Mehmet Ünal Taşpınar

Mehmet Ünal Taşpınar

SOKAKTA SATILAN FOTOĞRAFLARIN ANIMSATTIKLARI

İstanbul'a her geldiğimde Sahaflar Çarşısı'nda oturur, eski fotoğrafları karıştırırım, yüzlerce fotoğrafın içinde lise yıllarımdan hocamın gençlik fotoğrafını bulmak sürpriz oldu. / Hasan Özpunar 14.10.2018 Sahaflarda)
{} {} {}
Hasan Özpunar'ın o fotoğraf nedeniyle yazdıkları bana neler neler anımsattı.
Bazen ufacık bir cümle, kelime, hatta bir bakış... insanın aklına ta derinlerden alıp çıkarttığı eskileri gün yüzüne çıkarıp  yenileriyle karşılaştırıyor. Farkları önümüze (yanlış oldu bu kelime) gözümüün önüne getiriyor (yanlış) gözümüze sokuyor. Dün gibi... Yaşına rağmen dinç, özellikle beyin olarak hem dolu, hem kesintisiz çalışan bir beyne sahipti. Sürekli okur, ısrar etmeme rağmen yazmayı bir türlü kabul ettiremediğim aydın bir yaşlı “deseydi" Dedeydi deyişim boşuna değildir. Kızım doğduğu andan itibaren iki evde yaşayaların elinde büyüdü. Kendi evimiz ve o "dedenin" karşı dairedeki evi. Ben anlatırım, istersen sen yaz, derdi. Dünya telaşı buna mani oldu. Oysa ne çok bildiği, gördüğü ve yaşadığı şey vardı. Hepsi onunla toprak oldu. Kadıköy’deki evimizin karşı dairesindeki komşumuz (ki, kızım ona dede, eşine babaanne, kızına hala derdi.)  İbrahim Bey ve eşi Servet Hanım fotoğraflarının bir gün sokak satıcılarının tezgahlarına düşeceğini düşünür ve hayattayken imha etmek isterlerdi. Nitekim birçoğunu yırtıp atmıştı. O yüzden eşim çerçeveli bir iki tanesini isteyip aldı ve hala saklar.  Bir generalin madalyalarının o tezgahlarda satıldığı haberleri üzerine o komşularımızı nasıl hatırlamam!  Hasan Bey'in Afyon’daki öğretmeninin fotoğrafını yıllar sonra İstanbul Sahaflar Çarşısı’nda bulması bu bakımdan çok tuhaf değil. {} {} {} Güzel günler göreceğiz çocuklar şarkısı vardı bir zamanlar. Hala dinleniyor olmalı. Edip Akbayram'ın bestesi sanırım. Nazım Hikmet şiiri. Gelecek günler güzel olacak. Olmalı, olsun!
Neyse.
Moral bozmayalım. NİKBİNLİK Güzel günler göreceğiz çocuklar, güneşli günler göreceğiz… Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar, ışıklı maviliklere süreceğiz… Açtık mıydı hele bir son vitesi, adedi devir motorun sesi. Uuuuuuuy! çocuklar kim bilir ne harikûlâdedir 300 kilometre giderken öpüşmesi… Hani şimdi bize cumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır, yalnız cumaları yalnız pazarları.. Hani şimdi biz bir peri masalı dinler gibi seyrederiz ışıklı caddelerde mağazaları, hani bunlar 77 katlı yekpare camdan mağazalardır. Hani şimdi biz haykırırız Cevap: kara kaplı kitap: zindan Kayış kapar kolumuzu kırılan kemik…kan. Hani şimdi bizim soframıza haftada bir et gelir. Ve çocuklarımız işten eve sapsarı iskelet gelir… Hani şimdi biz. İnan: güzel günler göreceğiz çocuklar Güneşli günler göreceğiz. Motorları maviliklere süreceğiz, çocuklar, ışıklı maviliklere, süreceğiz… NAZIM HİKMET Ve "Nerede bir türkü söyleyen görürsen korkma yanına otur. Kötü insanların türküleri yoktur."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Ünal Taşpınar Arşivi