ABD ile Erdoğan ve Gül arasında kurulan ilişkiler, geçtiğimiz yedi yıl içinde destanlaştırılarak, birçok kişinin bildiği ezber oldu. Eş Başkanlığı’nı ise zaten, en az 31 ayrı yerde ve zamanda, kendisi söyledi. Zamanın başında, ABD ile birlikte olduğunu göstermesinin, kendisi bakımından çok büyük bir anlamı vardı. Çünkü böylesi bir ülkede ancak böylece iktidar olunuyordu. Çünkü pek çokları, hükümet kurmakla beraber iktidar olamamışlardı.

Amerika’nın Türkiye’yi yöneten Eş Başkanından üç temel talebi vardı: Kıbrıs, Irak’ın kuzeyi, Ermenistan. İlk bedel, Türk Ordusunun Irak’ta kullanılması oldu.

Ancak Mecliste 99 dürüst milletvekili çıktı ve bu olmadı. Kıbrıs’tan Askerin çekilmesi istendi. “Kırk yıllık çözümsüzlük, çözüm değil” diye, ABD’nin verdiği görevlere Kıbrıs’tan başladı. Kıbrıs olmadı. Irak’ın kuzeyi için Türk Anayasası değişmedi. Federasyon olmadı. Ermenistan ile ilişkilerin düzeltilmesi konusunda adımlar atıldı. Bu da olmadı! ABD’nin Ortadoğu da çok acelesi var. Şimdi Amerikan Kulu Partilerin önüne bir fatura konma zamanı. Zaman su gibi akıp geçti, fakat verilen görevler arzu edilen şekilde halledilemedi. Demek ki; bu işler Alaca Karanlık Parti ile RTE ve A.Gül’le de olmuyor! Zafiyet var ve bir başka çare aranacak, aranıyor. İşte bu nedenle Halk ve iktidar arasında sıkışanlarda “serbest düşme” devam ediyor. Ama bu süreç henüz bitmedi.

Amerikan askeri güçleri İncirlik Üssünden nakledilme aşamasında, İncirlikte 30 bin Amerikan askeri varken, Güneydoğu’da Kürtçü bir ayaklanma çıkarılabilir ve ABD’ye müdahale gerekçesi çıkarılabilir!

Ardından soykırım yaygaraları yapılarak; İkiz Sözleşmeler gereğince, Birleşmiş Milletlerin konuya dâhil edilmesi de sağlanıp, ABD askerleri “Barış Gücü askeri” olarak ilan edilerek ülkede işgal konuşlandırılması yaratılabilir. Çıkmayan candan umutlananlar, can havliyle bu tür senaryoların da eş başkanlığı görevini severek üstlenmezler mi? Örneğin Ekmelettin İhsanoğlu ismi gündeme gelebilir mi? Kendilerine sunulan paye ve ganimetlerle “Bir eli yağda, diğer eli balda” beslenen BOP eş başkanları ile alt başkanlarının öylesine iş birliklere balıklama atlayacağı kuşkusuz. Çünkü onlara balık, balıkların bol olduğu deniz, önlerini gösterecek fenerler gerek… İçinde bulundukları aşılması güç bir gerçeklik var. Deniz bitti ve ödenmesi gereken bir bedel var. Allah’ın Kahrettiği Partiler için türkü söyleme zamanı: Gitti, gidiyor, döner mi bilmem!