Ekrem Çulfa

Ekrem Çulfa

İLİŞKİLERDE KISKANÇLIK TÜRLERİ VE ÇÖZÜMLERİ

Kıskançlık duygusu doğuştan gelmeyen, sonradan öğrenilen bir duygudur. Dozunda olduğu sürece kıskançlık bir hastalık olarak tanımlanamaz. Hatta dengeli kıskançlık bazı durumlarda ilişkiye faydası bile olabilir. Fakat dozunda olmadığı zaman tedavi edilmesi gereken bir hastalık haline dönüşür. Genellikle üçlü ilişkiler arasında yaşanır. Var olan bir ilişkiye üçüncü kişi dahil olduğunda, kıskançlık ortaya çıkar. Kaybolan 'biriciklik' ve duygusu en mutlu ilişkilerin bile sonunu hazırlar. Kıskançlık yaşayan birçok kişi, ilişkiyi korumak ve geliştirmek yerine ilişkiyi tehdit eder hale gelmektedir. Karşı tarafa yapılan tehditler, zor kullanma, hakaret ve baskılar ilişkiyi çıkmaza sokmaktadır. Kıskançlık duyguları tamamen kıyas ortamında gelişir. Toplumumuzda sıkça görülen, başkalarının çocuklarıyla kendi çocuklarını kıyaslayan, "Benim oğlum hiç ders çalışmıyor, karşı komşunun oğluna kitaptan başını kaldırmıyor." gibi ifadelerle bunu çocuklarının olduğu ortamlarda da dile getirmekten çekinmeyen ebeveynler çocuklarda kıskançlık duygularını pekiştirmektedir. Erken yaşta öğrenilen bu kıyaslanma duygusu, ilişki ortamında da kendini gösterir. Kişi kendini özendiği kişi ile karşılaştırır, çoğunlukla başkalarının kendinden daha iyi, daha başarılı, daha güzel olduğunu düşünür. Bu düşünceler kendisini daha eksik, yetersiz, küçük düşmüş, çaresiz, çirkin hissetmesine sebebiyet verir. İlişkisinde karşı tarafın çevresindeki bireylerle sürekli olarak kendini kıyaslama eğilimine girer.

KISKANÇLIK ÇEŞİTLERİ

1. Kardeş Kıskançlığı :

Çocuklarda bu duyguyla ilk tanışma en erken iki yaş civarında gerçekleşir. Küçük yaşta anne babasının gözünde tek olan çocuk, zamansız gelen kardeşi ile tahtının sallandığını hisseder. Sahip olduğu bütün ilgi ve sevgi artık ikiye bölünecek diye düşünebilir. Bu durum kimi zaman yaşamını etkileyecek ve davranış bozukluğuna neden olacak derecede yoğun yaşanabilen bir duygu olabilmekte ve profesyonel uzman yardımı gerektirmektedir. Küçük yaşlardaki çocuklarda kıskançlık, kardeşine karşı bedensel şiddet, kardeşin varlığını görmezden gelme/reddetme, kişilik değişimi ve okuldan kaçma olarak kendisini gösterebilir.

2. Çocuk Ebeveyn Kıskançlığı :

Psikoanalitik teori Oedipus ve Electra kompleksleri kavramlarıyla çocuğun aynı cins ebeveynini kıskanarak onun yerine geçmeyi ve karşı cins ebeveyni ile beraber olmayı istediğini öne sürer. Oedipus kompleksine göre, erkek çocuk babasını devreden çıkarıp annesi ile aşk yaşamak istediğini; Electra kompleksi ise kız çocuğunun annesini devreden çıkartarak babası ile aşk yaşamak istediğini savunur.

3. Anne-Çocuk Kıskançlığı :

Annenin çocuğunu kıskanması durumudur. Eşinin sevgisinin artık çocuğuna yöneleceğinden, kendisini çocuğu gibi sevmeyeceğinden korkan anne, çocuğunu kıskanır. Bu duygunun temelinde eşine karşı bastırdığı kıskançlık duyguları vardır ve bunları çocuğuna yansıtır. Kendisini ifade edemeyince de çocuğu kendisine ait olarak görür ve çocuğuna aşırı yüklenerek, aşırı korumacı bir tutum sergiler.

4. Baba-Çocuk Kıskançlığı :

Babanın, anne ile çocuk arasında kurulan bağı kıskanmasıdır. Bu duygularını genellikle çocuğa karşı ilgisiz tutumu ve olumsuz davranışlarıyla yansıtır. Anne ile bebek arasında kurulan yakınlık, annenin çocuğunu emzirmesi, fiziksel ve duygusal bağları babanın kendisini dışlanmış hissetmesine sebebiyet verir.

5. Arkadaşlık- İş İlişkilerinde Kıskançlık :

Arkadaşlar arasında en sevilen olma arzusu, öğretmen-öğrenci ilişkilerinde gözde öğrenci olma isteği, iş yerinde statü farklılıkları sebebiyle görülen rekabet hali kıskançlığa sebebiyet verir. İş arkadaşının kendi pozisyonunu alacağından endişe eden birey, sıkıntı, öfke duyar. Bu tür kıskançlıklarda sosyal çevrenin ilgisini çekme, takdir edilme, 'biricik' olma arzuları vardır.

6. Patolojik/Obsesyonel Kıskançlık :

Abartılı kıskançlık ve aşırı şüphecilik halidir. Aldatılma ve sadakatsizlik ana konudur. Patolojik kıskançlık türünde, kişide "başka biri var" hisleri vardır. Eşinin hayatında var olduğunu düşündüğü kişiden sürekli bir şüphe duyma hali söz konusudur. Birey, sık sık kontrol etme, sosyal ağlarda takip etme, telefonunu kurcalama herhangi bir açık yakalama arzusu ile eşinin kendisini aldatıp aldatmadığını öğrenmeye çalışır. Gerçekte var olmayan bu üçüncü kişi, bireyin senaryosunun bir ürünüdür.

7. Kıskançlık Tipi Sanrısal Bozukluk :

Bu tür kıskançlık, evli eşler arasında daha sıklıkla görüldüğü için, konjügal paranoya ya da Othello Sendromu olarak da bilinir. Bütün psikiyatrik hastalıklar içinde görülme sıklığı binde ikiden daha azdır. Semptomlar ani başlar ve ancak eşin ayrılması ya da ölümünden sonra çözülür. Kıskançlık sanrıları giderek eşe karşı sözel ve fiziksel saldırıya neden olabilir, hatta eşini öldürmeyle sonuçlanabilir. Eğer gayet doğal bir duygu olan kıskançlık duygularınızı kontrol altına alıp kazanca dönüştüremiyorsanız ya da ilişkileriniz zarar görüyorsa profesyonel yardım almak üzere iletişim 05447243650 telefonumdan bana ulaşabilirsiniz. İş hayatınızda, aile-evlilik hayatınızda, özel hayatınızda, arkadaşlık hayatınızda kıskançlık duyguları doğru yönetilmezse, ilişkilerinize negatif yansımaları olabilir. Güzel günlerde tekrar görüşmek, buluşmak üzere hoşça ve dostça kalın. Sevgi ve selamlar olsun…V

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ekrem Çulfa Arşivi