Türkiye Cumhûriyeti laik, çağdaş ve demokratik bir hukuk devletidir. Yaklaşık olarak 80 milyon nüfûsa erişmiş bu devletin içinde onlarca farklı kültür ve ideoloji barınır. Câhı, itibârı ne olursa olsun; bu milleti "Tek tip" yapma girişiminde bulunan her insan, zelil ve rezil olarak tarihin kirli sayfalarına gömülmeye mahkûmdur... Geçmişte devletimiz bu milletin sadece dirilerini değil; ölülerini de fişlemek gibi saçma sapan maslahatlara tevessül ederek, mezardan çıkardığı onbinlerce insanın kafatasını incelemek gibi dalâletlere düşmüştür. Düşünebiliyor musunuz? Yüzlerce yılldır ayakta duran eserleriyle şânını hala koruyan büyük Türk dehâsı, Mimar Sinan'ın kafatasını kabirden çıkaran... Cetvelle-pergelle ölçerek, Türk olup olmadığını araştıran insanlar vardı bu ülkede. 1935 yılında Anadolu halkı açlık ve sefaletle boğuşurken... Ayağına giymeye çarık bulamazken, devletimiz 60 bin insanın kafatasını ölçüp-biçmekle meşgul olmuş... Yahu, Mimar Sinan dünyanın görüp göreceği en büyük dehâlardan birisi. Bu insan Türk olsa ne yazar? Olmasa ne yazar? Sonuçta, bir bayrağa ömür adamış; hayatı boyunca devletine ve milletine eşi-menendi görülmemiş hizmetlerde bulunmuş... İşte bu zihniyet hala devam ediyor ülkemizde. Bir zümre çıkmış, "80 milyon insan Kemalist olacak!" diyor... Bir zümre çıkmış, "80 milyon insan Ateist/Kominist olacak!" diyor... Bir zümre çıkmış, "80 milyon insan milliyetçi olacak!" diyor... Ve bir zümre de çıkmış, "80 milyon insan dindar olacak!" diyor... Bunların hepsi ideolojidir, dâvadır, görevdir. Çevrenizdeki insanları Kemalist, Kominist, Milliyetçi veya dindar yapmak için uğraşabilirsiniz. Ama asla "Bu milletin tamamı benim gibi düşünecek, benim partime oy verecek!" diyemezsiniz. Falanca filanca partinin seçmenlerine "Koyun, kuzu, makarnacı, terörist" diyemezsiniz. Dediğiniz zaman, bozuk psikolojinizi ve siyâset bilmezliğinizi açığa vurmuş olursunuz. Gerçi sizin psikolojinizin bozulması da normaldir. 13 yıldır sevmediği bir çoban tarafından güdülmek, hangi koyunun psikolojisini bozmaz ki?... Dağ başındaki bir çobanı insan yerine koymazsanız, (Pavyon köşelerinde kucaktan kucağa oturan çağdaş bir yosma isminden başka) bu ülkeye vereceğiniz hiçbir sanat eseri olamaz. Eğer çapınız ve gücünüz yetiyorsa, o seçmenin oy verdiği partinin sırtını tuş eder, yolunuza bakarsınız. Ama o partiye olan kin ve nefretinizi, seçmenlerinden çıkarmak ters tepki doğuracak ve seçmenle partisi arasında daha sıkı bir bağ kurulmasına yol açacaktır. Parti liderinin bir tek tırnağına köle olacak, can verecek askerler yetiştirirsiniz... Bir parti 8 seçimden tek başına zaferle çıkıyorsa ve her seçimde 86 partinin aldığı oyu tek başına alıyorsa, burada bir hata var demektir. Oturup bu hatanın giderilmesi için gerekli önlemlere dayalı siyâset yapılması gerekir... Ha! "Ben sabah akşam Seda SAYAN izleyen püskevütçü liderimden memnunum!", "Ben yürüyen merdivene ters binen liderimin 4 günde Türkiye'yi uçuracağına inanıyorum!" diyorsan sorun yok! O zaman evinde uslu uslu oturup, kimsenin paşa keyfine laf etmeyeceksin! Vay şu koyun-kuzuydu.. Vay şu makarnacıydı... Vay şu teröristti demeyeceksin! Çünki 80 milyonun azınlığı olmayı sen seçiyorsun ve azınlık çoğunluğa tâbidir. Senin bilimsel ifâdenle; Doğanın kânunu bu!