Halil Şahin

Halil Şahin

KONTRA-ÇUVAL

2000’li yılların başında, Stratfor ve CIA psikolojik savaş merkezlerinde hazırlanan yeni bir atak vardı. Yeni Osmanlıcılık diyebileceğimiz bu atağın, aslında pek yeni bir tarafı olmadığı da bir başka konu. Alakası ne? Stratfor, Amerikan savaş merkezlerinden birisidir. Eylemleri, savaşlarda ABD’nin nasıl kazanacağına yöneliktir. Yayınladığı o son raporunda, Türkiye’ye Ortadoğu’nun önderi payesini veriyor. 2025 yılında Türkiye süper güç olacak diyor. Amerika gerileyecek, Türkiye büyüyecek gibisinden. Kısaca, Yeni Osmanlıcılığa yönelik propaganda yapılıyor. Burada iki husus göz önünde tutmak gerekir diye düşünüyorum. Birincisi; Süleymaniye’de Türk Askerinin başına çuval geçirilmesi olayı ki, elan nefretle karışık olarak Türk halkının hafızasındadır. Bunu küllendirmek istiyorlar. Bunun için de; “Sen aslansın. Hadi aslanım; bak, 2025 de Orta Asya’nın lideri de olacaksın. İran’da kim oluyormuş? Sen varken İran’ın lafı mı olur!” gibisinden bir şişirme ve köpük yaratma peşindeydiler. Bu olay esasen; daha çıplak söylersek, kendi emrinde Orta Asya’da kullanılacak bir aracın parlatılması sorunudur. ABD’nin Irak’taki çıkarlarının sürdürülmesi için, Irak’ın kuzeyinde kurduğu kukla devletin yaşaması gerekmektedir. Bu projenin, Türkiye’nin koruyuculuğuna gereksinimi vardır. CIA ile ortak örgütlenen Erbil Toplantıları da buna yönelik olup, bunu sağlama ereğine yöneliktir. Salt son yirmi yıllık olagelenleri beyin süzgecinden bir geçiriverin. Bu tür propaganda ve eylemler hep aynı merkezden yürütülmektedir. Türkiye, şimdi siyasi olarak İran’a karşı kullanılmaktadır. İsrail’in varlığına Türkiye’nin katkısının devamı sağlanacaktır. Küreselci ABD yönetiminin; Ortadoğu halklarını iyi tanımadığını, Irak’ın işgali sırasında, ABD ordusunu Iraklıların çiçekler ile karşılamadığından algılıyorduk. Demek ki, Türkiye’deki işbirlikçilerinin önermeleri de bir işe yaramamış… İkincisi de, Türkiye’de yükselen ABD nefretine bir çare arama girişimidir. Ne yaparsa yapsın, Türk halkının nezdinde ABD bitmiştir. Salt bir avuç çıkarcının çıkarları sayesinde dediklerini yaptırabiliyor gözükmektedirler. Psikolojik taarruz, ulusumuz üzerinde olabildiğince sürdürülmektedir. Onun da sonuna yaklaştığımızı düşünüyorum. Ulusalcıların dik duruşları ve yarattıkları son karşı propagandaya, geçirilen kontra-çuvalı çıkarama gayretleri diyebiliriz. Binlerce yıl öncesinde olduğu gibi, demirden dağları eriterek Ergenekon’dan çıkış gayretleri olarak görebilirsiniz. Müstevli ABD yönetiminin dikkatleri, ülkemiz üzerinden düzenlenebilecek yepyeni aşamalardadır. Eski Dışişleri Bakanı H.Clinton ve ardından gelen Devlet Başkanı H.B. Obama’nın tüm gayretleri, yeni çuvalların üretilmesi çabasıdır. İşbirlikçi medya, aleyhimize gelişen bu çalışmaları, Türkiye’nin parlayan yıldız oluşuna bağlıyor ve bu sonucu hükümetin izlediği siyasetin başarısı olarak gösteriyor. Bu, bir iş birliği değil mi? Bu denli aymazlık olabilir mi? Son olayları işte tam da bu pencereden değerlendirmek gerekiyor. Manzarayı gördükten sonra, hükümetin verdiği ödünlerin cesaretlendirdiği ABD yönetiminin; büyük bir iştahla ülkemizden yeni üsler, yeni olanaklar, yani kısaca yeni ödünler talep ederek, devletimizi yeni yükümlülüklere götüren görevleri BOP Eş başkanlığına tebliğ etme çabasında olduğunu göz ardı edemezsiniz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi