Doğanın kanunudur, büyük balık küçük balığı yutar. Güçlü olan zayıfı ezer ve zayıf yok olmamak için var gücüyle mücadele eder.
Çok da eski olmayan bir zaman diliminde yaşanmış olan, şimdi anlatacağımız bu kısa hikâye ise varoluş mücadelesi verirken cebinizde taşıyacağınız türden...
Üç yetişkin çoban köpeğiyle henüz yavru bir çoban köpeği yolda karşılaşır. Sokaklarda aylaklık yapan üç köpek aradıkları meşgaleyi bulmuşlardır. Yavru köpek onlar için herkese göz dağı vermek ve tatmin olmak için güzel bir fırsata dönüşür. Üç köpek, yavru köpeğe saldırır. Kendi hâlinde takılan ve kimseye bir zararı dokunmayan küçük köpek, diğerlerinin elinde perişan olur. Hayli yıpranan ve yaşam mücadelesi veren küçük köpek, can havliyle girdiği çıkmaz sokakta son nefeslerini alıyor olmasına rağmen içinde kalan son enerjiyle hızla saldırıya geçer. Çıldırmıştır; boyunu aşan, gücünün yetmediği üç köpeği geri püskürtür ve onları kaçırır. Fakat hâli kalmayan zavallı köpek oracıkta yığılıp kalır.
Bu olaya şahit olan Atçalı Kel Mehmet Efe, küçük köpeği kendisine benzetir. Yıllardır voyvodalarda (*) ırgatlık ve kır bekçiliği yapan, sürekli hakaretlere maruz kalan, aşağılanan ve asla en ufak hak iddia edemeyip sadece geçim derdine düşen, düşürülen Mehmet Efe, yavru köpeğin verdiği mücadelede feyz alarak kara yazgısıyla arasındaki tüm bağları koparır ve zamanla halk kahramanı ATÇALI KEL MEHMET’E dönüşür.
Sözün özü; güçsüz de cesur olduğunda güçlüyü yenebilir, sakın cesaretinizi kaybetmeyin.
(*) Voyvoda: Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Osmanlıların Eflak ve Buğdan beylerine verdikleri san.
Önceki ve Sonraki YazılarYAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.