin genlerine uygun ve birçok deneyden sonra oluşmuş alışkanlık ve duygularımızdır. Tıpkı atasözlerimiz gibi...
Kişi, dünyaya geldiğinde kendini, dede, nine, ana, baba, amca, yenge, hala, kardeş, abi gibi kendinden büyük ve kollayıp gözeten, esirgeyen büyüklerinin arasında bulur. Doğal olarak sevgisini, dikkatini üzerine cezbederek tanımaya, değer vermeye ve çevresine göre konumlandırmaya başlar. Orada gördükleri her şey birey için kanundur, nizamdır; olmazsa olmazlarıdır. Ne görmüşse bütün hasletler mutlaka yaşanması, uyulması ya da men edilmesi gereken kurallardır. Doğal bir laboratuvarda kimliğini, kişiliğini geliştirmeye başlar. Büyükler sırasıyla ihtimama ve hürmete lâyıktır ve onlar yanılmaz, hata yapmaz ve en iyiyi bilirler..
Dışarı çıktığında kendini şefkat ve koruyucu kimliğiyle karşılayan komşuları, arkadaşları ve akrabaları vardır.. Dışarda yanlış yaptığında ikaz eden, azarlayan, hatta bir-iki şefkat tokadı atan insanlar vardır. Bu cemiyetin önderleri, öğretmenleri ve aksaçlılar daha önceden vaz edilen kuralları uygulayan insanlardır. Öğretmenini yüz metre öteden gören bir öğrencinin görünmemek için kaçıştığı, gördüğünde de asker gibi hazrola geçip selâm durduğu kuralını da bu cemiyetin önde gelenlerinden öğrenmiştir..
Cemiyet kendi içinde otokontrol u sağlamış, güzelliklerin, iyiliklerin iltifat olarak kişiye döndüğü bir topluluk. Burada kurallar hiç değişmez. Çünkü bu kurallar aralarından ödünç alınmış nimet gelecek nesillere de yaşanması gereken bir emanet olarak kabul edilir..
Mamafih bu cemiyette bir aile tek başına yemek yiyemez mutlaka ya komşuları ya da uzaktan gelen tanrı misafiri olur. Bir işi yarım kalmaz, hemen komşular yardıma gidip o işi bitiriverirler. İmece usulü doğal yardımlaşma sistemidir. Bu toplumda herkes birbirinin akrabası, kardeşi, amcası, dayısıdır. Burada sadece huzur ve mutluluk olur, değil mi? Evet biz de böyle bir gelenekten, örfi duruştan geliyoruz.
(Devam edeceğiz.)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.