(Depremde cemaatlerden ses çıkmıyor, diye sanal basında yazılınca geldi bu fıkra aklıma)
Cezayir'de kıt kanaat geçinen
bir cami hocasının hanımı hasta olur. Doktor doktor gezip çare ararlar. Tek çare vardır, ameliyat ! Onun için de çok para lazımdır.
Ama hocada hiç para yoktur.
Son çare Cuma Namazı'dır.
Toplanan cemaate ağlayarak durumu anlatır ve yardım talep eder.
*
Bakar ki,
hocanın derdi kimsenin umurunda değildir.
Namazı kılan, arkasını döner gider.
Hoca üzgün,
hoca kırgın,
hoca bitaptır.
*
Dalgın bir halde bir meyhanenin yanından geçerken, sarhoşlardan biri hocayı tanır,
meyhaneden dışarı çıkıp elini öper, halini hatrını sorar.
Hoca derdini ona da anlatır umutsuzca.
*
Sarhoş "beni burada bekle hocam" der ve tekrar meyhaneye girer.
Durumu içerdekilere anlatır ve 5 dakika içinde ameliyat parası toplanır.
Parayı hocaya takdim eder.
hoca şaşkın, hoca sevinçli..
O sevinçle meyhaneden içeri girip,
"Allah hepinizden razı olsun. Benim de sizler için yapabileceğim bir şey varsa söyleyin.." der..
*
Birkaç sarhoş :
"Hocam namazlarda bizim için de dua et,
Allah bize doğru yolu ihsan etsin bir an önce " deyince,
hoca heyecanla bağırır ;
" Yok, yok ! ALLAH sizi bu yoldan ayırmasın inşaallah !"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.