Kaygan Zemin
HABERLERDEN NE HABER (3)
Yayınlanma:
DEVLET OLAN BORÇLARDA ZAMAN AŞIMI MESELESİ
Televizyonda, gazetede şu haber:
“5 yıl alınmayan borç silinecek!
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi’nin yayımladığı yeni tebliğle tahsil edilmeyen kamu alacakları için zaman aşımı süresi 5 yıl olarak belirlendi. Bu süre boyunca ödenmeyen tüm borçlar silinecek.”
48 yıldır muhasebecilik/müşavirlik yaparım; zaman aşımı (mürürü zaman) bildim bileli kanun maddesidir ve bildim bileli 5 yıldır. Ancak vergi dairelerinde (nasıl oluyorsa) 1 TL (Bir Lira) mükellefin haberi bile olmadan yatırılıyor ve böyle böye zaman aşımı 5 yıl-5 yıl uzatılıyor.
Peki; bu gürültü nedir o zaman?
Yani o 1 liraların yatırılması önlenecek mi artık?
Gelir İdaresi TAHSİLATLARI YETİŞTİRİN diyecek; fırça yememek için o memur o 1 lirayı yatırmayacak, öyle mi?
Hadi bakalım, görelim.
Haberin devamında uyarıyor:
“DİKKAT! 1 LİRA BİLE BOZAR!
Zaman aşımında önemli bir uyarı yapalım. Tahsil edilmeme durumu borcun tamamı için geçerli değil. 5 yıl içinde 1 liralık bile bir tahsilat olsa, zaman aşımı yeniden başlatılıyor. Özellikle vergi alacaklarında bu durum sıkça karşımıza çıkıyor.”
Benim yukarıda bahsettiğim konuya haberde açıklık getiriliyor:
“İSTEYEN ÖDEYEBİLİR
Zaman aşımından sonra mükellef, bu parayı ödemek isterse tebliğ buna da izin veriyor. Yani vatandaş isterse borcunu silinmesine rağmen ödeyebilecek. Bunun önünde bir engel bulunmuyor.”
Dedim ya; yine göreceğiz.
Beni hatırlarsınız o zaman.
VERGİ MÜFETTİŞLERİ:
20 Nisan 2016 tarihli SABAH Gazetesinde VERGİ MÜFETTİŞLERİ DERNEĞİ'NİN bir ilanı vardı. 10.7.2011 tarih ve 646 sayılı KHK (Kanun Hükmünde Kararname) ile Vergi Denetim Kurulu'nun; Maliye Bakanlığı bünyesindeki (Denetmen, Müfettiş gibi) denetim yapan dört ayrı birimin Vergi Müfettişi unvanıyla birleştirilmesi konusunda.
ÖZETLE ilanda; "Kurumsal huzur, kardeşlik ve kaynaşma ortamı ihdas edilememiştir." denmekte.
"Fiili çok başlılık" diyor.
Merakla takip edeceğim.
Sayfayı kaplayan koca bir ilan... Dert mi var ola?
YENİ TÜRK TİCARET KANUNU TEKRAR DEĞİŞİYOR
Yayınlanıp tatbike başlandığından beri 6102 sayılı Yeni (!) Türk Ticaret Kanunu bilmem kaçıncı defa değişiyor. Bir kanun nasıl olur da bu kadar kısa sürede eskir, hayret doğrusu.
Yapılacak değişiklikleri, taslaktan ve Sayın Soner Altaşın bir makalesinden yaptığımız alıntılarla sunmak istiyorum.
1. Pay defteri, genel kurul toplantı ve müzakere defteri elektronik ortamda tutulacaktır.
2. Şirketlerde olağan genel kurul toplantı zamanı uzatılmaktadır
3. Olağan genel kurul toplantıları zamanında yapılmazsa, yöneticilere idari para cezası verilecektir.
4. Gayrimenkuller üzerinde irtifak hakkı veya ipotek de bulunsa da sermaye olarak konabilir.
5. Şirketler topluluğu en az üç şirketten oluşacaktır.
6. Anonim şirketlerde yönetim kurulunun imzaya yetkili personel atama ve görevden alma esasları değişiyor.
7. Sermaye artırımındaki ödenmemiş sermaye sınırı yüzde 5 olacak.
8. İç kaynaklardan sermaye artırımında fonlara dayalı sınırlama kaldırılıyor.
9. Anonim şirket çıplak paylarının devrinde, noter onayı şartı geliyor.
10. Limited şirketlerde genel kurul karar yeter sayılarına ilişkin tutarsızlık ortadan kaldırılıyor.
11. Birleşme ve bölünme hükümlerinde değişikliğe gidiliyor.
12. TTK. 1530uncu maddede geçen 60 günlük süre her iki tarafı da büyük işletme olan tedarik sözleşmelerinde uygulanmayacaktır.
