Hakkı Saygı
KENDİ ÖZÜNÜ BİLMEK (7)
Yayınlanma:
İNSAN VÜCUDU BİR ŞEHRE BENZETİLİR (Bir önceki yazının devamı) Tasavvufla uğraşan kemal erbabı kimseler de, insan vücudunu bir âleme, bir şehre benzetmişlerdir. Bu âlem veya şehir, dokuz cevherden meydana gelmiştir. Bu dokuz cevher sırasıyla şöyle açıklanmıştır:
- Vücudumuzda iskeleti meydana getiren kemikler.
- Vücudumuzda dolaşımı sağlayan damarlar.
- Vücudumuzu kaplayan deri.
- Vücudumuzdaki ilik.
- Vücudumuzdaki iskeleti kaplamış bulunan et.
- Damarlarımızda dolaşan ve yaşamımızı idame ettiren kan.
- Vücudumuzda oluşan yağ.
- Vücudumuzun muhtelif yerlerinde çıkan kıllar.
- Başta bulunan iki adet göz.
- Başta bulunan iki adet kulak.
- Başta bulunan iki adet burun deliği.
- Başta bulunan ağız. Toplam yedi kapıdır.
- Vücudumuzda bulunan iki adet meme.
- Vücudumuzda bulunan bir göbek.
- Vücudumuzda bulanan bir adet cinsiyet organı.
- Vücudumuzda bulunan bir adet mak’ad.
- a) İnsan adı verilen bu şehrin içersinde “366” adet ırmak vardır ve bunlar kan dolaşımını sağlayan damarlardır.
- b) “777” kemer vardır ki bunlar vücudumuzun direncini ve dayanıklılığını sağlayan sinirlerdir.
- c) “440” adet direk mevcuttur ki bunlar, vücudumuzun iskeletini meydana getiren kemiklerdir.
- d) Bu şehrin tam ortasında bir pınar mevcuttur ki vücudumuzun tüm su ihtiyacı buradan sağlanır. Bunlar ciğerlerdir.
- e) Bu şehrin yarısından yukarısı yedi kat gök ve Arş-ı A’lâ’dır. Yarısından aşağısı da yedi kat yer ve Esfel-i Safilin’dir.
- f) Bu şehrin dışına ait beş meleği vardır ve bu melekler şehirde meydana gelebilecek her türlü iyiyi, kötüyü, hayrı ve şerri, bu şehrin sahibi olan “Ruh” a veya “Sultanına” bildirirler. Bu şehrin Sultanı için Yunus Emre şöyle diyor:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.