Zamanın Ruhu - İbrahim AKBULUT
YOZLAŞMA ( Dejenerasyon)
Doksanlı yılların başında Doğru Yol Partisinin ( şimdiki Demokrat Parti) bir toplantısına Bakan Köksal Toptan katılmıştı. Genç, dinamik, istikbal vadeden Parti'nin gözdesi, rahmetli Demirel'in de prenslerindendi.Soru kısmında bir soru: Efendim TRT de ( o zaman başka kanal yok) orfumuze, ananemize, kimliğimize ve özellikle dinimize uygun programlar yapılmıyor. Bilâkis tezyif edici,hatta alay edici programlar yayımlanıyor,bunu düzeltin,mealindeki soruya verdiği cevap: valla bizim böyle bir imkanımız yok. Bizde şikayetçiyiz belki zamanla düzelir dedi ve salonda buz gibi hava,derin düş kırıklığı.
Bunu niçin anlattım? O zaman hakikaten basın iktidara muhalifti. En çok seven gazete bile eleştiriden geri kalmıyor ve nötr idi. Esasen basın muhalif olmak zorunda ki, denge kurulup hükümet kendini duzeltebilsin diye.
O dönemin filmlerini,dizilerini göz önüne getirin.Hem nitelik hem nicelik açısından. Bugünlerle kıyaslanamayacak kadar hacimsiz ama etkiliydi. Dizilerinde; yardımlaşma, dayanışma, güldürü ve eğlencesi seviyeli ve çeşitli. Hiciv ve tenkid sanatını iyi işleyen, nefret dili düşük hatta yok denecek kadar az. Komşuluğu ve iyiliği tema edinen yayınlar mevcuttu. Çünkü basın ve TV ler hayatın içinden anlatır, yönlendirici yönü az idi. Olması gereken de buydu zaten.
Birde bugünün basın yayım ve TV sinema sektörüne bakalım.
Yerel ve ulusal olarak yayın yapan yüzlerce TV ve radyo kanalımız var. Program içerikleri aynı veya benzer. Sanki prototip. Espri, güldürü,parodi,hiciv,tenkid neredeyse sıfır. Tartışma programları aynı kişiler, bayağı dil. Argo, küfür,hakaret sınırsız. Dizilerine bakıyorsun, silahtan başka,öldürmek ve dusmanliktan başka sahne yok. Halbuki bunlar hayatı anlatmalı ve hayatın olağan akışına uygun seneryolar olmalı.
Eğer burada,iktidarın muhalefet zamanından beri diline pelesenk ettiği " toplum mühendisliği" projesi yoksa, derin bir gaflet ve aymazlik var demektir.
Bizim muhafazakar dediğimiz ( ben müstear diyorum) cemaat,grup insanlar bu durumda ne yapıyorlar? Eğer bu durum başka partilerin iktidarında olsaydı yeri- göğü yıkarlardi.
Düşünün dostlar! Kanalların kahır ekseriyeti yandaş,Candaş, yoldaş koldaş diye adlandırılır vaziyete geldi. Ama ne hikmetse Köksal Toptan a yapılan şikayetlerin milyon da birini hiç bir yerde duymuyoruz. Yazık hemde çok yazık!!!!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.