Astım hastalığı ekonomiyi de vuruyor

Astım hastalığı ekonomiyi de vuruyor

2025 itibariyle 100 milyon kişiyi daha etkilemesi1 beklenen astım hastalığını, erken teşhisle kontrol altına almak mümkün. Kontrol edilemezse hem hastaların yaşam kalitesi bozuluyor hem de hastalığın ekonomik yükü artıyor.

Hava yollarının mikrobik olmayan iltihabi, kronik bir hastalığı olan astım, Türkiye’de de en sık görülen hastalıklar arasında. Şiddeti farklı olmakla birlikte hastalarda nefes darlığına, öksürüğe, göğüste sıkışma hissine ve soluma sırasında ıslık benzeri ses çıkmasına neden olan astım, dünya çapında yaklaşık 334 milyon kişiyi etkiliyor ve yılda 345 bin insanın da hayatını kaybetmesine neden oluyor. 2025 itibariyle 100 milyon kişiyi daha etkilemesi1 beklenen astım hastalığını, erken teşhisle kontrol altına almak mümkün. Kontrol edilemezse hem hastaların yaşam kalitesi bozuluyor hem de hastalığın ekonomik yükü artıyor. Peki, astım hastalığının hem hasta hem de sosyal güvenlik sistemi açısından maliyeti nedir? Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Türktaş, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Şekerel, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Pro.Dr. Sevim Bavbek ve Başkent Üniversitesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Bölümü Öğretim Üyesi Simten Malhan, birlikte yürüttükleri bir araştırmayla astım hastalığının ekonomiye olan yüküne ışık tutuyor. MALİYET YARI YARIYA AZALIYOR Sağlık çözümlerinin lideri olma tutkusuyla çalışan yenilikçi ilaç ve aşı firması GlaxoSmithKline’ın (GSK) koşulsuz desteği ile gerçekleştirilen; çocuklarda ve yetişkinlerde astım hastalığının Türkiye’ye ekonomik yüküne ilişkin yapılan iki araştırma astım hastalığının tedavi edilmezse hem hasta ve yakınları hem de ülke ekonomisi açısından getireceği maliyetleri gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre, hastalığın maliyeti kontrol düzeyi ile yakından ilintili. Kontrol altında olmayan kişilerde astım hastalığının maliyeti, kontrol altında olanların maliyetinin iki katından daha fazla. Araştırmada, kontrol altındaki erişkin astım hastalarının hasta başı yıllık maliyeti 1,764 TL iken, kontrol altında olmayanlar özelinde bu maliyet iki katını geçiyor1. Pediatrik astım hastalığına bakıldığında ise hasta başı yıllık maliyet; kontrol altında olan hastalar için 1,596 TL iken kontrol altında olmayanlar için 3 bin 661 TL’yi buluyor.2 Yıllık toplam maliyet ise erişkin astımda 6 milyar 432 milyon TL1, pediatrik astımda 3 milyar 185 milyon TL’yi aşıyor2. Böylece astım hastalığının sosyal güvenlik sistemine toplam maliyeti 9 milyar lirayı aşıyor.1,2 HASTA EĞİTİMİ, DOĞRU TEDAVİ ÖNEMLİ Astımın hayat boyu süren bir hastalık olduğunu belirten Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Türktaş, “Karşılaşılan grip, alerjenler gibi bazı çevresel faktörler nedeniyle yakınmaların şiddeti zaman zaman artabilir. Tedavi edilmeyen astım hastası egzersiz yapamayabilir, atak geçirip acil servise başvurmak zorunda kalabilir. Astım uygun bir tedavi ile kontrol altına alınabilir ve astımlı bir hasta aktif bir yaşantı sürebilir” diye konuştu. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr Bülent Şekerel de hastalığın kontrolünün yetersiz olmasının maliyeti artıran en önemli faktör olduğunu vurgulayarak şu önerilerde bulundu: “Hastalığın kontrolünün yetersiz olması alevlenmelerin sıklığını ve hastaneye yatış oranlarını artırıyor. Bu durumlar da maliyetleri etkiliyor. Ulusal sağlık politikalarının (özellikle hasta eğitimi, doğru tedavilerin seçimi, sigarayı bırakma stratejileri) üretilmesi, astım hastalığının kontrolünde önemli bir rol oynayacak. Bu da ekonomik yüke olumlu yansır. Bu nedenle astım hastalarının ilaçlarını doktor kontrolünde önerildiği şekilde kullanması gerekiyor. Ayrıca hastalar kontrollerine düzenli gitmeli. Hastaların çoğunda uygun tedavi ve hekim hasta işbirliği ile astımın kontrolünün sağlanabileceğine inanıyoruz.” 2.3 MİLYON ASTIM HASTASI VAR Türkiye’de yetişkin astım hasta sayısı yaklaşık 2 milyon 292 bini buluyor. Türkiye’deki astım hastaları kontrollü ve kontrolsüz olarak ayrıldığında ise oran neredeyse eşit. Türkiye’de 1 milyondan fazla astım hastası kontrol edilemeyen astım kategorisinde bulunuyor. Astımı kontrol edilmeyen hastaların toplam maliyetinin kontrol edilenlere göre 2.5 kat daha yüksek olduğu dikkate alındığında, 1 milyon astım hastasının kamu kaynaklarına maliyetinin 2.5 kat daha fazla olduğu söylenebilir. İŞTE SONUÇLAR ‘Türkiye’de Erişkin Astımın ve Pediatrik Astım Hastalığının Ekonomik Yükü’ araştırmalarından çıkan diğer sonuçlardan bazıları ise şöyle:
  • Türkiye’de yetişkinlerde astım hastalığının görülme oranı yüzde 4.5 olarak belirlenirken çocuklarda ise bu oran yüzde 7.5’lara kadar yükseliyor.
  • Erişkin hastaların yüzde 51.5’i kontrol altında iken, kontrol altında olmayanların oranı ise yüzde 48.5. Kontrol altında olan hastaların hastaneye yatış oranı yüzde 6 olurken kontrol altında olmayanlarda bu oran yüzde 54’e varıyor.
  • Çocuk hastaların yüzde 51’i kontrol altında iken, kontrolsüz hasta oranı yüzde 49. Kontrol altında olan hastalarda hastaneye yatış oranı yüzde 14, kontrol altında olmayan hastalarda ise yüzde 51. 3
Pediatrik astımda; hasta başı yıllık ortalama poliklinik maliyeti 336,03 TL. Kontrol altında olan hastalarda hastaneye yatışlar ve yatış sürecindeki tüm müdahaleler 91,60 TL, kontrol altında olmayan hastalarda ise toplam 2 bin 156 TL’yi buluyor.
  • İlaç maliyetleri ortalama yıllık 632,32 TL olarak saptanırken, ilaç maliyetlerinin toplam maliyetin içinde ağırlık oranları kontrol altında olan hastalar için yüzde 40, kontrol altında olmayan hastalar için yüzde 17 olarak hesaplanıyor.
KAYNAK: AjansHaber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.