İKAM ve AKÜ İş Birliğinde “İslam İktisadı Temel Eğitimi” Gerçekleştirildi
İslam İktisadı Temel Eğitimlerinin dokuzuncusu İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) ve Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) İslam İktisadı Uygulama ve Araştırma Merkezi (AKİFAM) iş birliğinde Afyonkarahisar Belediyesi ve Ensar Vakfı Afyonkarahisar Şubesinin destekleriyle Prof. Dr. Sabri Bektöre konferans salonunda gerçekleştirildi.
İslam İktisadı Temel Eğitiminin açılış toplantısına AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, İKAM Direktörü Prof. Dr. Necmettin Kızılkaya, AFİKAM Müdürü Doç. Dr. Ender Baykut, AKİFAM Kurucu Müdür emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemaletin Çonkar, Ensar Vakfı Afyonkarahisar Temsilcisi Dr. Öğretim Üyesi Emin Uz ile akademik personel ve öğrenciler katıldı.
Eğitim öncesinde bir konuşma yapan AKİFAM Müdürü Doç. Dr. Ender Baykut, AKİFAM’ın kurulduğu 2017 yılından beri alana katkı sunacak çalışmalar yapan bir uygulama ve araştırma merkezi olduğunu belirtti. Baykut, “İlk somut çalışmamız üniversitemiz bünyesinde İslam iktisadı ve finans alanında eğitim alabilecek bir bölüm açmaktı. Bunun için de lisans üstü eğitim açılması kararlaştırıldı ve hocalarımızın da katkısıyla katılım bankacılığı bütünleşik doktora, katılım bankacılığı doktora ve katılım bankacılığı yüksek lisans programları açıldı. Yüksek lisans olarak Mayıs ayı içerisinde doktora programlarımızdan ise 1,5-2 sene içinde mezun vermeyi planlıyoruz” dedi. Baykut, AKİFAM olarak Kur’an-ı Kerim’de geçen iktisadı kavramların irdelendiği pek çok toplantı gerçekleştirdiklerini belirterek “Ayrıca alanda birikimi olan sektörel temsilciler ve bilim insanlarını ağırlamaya da çalıştık” diye konuştu.
“Türkiye’de faizsiz bankacılık merhum Özal ile başladı”
AKİFAM Kurucu Müdürü, emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemaletin Çonkar ise Türkiye’de faizsiz bankacılık ve İslami finans konularını Türkiye’de bilinmesini ve tanınmasını sağlayan kişinin merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan olduğunu belirtti. Çonkar, “Erbakan bu konuda ciddi çalışmalar yürütmüş olsa da bunun uygulamasını fiilen gerçekleştirmek nasip olmadı. Bu noktada 1975 yılında Devlet Sanayi ve İşçi Yatırım Bankası adıyla bir banka kuruldu. Şu andaki ismi ise Türkiye Yatırım ve Kalkınma Bankası. Bu bankayı faizsiz bankacılık yapmak üzere kurmuştur Erbakan hoca. Bunun yanında çok ortaklı olan işçi şirketlerinin rehabilite edilmesi gibi bir amaç güdüyordu. Benim de proje değerlendirme uzman yardımcısı olarak ilk çalıştığım yer Devlet Sanayi ve İşçi Yatırım Bankasıydı” dedi. Çonkar, “Ancak o tarihte belki de yeterli sayıda uzman olmadığı ve İslam ülkelerinde faizsiz bankacılık tam da oturmadığı için maalesef başarılı olamadı ama Erbakan hoca en azından herkesin aklına bu mevzuyu sokmuş oldu” diye konuştu. Çonkar, “Sonrasında 24 Ocak kararları olarak bilinen iktisadi kararları geldi ki bunun mimarı da merhum Turgut Özal’dı. Bu kararlarda faizin yükseltilmesi gibi hususlar olduğu için Özal çok eleştirildi. Hatta faizci lakabıyla diğer siyasiler tarafından eleştirilmişti. Ancak Türkiye’de faizsiz bankacılık hadisesinin başlamasını 1983-1984 yıllarında kurulan Faysal Finans ve Albaraka ile rahmetli Özal sağladı” ifadelerini kullandı.
