Ekrem Çulfa
BAZI İNSANLAR NEDEN YALAN SÖYLERLER?-2
Yayınlanma:
Çocukların Söyledikleri Yalanları Üç Gruba Ayırabiliriz
1-Sözde yalanlar 7 yaş öncesi yalanlardır. Bunlara yalan denmez. Çocuk bu dönemde gerçek ve hayalin farkını yapamaz. Çünkü çocukta gerçekçilik duygusunun zaman içinde gelişmektedir. Gerçeğe bir ölçüde bağlı kalındığı gibi tümüyle başka bir olayda yaratılabilir. Çocuğun kendi ürünüdür ve bu kurduğu hayali gerçek gibi algılayabilir. 2.Alışık Haline Gelen Yalanlar: 7 yaş sonrası çocuklarda görülür. Yani artık çocuk gerçekle gerçek olmayanı ayırt etmesinden sonra devam eden yalanlardır. hayali yalanlardan daha önemli yalanlar söz konusudur.Bu tür yalanlar birtakım bencilce istekleri gerçekleştirmek için bilerek ve isteyerek başkalarını aldatmaktır. 3-Patolojik Yalanlar: duygulanım bozukluğundan kaynaklanan yalanlardır. Patolojik yalanların temelinde en sık aşağılık duygusu ve güç istemi ile karşılaşılmaktadır. Patolojik yalanda çocuk sevinçli ve kaygısız görülür ki bu ilgi çekicidir.Çocuk okulla ilgilenmez, aile içindeki olaylara kayıtsızdır, gerçek arkadaşlığı aramaz, davranışları oldukça çocuksudur, duygusal ve ahlaki olarak olgunluğa ulaşamamıştır.Patolojik yalan duygulanımda bir gerilemenin ifadesidir. Çocukta Yalan Söyleme Davranışını Ortaya Çıkarabilecek Faktörler 1) Aile çocuğun sadece fiziksel değil duygusal ihtiyaçlarını da karşılamalıdır. En temel olan sevme ve sevilme duygusal ihtiyacının farkında olmalı ve çocuğun bu ihtiyacına karşılık vermelidir. Çocuğunu sevdiğini söylemeli, ondan sevgi gördüğünde mutluluk duyduğunu ifade etmelidir. Ebeveyn çocuğunu dokunarak, öperek sevmeyi ihmal etmemelidir. 2) İlgi beklentisinde olan çocuk daha çok yalana başvurmaktadır. Çünkü çocuk için İlgi ekmek kadar su kadar gereklidir. Normal şartlarda bu ilgiyi göremeyen çocuk yalan söyleyerek ilgiyi üzerine çeker. Bu ilgi ister ona kızgınlık şeklinde olsun ister ceza şeklinde olsun çocuk için önemli değildir. Önemli olan ilgidir ve bu ilgiyi elde etme yollarının hepsi mubahtır. 3) Ebeveynler çocuklarını ayrı bir birey olarak kabul etmekte zorlanırlar. kendi isteklerini, hedeflerini çocuklarına yüklerler.Kendi yapamadıklarını çocuklarının yapmasını, kendi yaşayamadıklarını çocuklarının yaşamasını isterler. Ancak çocuklarımız farklı bireylerdir bu sebepler onların duygularını anlamaya yönelik empati kurmak ve çocuğun duygu ve düşüncelerini aktarabileceği uygun ortamlar oluşturmak gereklidir. 4) Çocuğun her davranışına müdahale etmek çocukta engellenmişlik hissi yaratır. Çocuk isteklerini düşüncelerini yerine getirmek için bu sefer yalanlara başvurabilir. Ayrıca çocuğun düşünceleriyla dalga geçilmeside çocuğun düşüncelerini saklamasına veya ailesinin beğeniceği düşüncelere sahipmiş gibi yalan söylemesine neden olabilir bunun yerine çocukların yaratıcılığını sergilemesine izin verilmeli düşüncelerine saygı duymalıdır. 5) Çocukların olumlu davranışları ödüllendirmeli ve pekiştirmeli, olumsuz davranışlar gözlendiğinde ise bu davranışların yapıcı şekilde düzeltmelidir. 6) Ebeveyn çocuğunun gelişim düzeyini takip etmeli. Gelişim evrelerinin özelliklerini bilmeli ve çocuğunun kapasitesinin keşfetmelidir. Bu kapasite ve sınırlar dahilinde ondan başaramayacağı şeyleri istememelidir. 7) Aile çocuğunu kesinlikle Akranları ile karşılaştırmamalıdır. çocuğun başarı ve başarısızlığını çocuğun kendi yetenekleri içinde ve süreç içindeki gelişmeleri dikkate alarak değerlendirmelir. 8) Ebeveynin çocuğa uyguladığı normalden fazla ve gereksiz yasak ve baskılar yalan söylemenin zemini oluşturur. Yasak ve baskılarının nedenleri anlatılmalı, ortak kararlar doğrultusunda hareket edilmelidir. 9) Çocukların ilgi ve yetenekleri doğrultusunda onları destekleme, ilgi ve yetenekleri dışındaki alanlarda zoraki yönlendirmelerden kaçınma, 10) Çocuğun söylediği yalanın türü boyutu ne olursa olsun eğlenceli bile olsa pekiştirmekten ve ödüllendirmekten kaçınmak gerekir. Yalan Söyleyen Çocuğa Sahip Ailelere Öneriler- yalan söyleme davranışıyla mücadele etmek için İlk olarak çocuğunun ne tür yalan söylediği keşfedilmelidir.
