Hep yazıyorum dil konusunda. Çok basit, kolay bir-iki sözcük, bağlaç veya eki doğru dürüst yazmayan/yazamayan yazarları ayıplamıyorum. Çünkü profesör ünvanlı kişiler bile var. Ama mecraların bir SON OKUMA, TASHİH, DÜZELTİ birimlerine ne oldu? Bugün EDİTÖR dediğimiz birimler ise dikkat mi etmez, mesleğinin anlamını mı bilmez; kitapta, dergide adı geçer, gelen yazıyı olduğu gibi yayımlayıp geçer... Bu ne iştir, anlamıyorum.
MEHMET ÜNAL TAŞPINAR
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.