“Türkiye İslam iktisadı çalışmalarında dünyanın en önemli ülkelerinden”
İKAM Direktörü Prof. Dr. Necmettin Kızılkaya ise 2 gün sürecek olan eğitimde İslam iktisadının temel konularının ve problemlerinin alanında uzman bilim insanlarınca masaya yatırılacağını belirtti. Kızılkaya, İslam iktisadı alanının Türkiye özelinde uzun bir tarihsel geçmişe ve potansiyele sahip olmasına rağmen uzun yıllar ihmal edilmiş, üzerinde durulmamış bir alan olduğunu vurguladı. Kızılkaya, “Türkiye gerek sahip olduğu kurumlar ve bilgi birikimi itibariyle gerekse insan kaynağı itibariyle dünyada bu alanda söz söyleyebilecek önemli ülkelerden biri olmasına rağmen İslam iktisadı alanıyla ilgili çalışmalar ne yazık ki ihmal edilmiş bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Son yıllarda ise İslam iktisadı ve finansı ile ilgili gerek teorik gerekse pratik alanda sektörel manda ciddi gelişmelerin olduğunu biliyoruz. Alan ve sektör gitgide genişliyor, büyüyor ve derinleşiyor. Türkiye sahip olduğu tarihsel misyon sebebiyle bu alana her ne kadar geç başlamış olsa da yapılan çalışmalar Türkiye’yi dünyadaki çalışmaların merkezi haline getirmiş durumda. Birçok ülkede İslam iktisadı alanında üniversite düzeyinde, teorik manada, akademik anlamda kurumlara sahip olan birçok ülke araştırmacılarını Türkiye’ye göndererek, Türkiye’deki kurumlarla faaliyette bulunarak bu alandaki bilgi birikimlerini zenginleştirmeye çalışıyorlar” diye konuştu. Kızılkaya, İslam iktisadı konusunda kurumsal çalışmaların üniversitelerden önce sivil toplum kuruluşlarınca daha önce başlatıldığını belirterek, “Kanaatimce bu durum Türkiye’deki İslam iktisadı ve finansı çalışmalarının daha sağlıklı ve daha ayağı yere basan, daha gerçeklerle yüzleşmiş bir şekilde ele alınmasına yol açtı ki bu da dünyada Türkiye modeli diyebileceğimiz bir modeli ortaya çıkarmış oldu” ifadelerini kullandı.
“Dünya ekonomik bir arayış içerisinde”
AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir ise bilim insanların faizsiz ekonomi düşünülebilir mi sorusunu sorduklarını belirterek “İktisat, işletme alanında çalışan bilim insanları faizsiz ekonomi düşünülebilir mi sorusunu soruyorlar. Düşünülebilir. Bir günün 24 saat olduğunu ancak başlangıcının farklı olduğunu düşünebiliyorsak bu husus da farklı düşünülebilir. Hayatta bizi kuşatan varsayımlar var ki bu varsayımların nedeni bizim eğitim sistemimiz, okul ve aile. Biraz da bunlar bizi kuşatıyor” dedi. Özdemir, insanları kuşatan varsayımların bazen de çatıştığını belirterek, şunları söyledi:
“Bunlar bazen de çatışıyor. İktisadi İdari Bilimler Fakültesinde eğitim almış biri olarak okulda homoekonomikus kavramını öğrendik. Homoekonomikus faydasını düşünen insandır. Biz rızk Allah’tandır diye biliyor ve kabul ediyoruz. Bu bizim kültürümüzde olan bir şey. Bu homoekonomikus ile örtüşür mü çatışır mı bakmak lazım. Mesela Allah bereket versin diyoruz. Bereket de İslami bir kavram. Türkçesi yok. İktisatçılara soruyorum bereketi ki doğrudan bir kavram ile doğrudan ilişkilendiremiyorlar. Bereketin karşılığını bilmiyoruz ama Allah bereket versin günlük hayatımızın içinde. Tabiri caiz ise biz 24 saati tanımlamışız ama başkaları da 24 saat şuradan başlar diyor. Biz çözüm bulmamız gereken bir karmaşa içindeyiz. İslam iktisadı ve finansı alanında uzun yıllardır çalışan hocalarımız var ki bayrağı bize teslim ettiler. Ben bugünkü dünyayı bir ekonomik arayış içinde görüyorum. İKAM ve AKİFAM girişimleri de bunlara bir çözüm arayışı. Belki de bizim bulabildiğimiz çözüm yeterli değil, inşallah bu eğitimlere katılanlardan bu hususlara çok daha iyi çözümler çıkabileceğine inanıyorum. Neşet Ertaş’ın türküsünde dediği gibi Allah bir yaratmış insanları ayrılık insanın sözünden olur. Ben şu varsayımla hareket ediyorum ki bizi ve kainatı yaratan Allah bize uygun şeyler söylemiştir. O’nun söyledikleri doğrudur. Fakat insanlara gelip bazı şeyleri bize unutturuyor ve bizi oradan ayırıyor. Aslında Allah’ın söylediklerine baktığımızda iyi bir yere varırız diye düşünüyorum. Önce ayetlere ve hadislere danışmak lazım.”
Açış konuşmalarından ardından programın ilk gününde Doç. Dr. Zeynep Hafsa Orhan tarafından “İslam İktisadına Giriş”, Doç. Dr. Faruk Bal tarafından “İslam İktisadının Tarihsel Gelişimi” ve Prof. Dr. Necmettin Kızılkaya tarafından “İslam İktisadında Fıkhi Meseleler” konulu dersler verildi. Programın son gününde ise Dr. Öğr. Üyesi Hakan Aslan tarafından “İslami Sigortacılık” ve Dr. Ozan Maraşlı tarafından “İslam İktisadında Ahlak ve Toplum” konularında dersler gerçekleştirildi. 2 gün süren eğitimin ardından katılımcılara sertifikaları verildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.