- Gelişimsel süreç değerlendirilmelidir. Çocuğun 6–7 yaşına kadar söylediği yalanlar ahlakı bir hata gibi görülmemelidir. Çünkü çocukların bu dönemde yalan söylemesi gelişiminin bir parçası olarak değerlendirilir. Bu dönemdeki yalanlara karşı tepkiler abartılmamalı, yalanlara ve çocuğun yalan söylemesine karşı cezalandırıcı yaklaşılmamalı, çocuğa karşı öfke sevilmeme gibi tutumlara girilmemelidir. Bununla birlikte çocuğa sık sık doğru söylemenin önemi anlatılmalıdır.
- çocuğun çevresindeki yetişkinler çocuğa iyi birer model olmalıdır. Etrafında yalan söyleyen ebeveyn gören çocuk bir süre içinde yalan söylemeye başlayacaktır. Ayrıca çocuklar genelleyerek öğrendikleri için ebeveynin belli durumlarda yalan söylediğinin farkına varamaz ve her koşulda yalan söylemeye başlar. Ayrıca bazi aileler çocuklardan kendileri ile birlikte yada kendi adlarına yalan söylemelerini isterler. Bu tür durumlar çocuğun yalanı normal bir durum olarak algılamasına neden olur.
- çocukla sürekli iletişim halinde olunmalıdır. Neler yaşadığı sorulmalı, anlattırılmalı.Yalan söylediği farkkedildiğinde “o olay acaba şöyle olmuş oılabilir mi?” şeklinde olasılıklar anlatılmalıdır. Çocuğa kesinlikle yalan söylüyorsun, doğruyu söyle, bu böyle olamaz gibi yargılayıcı cümleler kullanılmamalıdır.
- Çocuğu yalan söylemesine neden durumlar saptanmalı. Bu durumları yaşaması engellenmelidir. Eğer durum engellenemez ise çocuğun bu tür durularda kaldığında neler yapması gerektiği somut örneklerle sık sık anlatılmalıdır.
- Yalan söylemeye başladığı ilk dönemlerde çocuk bir suçluluk duygusu duymaya başlar. Çocuk iyi takip edilmeli ve yalan söyleyip söylenmediğini fark edilmelidir. Yalan söylediği anlaşıldığında çocuğu bu suçluluktan kurtarma amaçlı itiraf etmesine yardımcı olunmalıdır. Ancak bu itiraf çocuk kendi ve etrafı ile barışık bir durumda yapmalıdır. Suçluluk duygusu yalan söyleme davranışı kökleşmeden önce yaşanır. Eğer aile çocuğun yalan davranışlarına aşırı sert , tepkisel ve cezalandırıcı yaklaşırsa çocukta da suçluluk duygusu görülmemeye başlanır.
- Yalan söyleyen çocuk ailesinin onunla olan mücadelesinin kendi iyiliği için olduğunu bilmelidir. Burada bir güç gösterisi değil, yardım söz konusu olmalı ve ona güven vermelidir.
- Yalan çocukta özgüven eksikliğinin belirtisidir. Çocukta ki yalan davranışın sönmesi için mutlaka tek başına, sahip olduklarıyla çok değerli olduğu söylenmelidir. Yapabildiği davranışlar üzerine düşülerek özgüveni yükseltilmedir.
- Kısaca, önce çocukta yalan söylemesinin nedenlerin bulunması gerekir. Sonra çocuğa doğruluğun yararları, sağlayacağı mutluluk somutlaştırılarak öğretilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.