Halil Şahin

Halil Şahin

HAİNLİK ÜN VE PARA KAZANDIRMAYA DEVAM EDERSE

Emperyalizme hizmet ödülü ve sözde soykırım yasasının, Ermenilere ve Yunanlılara çifte sevinç yaşattığını hepiniz gözlemlediniz. Türk Ulusu bin parçaya bölünürken, Yunan Ethnos Gazetesi de, haberi “Türkiye’ye Nobel Tokadı” başlığını kullanmıştı. Martial’ın dediği gibi: Büyük armağan veren, büyük armağan umar. ABD Washington Times Gazetesi ise “ Nobel bile siyasetten kaçamadı” yorumunu yapmaktan kendini alıkoyamadı. Nobel ödüllerinin geçmişi zaten hep siyasi olmadı mı? Ah Alfred ah! Ne büyük umutlarla bulduğun dinamitin kötü emellerde kullanıldığını gördükçe, nasıl da vicdan azabı duymuştun! Bu vicdani sızılarını hafifletmek için kurduğun şu vakıf ödülün verildiği yerleri bir görebilseydin, şüphesiz binlerce değil, her ödül verilişinin ardından bir kez daha kahrolarak ölürdün. Vakfının, ortaçağ Avrupa’sı zihniyetinde olanların elinde kaldığını bir görseydin, icadın olan dinamitlerle bunları yok eder miydin? “Onları yok eder miydin?” bilemiyorum ama şu bizim sandığımız “zihinsel Türkçe özürlü gibi yazılar döktüren seçkinci” birine, adına ödül verilmesini hepten yadırgadık. Sanki bizim değil kendi edebiyatlarına ödül kazandırmış gibi sevinen şu düşmanlarımıza bir bakıver. Bizim halk dilimizi en güzel şekilde kullanan gerçek edebiyatçımız, Nazım Hikmet’imizin kemiklerini Anadolu’da görmek istemeyen şu zevata bir bak; hemen hepsi alkış tutmuyor mu? Oysa ‘dostluk pekişsin, barış yücelsin’ istiyordun değil mi? Hani o Nazi emperyalizminden Avrupa’nın bilim adamlarını kurtarmak için başvurduğun, yardım istediğin o özgür Türkiye’ye yönelik Sevr modellerini uygulatmak isteyen; özellikle ABD, AB ve NATO’nun kirli ellerinin bu senaryoyu düzenleyebileceğini sezinliyoruz. Hıyallıyoruz da, bu olayların üç ay öncesinde hiç gündemde yok iken “Şimdi sıra Nobel’i almakta” diyebilen bir Erboğan’ın demesini yadırgamaktan da geri kalmıyoruz. Ah Alfred ah ahh! Şu bizim 70 küsur milyon ülke insanından en az 70 milyona yakın kişisi, ödül olarak verilen o parayı düşlerinde görür hale getirildi. Yaşasaydın eğer; bu ülkede hainlik ün ve para kazandırmaya devam ettiği sürece, vatan topraklarını özelleştirme adıyla yabancılaştırmakta yarışan, insanlarını IMF yönlendirmeleriyle köleleştirdiklerini fark etmeyen, moda akımlarıyla çocuklarının benliklerini yozlaştıran, ümmetçilik adına ulusal değerlerini karalatan, ABD himayesi veya AB mandası olmasına hazırlananları sen de görecektin. Hani o Nazi emperyalizminden Avrupa’nın bilim adamlarını kurtarmak için başvurduğun, yardım istediğin o özgür Türkiye’nin yerinde yeller estiğini fark edince son bir kez daha kahrolduğunuzu hissedecek, bilmem kaçıncı kez üzülerek ölmeyi bu Dünya’da yaşamaya yeğleyerek, kurduğunuz bu vakfı ve ödülü büyük bir pişmanlıkla iptal edebilirdiniz. Öyle değil mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi