Cumhuriyetin Müzik Serüveni Kongresi

Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Bülent Alaner, 90 yıllık müzik eğitimi öyküsünün 12 öğrenciyle başladığını ve günümüze kadar binlerce öğrenciye ulaştığını bildirdi. "Kuruluşunun 90. Yılında Musiki Muallim Mektebi: Cumhuriyetin Müzik Serüveni Kongresi", Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) ev sahipliğinde başladı. AKÜ, 9 Eylül Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen kongrenin açılışında konuşan Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Prof. Ahmet Bülent Alaner, Musiki Muallim Mektebi’nin kurulmasının Cumhuriyet tarihinde sanat alanında yaşanan en önemli gelişmelerden biri olduğunu söyledi. Alaner, 1924 yılında genç bir cumhuriyet olan Türkiye’de okullaşma çalışmaları yapıldığını belirterek, cumhuriyetin en önemli ürünlerin birinin hiç şüphesiz güzel sanatlar alanında yapılan çalışmalar olduğunu dile getirdi. Bu çalışmanın en büyük parçalarından birinin de 1924 yılında Ankara'da kurulan Musiki Muallim Mektebi olduğunu bildiren Alaner, şöyle devam etti: "Müzik öğretmeni yetiştirme fikri, dönemin Milli Eğitim Bakanı Vasıf Çınar zamanında gerçekleştirildi. O dönem için müziğe yatkınlığı olan ancak hiç eğitim almamış, bazen de Osmanlı'nın son döneminde eğitim almış hocalarla eğitim yapılıyordu. Tek kaynak, Mızıka-ı Hümayün'ün Cumhuriyet dönemindeki devamı olan Riyaseti Cumhur Filarmoni Orkestrası sanatçılarıdır. Bugünkü Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın temeli, 1826'dan günümüze kadar gelen Risayeti Cumhur Filarmoni Orkestrası'dır." - Otel olarak kullanılan binada ilk eğitim veriliyor Musiki Muallim Mektebi'nin 4 Kasım 1924'te Milli Eğitim Bakanlığına bağlı, Ankara Cebeci’de Şakir Ağa isimli bir kişinin otel olarak yaptırdığı küçük bir binada eğitim öğretime başladığını anlatan Alaner, 1933 yılına gelindiğinde Musiki Muallim Mektebi'nin yeni bina etrafında biraz daha geliştirildiğini ve yavaş yavaş büyüdüğünü kaydetti. İlk yıllarında Musiki Muallim Mektebi’nin kanunlarla oluşturulmadığını ifade eden Alaner, "Bütün harcaması Ankara Muallim Mektebi’nin bütçesinden karşılanmaktaydı. Okul, Erkek Muallim Mektebi’nden seçilen 6 ve İstanbul Balmumcu Öksüzler Yurdu’ndan seçilen 6 öğrenci olmak üzere 12 öğrenci ile eğitime başlıyor. 90 yıllık müzik eğitimi öykümüz, bu 12 öğrenciyle başlamış ve günümüze kadar binlerce öğrenciye ulaşmıştır" dedi. Alaner, Türkiye Cumhuriyeti’nin gelişmesi ile Türk ulusunun batı uygarlığı alanında adımlar atmaya başladığını ancak müzik alanında bir yetersizlik söz konusu olduğunu dile getirdi. Alaner, sözlerini şöyle tamamladı: "Müzik öğretmeni yetiştirilse de müzik alanının temeline inmek gerekiyordu. Müzik ve sahne sanatlarında bir takım çalışmalarının yapılması ihtiyacı ortaya çıkmıştı. Girişimler sonucu ünlü Alman bestecisi ve müzik eğitimcisi Paul Hindemith, Türkiye’ye geliyor. Hindemit, Türkiye’deki tüm müzik kurumlarının organizasyon işlemlerinde Milli Eğitim Bakanlığına danışmanlık yaptı. Hindemit, Musiki Muallim Mektebi'nin işlevinin öğretmen yetiştirmek olduğunu, mutlaka okulun konservatuara dönüşmesi gerektiğini söylemişti. Bu raporlar doğrultusunda Musiki Muallim Mektebi’nden isteyen öğrencilere sınav uygulandı ve sonucunda Ankara Devlet Konservatuvarı 6 Mayıs 1936'de Ankara'da açıldı." 3 gün sürecek olan kongrede 65 bildiri sunulacak.