Halil Şahin

Halil Şahin

YİNE MAL GİTTİ

  Hep böyle oluyor. Çünkü ülkede uygulanan, hep aynı ABD senaryoları! Bunun adı; Amerikan demokrasiciliği. Ortada iki cambaz; biri madrabaz, diğeri hokkabaz! Tahteravalli demokrasisi bu. Biri gelir diğeri gider. Biri soyar, diğeri soyulmuş soğana döndürür. Şu garibanlar ülkesinde de, 1936’dan sonra hep aynısı olmadı mı? “Yağma Hasan’ın böreği bunlar!” teranesi nereden çıktı? “ Devlet malı deniz, yemeyen domuz” tekerlemesini kim üretip, legalleştirdi(meşrulaştırdı)? Hep de aynı düzenin, halkın moral değerlerini yozlaştırmakla görevli söylemşörleri değil miydi? Şu demokrasi havarisi Kılıçdaroğlu neden çark etti? (Kanun No:211) Madde 35: “Silahlı Kuvvetlerin vazifesi, Türk Yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini korumak ve kollamaktır.” Sen şimdi, bu maddeyi mi iktidarla anlaşarak yozlaştıracaksın? Vallahi şu garabet ülkede her türlü yolsuzluk serbest: Avanta’dan gemiler, pırlantalar, villalar serbest. Tarikatlar ve cemaatlerle bir olup, Lâik Cumhuriyetin altını oymak serbest. Müslümanların sadaka paralarını, yolunuzu aydınlatan deniz fenerlerinin ışıttığı yardım dernekleri aracılığıyla yürütmek serbest. Sekreteriyle ilişkiye girip çocuk yapmak, imam nikâhıyla ikinci, üçüncü eş almak serbest. Diyanet İşlerini atlama tahtası yapıp, devletin en hassas birimlerinde kadrolaşmak serbest. Kültürel haklar ve etnik köken aldatmacasıyla, Anayasal düzeni devirmeye çalışmak serbest. Bülücübaşı’nın posterlerini ve PKK paçavralarını ülkenin her yerinde taşımak serbest. Gencecik kızlarımızı, belediye otobüslerinde Molotof bombası ile yakmak serbest. Fidan gibi gençlerimizi kahpece mayın tuzaklarıyla sakat bırakmak serbest! Vatan evlatlarını, içlerinde Ermeni, Suriyeli katillerin bulunduğu PKK’ya öldürtmek serbest! İnsanları sorgusuz sualsiz içeri atıp, aylarca ne ile suçlandığını bilmeden tutuklamak serbest. Ülkenin Generallerini aynı dosyadan iki kez tahliye edip, üç kez tutuklamak serbest! Medya’yı ve İş dünyasını, vergi denetim ve polis gücüyle baskı altına almak serbest. Devletin Vali ve Kaymakamlarını, iktidarın emir eri gibi kullanmak serbest. Bakınız; Atatürk’ün kurduğu devletin ve milletinin olduğu şu ülkede, ola gelen tüm tahribatlar karşısında bile, Atatürkçü Düşünce Derneği dahi, yayımladığı genelge ile üyelerinin ve şubelerinin bitaraf olmasını önerebiliyor... Osman Baydemir size ne demişti de, tek kelime cevap verememiştiniz? Aynısından size halk söylüyor: Has…tir! CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Kamuya ait Derneklerini bir şeylerin arka bahçesi gibi görenler iyi bilmeli: Siyasette ve ülke yönetiminde, Cumhuriyet Devletinden ve milletinden yana ‘taraf’ olmak durumundasınız. İçindeki karşıtlarıyla, işbirlikçilerini barındıran kitlelerle iyi geçinmek olanaklı değildir. Öyle olmaya çalışırsanız, kıblenizi şaşırırsınız. Bilinmesi gereken bir önemli konu da, “demokrat olmayan bir iktidarla, Türk Silahlı Kuvvetlerini yaralayacak herhangi bir işbirliğine girmemek” olmalıdır. Böylesi iktidarlara ve işbirlikçilerine; Türk Silahlı Kuvvetlerinin ne kendisi, ne kanunu, ne de çöpü bile teslim edilemez, edilmemelidir de! Aylardır devam etmekte olan soruşturmalarda, dosyaya ek hiçbir delil eklemeden verilen tutuklama kararlarını hukuken açıklamak olası değildir. Elbette görülmektedir ki; Yapılan tutuklamalar, siyasi ereklidir ve Türk Ordusu iki cepheden kaynaklanan yoğun bir saldırı altındadır: Bir yandan, artırılan PKK saldırıları sonucunda hemen her gün şehit vermektedir. Öte yandan, TSK mensupları ardı arkası kesilmeyen soruşturma ve tutuklama kampanyalarının hedefi olarak ağır baskı altına alınmaktadırlar. Bu duruma düşürülmüş bir Ordu, Dünya’nın hiçbir ülkesinde yoktur. Hal böyleyken; Kılıçdaroğu- R.T.Erdoğan görüşmesinin ardından yapılan uygulamalar, artan terör ve 35.madde değişikliği masalının bir uyuşturma ve yutturmaca olduğu çok açık. CHP her zamanki gibi, kendisine biçilen rolü oynuyor. İktidara muhalifmiş gibi görünüp, iktidar tarafından yapılan uygulamalara geçit vererek hazırlanan hapları, halkın uyuşturularak yutmasına yardımcı oluyorlar. Anayasa Değişikliği Halk Oylamasında da, tüm çabalarına rağmen, kendi kalabalıklarından başka yandaş bulamadıklarına inandırılmış görünüyor ve iktidar olamayacaklarını saptamış durumdalar. Çünkü halk, onlar tarafından yanılttıklarını görmüş bulunuyor. Halk; kandırılarak, emperyalizmin kıskacındaki bahtı kara maderini kurtaracak lideri ve çözümleri boşu boşuna, %10 barajı gibi engellerle oluşturulan, şimdiki TBMM içinde rol alan, düzenin siyasi partilerinde aratarak oyalandığını anlıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi