Halil Şahin

Halil Şahin

IŞIĞIM SOLUYOR

Brüksel Zirvesi Sonuç Bildirisini okudunuz mu? AB hayranı aymazlara, Brüksel Zirvesi Sonuç Bildirisi’ndeki ‘Türkiye’ başlıklı bölümünden okumak isterim. “Presidency Conclusions” Madde: 23 “...müzakerelerin yalnız Türkiye’yle değil, diğer devletlerle de yapılabileceğini... Müzakereler sırasında Türkiye birkaç devlete bölünürse veya güneydoğu bölgesinde bir Kürt devleti kurulursa, yeni bir karara gerek olmaksızın onlarla da müzakere yapılacağına...” Siz bu sözcüklerden ne anlıyorsunuz? “1071’de Türklere yardım etmeseydik Malazgirt’i kazanamazlardı” ile başlayıp, “Cumhuriyeti birlikte kurduk, ama sonradan bize ihanet edildi. İçinde bulunduğumuz çatışmanın en önemli kaynağı budur. Bu nedenle, Anayasa değiştirilmeli ve Türkler ve Kürtler ortak kurucu unsur olarak metne girmelidir. Ayrıca, Kürtlerin kimlikleri ve dilleri için anayasal güvence verilmelidir” şeklinde konuşanlar ne demek istiyor? Şimdi de hep birlikte Kurtuluş Savaşı şehitlerimizin illere göre dağılımını inceleyelim: Adana (365), Adıyaman (20), Afyonkarahisar (425), Ağrı (1), Aksaray (133), Amasya (261), Ankara (913), Antalya (339), Ardahan (22), Artvin (26), Aydın (204), Balıkesir (40), Bartın (143), Bilecik (192), Bayburt (18), Bingöl (3), Bitlis (10), Bolu (541), Burdur (157), Bursa (351), Çanakkale (28), Çankırı (334), Çorum (526), Denizli (541), Diyarbakır (44), Edirne (11), Elazığ (55), Erzincan (40), Erzurum (108), Eskişehir (289), Gaziantep (412), Gire su n (324), Gümüşhane (40), Hakkâri (0), Hatay (3), Isparta (293), İçel-Mersin (405), İstanbul (179), İzmir (59), Kahramanmaraş (150), Karaman (182), Kars (13), Kastamonu (758), Kayseri (264), Kırıkkale (114), Kırklareli (8), Kırşehir (171), Kocaeli (203), Konya (780), Kütahya (228), Malatya (33), Manisa (51), Mardin (13), Muğla (208), Muş (5), Nevşehir (216), Niğde (201), Ordu (434), Rize (48), Sakarya (295), Sam su n (405), Siirt (3), Sinop (399), Sivas (307), Şanlıurfa (51), Tekirdağ (6), Tokat (340), Trabzon (251), Uşak (25), Van (10), Yozgat (351), Zonguldak (358). Günümüzdeki Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında kalan yerlerde doğan şehitler ise: Bingazi (8), Mısır (1), Trablus (5), Azerbaycan (1), Batum (1), Karakilise (1), Tebriz (1), Bosna (1), Bulgaristan (3), Debre (2), Drama (6), Girit (5), Görüce (1), İşkodra (3), Kosova (12), Manastır (13), Romanya (1), Selanik (13), Serfice (4), Yanya (2), Bağdat (6), Halep (5), Hicaz (1), Kerkük (9), Kıbrıs (1), Mu su l (1), Süleymaniye (1), Suriye (6), Trablusşam (37), Yemen (24). İli belli olmayanlar ise (114) dür. Toplam 15.055 şehit neden ve hangi amaca şahadet etmişlerdi, söyleyebilecek misiniz? Söz konusu liste, Kurtuluş Savaşı’nda düzenli ordunun Batı cephesinde verdiği kayıpları içeriyor. Çukurova, Gaziantep, Maraş, Şanlıurfa ve öteki yerlerde yerel direnişçilerin (çetelerin, milislerin) verdiği şehitler bu listeye dâhil değildir. Tüm bu canlar; bir etnik kimlik dürtüsüyle savaşa katılıp gazi ya da şehit olmadı; Vatansız kalma tehlikesini ortadan kaldırmak, Sevres Antlaşması’nın zorladığı onursuzluktan kurtulmak için savaştılar. Bağımsızlık ve özgürlük için savaşırken hep birlikte bir ulus olmanın bilincini de yarattılar! 80 yıl önce M.K. Atatürk; “Ne mutlu Türküm diyene” derken, 80 yıl sonrasında R.T.Erdoğan; “Sen ne mutlu Türküm dersen oda ne mutlu kürdüm der. Türklük yerine Türkiyelilik bilinci yerleştirilmelidir.” diyor. İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş; “Cumhuriyetin ilanı İstanbul un tarihi değerini ve saygınlığını düşürmüştür.” demedi mi? Emperyalist maşası Leyla Zana; “Kürtlerin geleceği ve özgürlüğü için Türk askerinin kanının oluk oluk akması gerekir.” Derken sesiniz çıktı mı? Taraflı tarafın entellektüellerinden Ahmet Altan; “Toprak tek başına bir anlam ifade etmiyor. APO Türklere Allah’ın bir lütfudur. İnsanları öldürmek yerine Kürtlere istedikleri toprakları vermek gerekir.” , “Atatürk öldüğünden beri hala zenginlik ve özgürlük üretemiyorsak sebebi Kemalizm’dir.”, “Memleketi bir çift kadın memesine satarım.” diyordu, sırıtarak… Kendinden menkul Altan kardeşlerin babaları Çetin Altan da; “Vatan sevgisi nedir ki? Vatanı seveceğinize gidin evde karınızı sevin.” demişti Türkiye’de yaşayan bir yamuk yazar Orhan Pamuk; “Kimse söylemiyor bari ben söyleyeyim. Türkiye’de 1 milyon Ermeni’yle 30 bin Kürt katledildi.” Diyerek yabancılara şirin görünüyor, aldığı ödül dolarlara teşekkür ediyordu. Kekeme M.Ali Birand da; “Türkiye, sadece Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülkedir.” Diyerek sözüm ona, tarihin de kaydedeceği özlü bir kelam etmişti. Amerika kaçkını Fetullah Gülen ise ümmetine; “Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı sırtımızı Amerika’ya dönmeliyiz.” işaretini vermişti. Küresel işbirlikçi Rahmi Koç da; “Boğazlar milletler arası bir komisyona devredilmelidir.” diyerek, işbirlikçiliğini cümle âleme gösterdi. Sözün bittiği yerdeyiz değil mi? Elan hiçbir şey yapmadığımız için Ata’mızdan özür dilemeliyiz. Özür dileriz atam! Işığım soluyor, hala uyanamıyoruz ve bir avuç çapulcuya pabuç bıraktık!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi