İsviçre'de Flims kasabası, kasabada bir heykel. 14-15 yaşlarında bir çocuk heykeli. Yumruklarını dişlerini şıkmış dağa doğru bakıyor; "aldığın kardeşlerimi ver" diyor. 10 Nisan 1939 İsviçre'nin Flims kasabası, Sunnehhuesley Yatılı Okulu, bir sabah vakti. Okulun müdürü, uyumakta olan eşini uyandırır, "çocukları pikniğe götüreceğim gelmek ister misin" der. Eşi, hamile olduğu için kendini yorgun hissetmektedir. Ayrıca 3,5 yaşlarındaki kızı halen uyumaktadır. "Siz gidin" der. Müdür, atına biner, arkada çocuklar Alp dağlarına dogru giderler. Karlar yeni erimiş, çiçekler açmış, İsviçrelilerin deyimi ile; karlara renk bulaşmış. Bütün gün oynar çocuklar, getirdikleri azıkları yerler. Akşama doğru dönüşe geçerler. Okula yaklaştıklarında müdürün atı huysuzlanır şaha kalkıp geriye doğru kaçmaya başlar. Müdür de üzerinde, atı bir türlü durduramaz. Çocuklar şaşkın bir şekilde okula girerler. Bir zaman sonra beyinleri yırtan gürültü kopar. Dağ okulun üzerine çökmüştür. Tarihin en büyük heyelanı olur Alp dağlarında. Heyelanda müdürün karısı ve kızı dahil 19 kişi ölür. 5 çocuğun cenazesine ulaşılamaz. 11 Nisan 1939'da bu haber Türkiye’de ajanslara düştüğünde bir aile dışında  kimseyi ilgilendirmez .Ertesi sabah Gümüşsuyu'ndaki villaya gelen postacı Yapı Kredi Bankası'nın kurucusu Kazım Taşkent'e haberi verir, çocukları heyelanda ölmüştür. Taşkent'ler hızlı bir şekilde Flims kasabasına ulaşırlar. Ulaşırlar ama acıları yüz'e, bin'e katlanır. Cenazesi  kayıp 5 çocuktan biri, oğulları Doğan'dı. Günlerce beklediler, dağ vermedi 5 çocuğu. Kazım Taşkent, Türkiye'ye döndükten sonra oğlunun gönderdiği mektuplardan ve anısını yaşatmak için Doğan Kardeş dergisini çıkardı. 33 yıl aralıksız devam etti dergi. Suna Kan'dan İdil Biret'e, Coşkun Aral'dan Pınar Kür'e , Talat Halman'dan Sezgin Burak'a, Garo Mafyan'a, bir çok çocuk bu dergide yetişti. Bizler ise bu acıklı hikayeyi bilmeden hep Doğan'ın yerinde olmak istedik,Doğan gibi bir kardeşimiz olsun istedik. İlk mor ineği Doğan Kardeş dergisinde gördük, tatmasak da ilk çikolatayı Doğan Kardeş'ten okuduk. İnternetin, Facebook'un olmadığı zamanda yurtdışı mektup arkadaşlarımız oldu Doğan Kardeş sayesinde. (Alıntıdır)