Sen bilir misin ne zordur fakir olmak
Hele bir de çocukken fakir olmak...
İsteyip de alamamak, hep duymakla yetinmek,
Dokunamadan sadece düşünmek, hayallerde yaşamak...
Sen hiç pancardan kağnı yaptın mı?
Teker yerine makara kullandın mı?
Ellerin nasır tuttu mu hiç çamurdan ev yaparken
Ya da her akşam bir mucizeyi bekledin mi?
Rüyalarına girdi mi hiç çeşit çeşit bebekler
Ya da kırmızı sarı mavi arabalar
Yine düşünüp hüzünlendim bak
İçim ürperdi aniden
Kulaklarımda yine o acayip feryat!
Kimin sesi neyin sesi; sessizlikte duyduğum
Çıldırmış olmalıyım,
Bu ses...
Gecesi olmayan bir çocuğun feryadı,
Bir garibin, bir fakirin, bir yetimin öyküsü
Adına yokluk denilen illetin içinde yaşayanların
Ezilmiş, itilmiş, terkedilmiş çocukların sesi bu duyduğum
Gözlerim çakıldı yine alaca bir kış günü
Bir ölüm soğukluğu kapladı bedenimi
Ne zaman bir çocuk görsem ayağı çıplak,
Böyle katı, böyle derinden yaralanırım
Ne zaman bir çocuk görsem yalınayak
Bedenini bırakıp geçmişe gider ruhum
Aklıma geldikçe yokluk içinde yaşayan çocuklar
Sinsi bir karanlık çöker içime
Aydınlığı göremedikçe
Tıkanır her hücre
Ve açıp ellerimi yalvarmak istedikçe
Boğazıma düğümlenir her kelime.....
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.