Halil Şahin

Halil Şahin

DARBE BELGESİ

Darbenin belgesinin dili olur mu demeyin, Zekeriya denen zat onu da bulmuş. Hemen öyle yüzünüzü buruşturmayın. Fotokopi, motokopi ama olsun; bulundu ya! Peki, bu darbe kime karşı yapılacakmış? İrticaiye karşı değil mi? Öyleyse Allah’ın Kahrettiği Parti neden üzerine alınıyor? İrticacı mı olmuşlar, yoksa Fitnullahçı mı olmuşlar? Yani takkeli ve takunyalı, türbanlı ve ılımlı, yalanlı ve dolanlı mı yani? Şu Zekeriyaların da; yasa, anayasa ya da en sıradan hukuk bilmediğini her gün biraz daha anlıyorsunuz değil mi? Aklı sıra, hazreti İlker aracılığıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’ni köşeye sıkıştıracaklardı. İlker Hazretleri “Türk Silahlı Kuvvetleri, içinde böylelerini barındırmaz” demesin mi? Yani darbeci marbeci barındırmazmış. Sanki takkeli ve takunyalıları barındırabilirmiş gibi! Bir zamanlar Hazret Kenan vardı: yalan yanlış eline tutuşturulan ayet mayet ne varsa okumaya çalışırdı. Türkiye’de en büyük darbeyi yapmıştı. Bu darbeden sonra da Türkiye belini doğrultamadı. Çünkü Türkiye’de egemenlik kullanan emperyalistler, soygunlarını kılıflayabilmek için ele aldıkları temel kurallarını, böyleleri eliyle dikte ettirerek meşrulaştırırlardı. Ne tekim ondan sonrakilerde aynen onun izinden gitmediler mi? Türk ulusunun Atatürk ile birlikte kurduğu demokrasiyi, devlet düzenini ancak böylece alt üst edebiliyorlardı. Anımsayacaksınız; bu darbeden sonra DPT’nin takunyalısı önce başbakan, daha sonrasında da cumhurbaşkanı oldu. Bir zamanlar Türkiye’yi Küçük Amerika hedef düşleriyle yaşayanların dilinde, ABD’ye “Büyük Patron” demek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti üst yönetim katında olağan sayılmaya başlandı. Türkiye’yi AB’ye giden uzun ince bir yola koydular. En büyük hıyantlikleri de bu oldu. Bu yolda yürüdükçe, Türkiye Cumhuriyeti Devleti nitelik değiştirmeye başladı. Milletvekillerinden sonra bakanlar, vali ve emniyet müdürleri, yargıç ve savcılar da takunyalı oldular ve Zekeriya’lardan bir savcı oldu. O da tutup ulusalcı siyasi liderleri ve halkın kanaat önderlerini, emekli orgeneralleri, generalleri, albay ve kimi subayları yakalayıp içeri attı. Rektör ve öğretim üyelerini, yazar ve çizerleri tutuklattı. Masal gibi bir şey… 2000 li yıllara değin tüm yaptıklarına kılıf düzenler; artık yasa, anayasa, kural dinlemiyorlardı. Kafalarının içinde esenler uygulanıyordu. Daha sonrasında da aynen böyle oldu. Belli ki; Alaca Karanlık Partisi, daha geldiği ilk günden itibaren neleri, nasıl yapacağını tasarlamışlardı. CHP, DSP, DTP, MHP, ÖDP, BBP, SHP gibi düzen partilerine liderlik eden BOP alt eş başkanları da bu planın gerçekleşmesinde piyon rolündeydiler. Devleti her alanda ele geçirmeye kararlı olduklarını hepimiz gördük. Bu silahsız darbeyi hepiniz yaşadınız. Tüm bu olagelenler karşısında “Hukuk çözer” diyenler, iş işten geçtikten sonra karşı darbe yapabilirler mi? Yoksa; demokratik yol ve yöntemlerle değiştiremedikleri anayasayı, bir yerlerden dikte ettirildiği gibi uygulamaya sokacak ve meşruiyet kazandırmada yeni rollere soyunabilecekler mi çıkacak? Göreceğiz! Yine göreceğiz; Bu oyun içinde bakalım siz ne yapacaksınız? Alaca Karanlığın Pusunu dağıtacak mısınız, yoksa altında ezilip gidecek misiniz?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi