“Sigaranın, Covid-19 riskini azalttığı iddiası tamamen yanlıştır.”

AFSÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazlı Şensoy, 9 Şubat Dünya Sigara Bırakma Günü dolayısıyla açıklamalarda bulundu. AFSÜ bünyesinde Sigara Bırakma Polikliniği bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Şensoy, poliklinikte kişilerin sigara bırakma isteklerinin, çeşitli medikal ve davranışsal tedaviler ile desteklendiğini söyledi. Sigara bağımlılığından kurtulmak için asla geç olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Şensoy, “Hem kendi sağlığınız hem de sevdiklerinizin sağlığı için lütfen sigara ve tütün ürünlerini kullanmayı bırakın. Bu konuda profesyonel destek almak için AFSÜ’ye başvurabilirsiniz.” dedi. “Sigara Bırakma Polikliniğimize başvuranların tedavisinde kullanılan ilaçlar ücretsiz olarak temin ediliyor.” Sigara ya da tütün bağımlılığından tek başına kurtulmanın kolay olmadığını dile getiren Prof. Dr. Şensoy, sigaranın bırakılması konusunda kişilerin kararı önemli olmakla birlikte, hekim desteğinin olması ve sürdürülmesinin de son derece önemli olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Şensoy, AFSÜ Sigara Bırakma Polikliniğinde yürütülen çalışmalar ve verilen hizmetler hakkında şöyle konuştu: “Sigara Bırakma Polikliniğimizde yaptığımız ilk görüşmede, başvuranlara yaklaşık 40 dakika zaman ayırıyoruz. Bu sürede kişilerin genel değerlendirmesini ve bağımlılık skor ölçümlerini yaptıktan sonra motivasyonlarını artırmaya çalışıyoruz. Daha sonra yoksunluk belirtileri ile nasıl baş edebileceklerini detaylı olarak anlatıyoruz. Sigara Bırakma Polikliniğimize başvuranların tedavisinde kullanılan ilaçlar ücretsiz olarak temin ediliyor. İlaç kullanmak istemeyen ya da kronik hastalıkları nedeniyle ilaç veremediğimiz kişilerde ise davranışsal eğitim metodunu uyguluyoruz. Polikliniğimizden hizmet alanları belli aralıklarla yüz yüze ya da telefon görüşmeleri ile takip ediyoruz. Bu takipler kişilerde desteği güçlendirirken sigaraya yeniden başlama olasılığını da düşürüyor.” “Sigaranın, Covid-19 riskini azalttığı iddiası tamamen yanlıştır.” Sigaranın bırakılmasının sigara ile ilişkili hastalıkların ortaya çıkma riskini azalttığını vurgulayan Prof. Dr. Şensoy, toplumsal bilinçlenme, kitle iletişim araçları ile yürütülen kampanyalar, kapalı ortamlarda sigara yasağının yaygınlaşması gibi tütün kontrol politikalarının etkisinin yanı sıra pandemi döneminde de Sigara Bırakma Polikliniğine başvuranların sayısının arttığını söyledi. “Sigara içmek yılda 8 milyon insanı öldürmektedir ve sigara içenler Covid-19’u daha ciddi geçirmeye adaydır.” diyen Prof. Dr. Şensoy sözlerini şöyle sürdürdü: “Sigara içme durumunun Covid-19’un kötü sonuçlarıyla ilişkili olabileceğini gösteren az sayıda veri olmasına rağmen sigaranın, Covid-19 riskini azalttığı iddiası tamamen yanlıştır. Ocak 2021 tarihinde sonuçları açıklanan bir çalışmada net bir şekilde görülmüştür ki 30 paket-yıldan fazla sigara içen hastalarda hastaneye yatma 2,2 kat ve ölüm riski 1,89 kat fazladır. Bu sonuçlar salgının devam ettiği bu günlerde sigarayı bırakmanın ne kadar önemli olduğunu göstermesi açısından önemlidir. Nitekim Dünya Sağlık Örgütü, yaklaşık 1,3 milyar tütün kullanıcısının pandemi sırasında sigarayı bırakmasına yardımcı olmak için Tütün Bırakma Erişim Girişimini başlatmıştır.” Sigara bırakma hizmetlerinin toplumda yaygınlaştırılmasında aile hekimlerinin rolünün büyük olduğuna da dikkat çeken Prof. Dr. Şensoy, “Aile hekimleri her hasta ile yaptıkları görüşmeyi fırsata dönüştürüp, kurdukları güven ilişkisi içinde sigara içme davranışı konusunda kısa görüşmeler yapabilirler. Bu görüşmede sigara içenlere bu bağımlılıklarının zararlı olduğunu açıklayarak farkındalık oluşturmak bile başlangıç için yeterlidir.” diye konuştu.