(MUHASEBETR.COM sitesinden)
KUZEY KIBRISTA İLGİNÇ YÖNETİM
(20 NİSAN 2016 SABAH GAZETESİ/Hıncal Uluç'un "Kıbrıs'ta "Çözüm“ün neresindeyiz başlıklı yazısından aynen aktardım:)
“Kuzey Kıbrıs'ta Cumhurbaşkanlığı seçimleri, geçen yıl tam da bu sıralarda yapıldı. Solun adayı Mustafa Akıncı, sağın adayı Derviş Eroğlu'nu ikinci turda geçip kazanırken, oyların yüzde 60'ını aldı.
Cuma akşamı yemekte buluştuğum Hüseyin Özgürgün, o seçimi yüzde 40 oy alarak kaybeden sağın lideri olarak ertesi sabah Başbakanlık görevine başladı..
Yani şu anda Kuzey Kıbrıs'ta ülkenin yüzde 100'ünü temsil eden bir yönetim var. 60'ı Cumhurbaşkanlığında, 40'ı Başbakanlıkta..
İlginç değil mi?.”
20 Nisan 2016 tarihli SABAH Gazetesinde VERGİ MÜFETTİŞLERİ DERNEĞİ'NİN bir ilanı vardı. 10.7.2011 tarih ve 646 sayılı KHK (Kanun Hükmünde Kararname) ile Vergi Denetim Kurulu'nun; Maliye Bakanlığı bünyesindeki (Denetmen, Müfettiş gibi) denetim yapan dört ayrı birimin Vergi Müfettişi unvanıyla birleştirilmesi konusunda.
ÖZETLE ilanda; "Kurumsal huzur, kardeşlik ve kaynaşma ortamı ihdas edilememiştir." denmekte.
"Fiili çok başlılık" diyor.
Merakla takip edeceğim.
Sayfayı kaplayan koca bir ilan... Dert mi var ola?
YENİ TÜRK TİCARET KANUNU TEKRAR DEĞİŞİYOR
Yayınlanıp tatbike başlandığından beri 6102 sayılı Yeni (!) Türk Ticaret Kanunu bilmem kaçıncı defa değişiyor. Bir kanun nasıl olur da bu kadar kısa sürede eskir, hayret doğrusu.
Yapılacak değişiklikleri, taslaktan ve Sayın Soner Altaşın bir makalesinden yaptığımız alıntılarla sunmak istiyorum.
1. Pay defteri, genel kurul toplantı ve müzakere defteri elektronik ortamda tutulacaktır.
2. Şirketlerde olağan genel kurul toplantı zamanı uzatılmaktadır
3. Olağan genel kurul toplantıları zamanında yapılmazsa, yöneticilere idari para cezası verilecektir.
4. Gayrimenkuller üzerinde irtifak hakkı veya ipotek de bulunsa da sermaye olarak konabilir.
5. Şirketler topluluğu en az üç şirketten oluşacaktır.
6. Anonim şirketlerde yönetim kurulunun imzaya yetkili personel atama ve görevden alma esasları değişiyor.
7. Sermaye artırımındaki ödenmemiş sermaye sınırı yüzde 5 olacak.
8. İç kaynaklardan sermaye artırımında fonlara dayalı sınırlama kaldırılıyor.
9. Anonim şirket çıplak paylarının devrinde, noter onayı şartı geliyor.
10. Limited şirketlerde genel kurul karar yeter sayılarına ilişkin tutarsızlık ortadan kaldırılıyor.
11. Birleşme ve bölünme hükümlerinde değişikliğe gidiliyor.
12. TTK. 1530uncu maddede geçen 60 günlük süre her iki tarafı da büyük işletme olan tedarik sözleşmelerinde uygulanmayacaktır.
(MUHASEBETR.COM sitesinden)
KUZEY KIBRISTA İLGİNÇ YÖNETİM
(20 NİSAN 2016 SABAH GAZETESİ/Hıncal Uluç'un "Kıbrıs'ta "Çözüm“ün neresindeyiz başlıklı yazısından aynen aktardım:)
“Kuzey Kıbrıs'ta Cumhurbaşkanlığı seçimleri, geçen yıl tam da bu sıralarda yapıldı. Solun adayı Mustafa Akıncı, sağın adayı Derviş Eroğlu'nu ikinci turda geçip kazanırken, oyların yüzde 60'ını aldı.
Cuma akşamı yemekte buluştuğum Hüseyin Özgürgün, o seçimi yüzde 40 oy alarak kaybeden sağın lideri olarak ertesi sabah Başbakanlık görevine başladı..
Yani şu anda Kuzey Kıbrıs'ta ülkenin yüzde 100'ünü temsil eden bir yönetim var. 60'ı Cumhurbaşkanlığında, 40'ı Başbakanlıkta..
İlginç değil mi?.” 
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.