Vandal Mıhtar-Mehtap Kuş
MIHTARSAL İHBAR HATTI (Mıhtar Öyküsü)
MIHTARSAL İHBAR HATTI (Mıhtar Öyküsü) Mıhtarsal ihbarlar devam ediyor - Pişt kız orası 112 mi? - Buyrun şikayetiniz nedir? - Nereden başlasam ki? - Neyiniz var hanfendi? - Zehirlendim. - Yediğiniz yemekten mi yoksa alkol? - Yok. Toplumsal bir zehirlenme yaşıyorum. - Hanfendi burası acil servis, sizin hiç utanmanız yok mu? Arayıp meşgul ediyorsunuz. - Zehirlendim diyorum. Nereyi arayalım? Îtfaiye mi arayalım, gelsin yıkasın, tazyikli suyu tutsun sonra da midemiz gotumuzden çıksın! Yok mu sizin psikayatri servisiniz? Müdürünü bağla bana. - Ne müdürü? Müdür yok! - Şefini bağla bana. Şu an en acil hastanız benim. Nerde ne bok yiyeceği belli olmayan ve bunun için de beyin gücü yerinde olan insanlar tehlikelidir. - Ya sen manyak mısın? Polisi arayacağım şimdi. - Ara, onlar bıktı zaten. Mıhtar dediğin anda, Adımı duydukları an " Allah onun belasını versin!" diye telsizden anons geçiyorlar. Ben Taksim'deyken Kadıköy polisi bile, ki olayla hiç alakası yok, bela okumadan geçmiyor. - Kapatıyorum hanfendi - Ne kapatıyorsun sen? Orası bakkal mı? Kapatıyormuş! - Aktarıyorum. Ay yeminlen gerizekalı, gece gece çattık. - Son dediklerini duydum. Alo alo... - la la si do do si la sol beethoven bu, garibin yüzü aşktan hiç gülmedi. Eh kendi de asık suratlı aksi biriydi. - Alo, - Alo alo yetkili biriyle... - Neyin var kardeşim? - Toplumsal zehirlenme yaşıyorum. Ruhuma çok yoğun kirlilik enjekte ettiler. - Kardeşim sen benle kafa mı buluyorsun, acil servis lan burası. - Îyi işte ben de acilim. - Senin neyin acil? - Bunu bir sığıra anlatmak zor. - Sığır mı? Bak bak hele bak, Devlet memuruna telefonda hakaret ediyor. - Bak şimdi kardeş. Normalde bana bir psikiyatr göndermeniz gerekiyor. - yaw gecenin bu saatinde sana psikiyatr nereden bulacaz? Nişantaşı manavı mı lan burası Ocak ayında karpuz olsun! - Aferin lan sana! Tuttum benzetmeyi. O kadar da sığır değilmişsin. Neyse, ben şimdi çok ciddi zehirlenme yaşıyorum. Hırsızlıklar, yolsuzluklar, halkı tehdit eden politikacılar. Eh diğer yandan doğanın yok edilişi, inşaatların plansız ve düzensiz oluşu, on üç senede on beş kere değişen eğitim sistemi, yoksulluk, savaş, çocuk ölümleri bende ciddî bir zehirlenmeye yol açtı. - Eee ne yapalım? - Ne demek ne yapalım? O nasıl soru sığır bey abicim! - lan bir daha bana sığır dersen.. Kapat o telefonu Allah'ın manyağı! - Bak sığır kardeş ben şu an acil bir vakayım, bana doktor gönderecek misin? - Ha ha ha hasta ya. Yok hanfendi doktor filan, sen şöyle yüzüne kolonya filan sür açılırsın. - Valla ne yalan söyleyeyim senin gibi sığır yüz senede bir gelir o da sana benzemez. Çok mu aradılar lan seni oraya dikmek için? Ben burada zehirlendim diyorum, sen orada çam dalı gotune batmış şempanze gibi ciyak ciyak gülüyorsun. Ne zaman anlayacaksınız lan ruhsal yaraların bedensel yaralar kadar önemli olduğunu? - Dııt dııt dııt - Aha, yüzüme kapadı! Eh ben şimdi iki boş tüpü belime bağlayıp, elimde çakmakla hastanenin yolunu tutmam mı? Altına sıçana kadar seni kaptan kapa koymam mı? Sonra alo polis! Eh adamlar da haklı. Artık bıktı adamlar, "Senin işin gücün yok mu hemşehrim?" diye soruyorlar. Yok işte, işim gücüm bu damına çıkayım. Rahatsızım ben. Vandal Mıhtar Mehtap Kuş
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.