"DOSTLAR İTTİFAKTA GÖRSÜN"

"DOSTLAR İTTİFAKTA GÖRSÜN"
Fikirci Bey, insanların CHP'nin salgından çok daha tehlikeli olduğunun farkında olduğunu yazdı.

Yerel seçimlerde CHP’ye iki büyükşehir belediye başkanlığını kazandıran ve esasen HDP’ye ait olan oyların genel seçimde de etkili olacağını varsayabiliriz. Zaten muhalefetin gözü de o altı milyon oyda.

Ancak esasen sivil siyaset yapmakla genleri hiç uyuşmamış, sivil siyaseti PKK’yı Meclis'te temsil etmek için bir araç olarak gören HDP’yi, kendini siyasi bir ittifak olarak gören Millet İttifakı nasıl içine alacaktır? Birincisi; Millet İttifakı siyasi bir ittifak mıdır? Eğer öyle ise “Tayyip gitsin” dışında hangi siyasi nedenle bir aradalar? İktidara geldiklerinde ABD/AB’nin dümen suyuna girip mavi vatanı terk etmek, insan hakları maskesi altında hapisteki FETÖ’cüleri salıvermek, “ne işimiz var?” dedikleri Irak ve Suriye’den çekilerek PKK ile mücadeleyi yeniden ülke içine çekmek dışında ne yapacakları konusunda bir fikriniz var mı?

İkincisi: HDP siyasi bir parti midir?

Eğer öyle ise uzun bir mücadeleden sonra nihayet Meclis'e girdiklerinde hangi sivil siyaseti gütmüşlerdir? Öte yandan, HDP’ye verilen oylarının anlamı nedir? Oy verenler ne düşünmekte, HDP bundan ne anlamaktadır? HDP, bu oyları bugüne kadar Kürt vatandaşlarımızın iyiliği için parmağını kıpırdatmamış CHP ve hempalarına ne hakla peşkeş çekmektedir? Bu insanlar, “HDP’yi nereye konumlandırıyorsunuz?” sorusuna, “HDP’yi PKK’nın yanında konumlandırıyoruz” diye cevap veren Meral Akşener’le neden aynı koalisyon içinde olsunlar? Nitekim olaydaki garabeti fark eden HDP Eş başkanı Demirtaş, çok önceden “İYİ Partili bazı siyasetçilerin faşizan söylemleri her türlü diyalog ve çözüm zeminini maalesef tahrip ediyor” demişti. Kuşkusuz buradaki “diyalog ve çözüm zeminini tahrip etmek” iddiasının, hükümetin başlattığı gerçek çözüm sürecini şahsen baltalamış Demirtaş’ın ağzına ne kadar yakıştığı ayrı bir sorun. Zamanında çözüm konusunda samimi insanlarla iş birliği yapsaydı böyle “faşistlerden” minnet dilenmek zorunda kalmayacağını kendisi de biliyor. Ama maksat “çözüm” olmayınca böyle saçmalamak serbest oluyor. Öyle ise elimizde HDP’yi terörle ilişkilendiren bir İYİ Parti ve İYİ Parti’nin (kısmen) faşist olduğunu söyleyen bir HDP var. İlaveten, Demirtaş “(böyle olursa) HDP öncülüğünde bir ‘demokrasi ittifakı’ kurulur” diye çoktan resti çekmiş durumda. Ve CHP bu dostları ile iktidara yürüyecek.

İyi yolculuklar…

Bu arada muhalefetteki bütün bu kıpırdanmaların arkasında salgının tahrip ettiği ekonomik ortamın iktidara çok ciddi zarar vereceği, insanların bu sıkıntılardan sadece iktidarı sorumlu tutacağı varsayımı bulunuyor. Oysa kamuoyu yoklamaları öyle söylemiyor. Bunca sıkıntıya rağmen muhalefetin değil kararsızların oyu artıyor. Salgın denizine düşmüş insanların yılana sarılmak adına bile muhalefete sarılmamaları da muhalefetin kendi ayıbıdır. Millet, bu salgına 20 yıllık bir CHP iktidarı arkasından girmiş olsaydı halinin ne olacağını gayet iyi biliyor. Memuruna maaş vermek için IMF kapısında dilenen bir iktidarın, ülkeyi henüz elinde hiç aşı bulunmayan bir üçüncü dünya ülkesi haline getirmiş olacağını çok iyi tahmin ediyor. İnsanlar CHP’nin salgından çok daha tehlikeli olduğunun farkında.

Göreceğiz bakalım ABD/AB’yi, PKK’yı ve FETÖ’yü arkasına alan muhalefet, bu sayede halkı da arkasına alabilecek mi?

Ensonhaber.com

@kalemciler

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.