"Öğretmen olacağım diyordum Bir dağ köyüne: Gül kokulu kızlarımla, Rüyalarımdaki yavrularımla Eğitim yapacağım. Türklük aşkını, vatan aşkını, Mutlu olmayı öğreteceğim Evrene bir ışık saçacağım ki; Karanlıkların derinliklerinden bile Söylenecek: Parolamız; daima ileri! Atam, senden aldım bu emri! Rahat ol, çünkü Onurlu bir öğretmen din sen de" diyordum. Lakin bizden üstündün. Atam söz veriyorum: Mini minicik yavrularıma bile Öğretmek parolam." Öylesine güzel şeyler öğrenmiştim, öylesine ülküler edinmiştim ki, "ÖĞRENDİKLERİM" başlığıyla yazdıklarıma bir bakın: "Oku da adam ol dedi atam Okudum. Önce sınıf öğretmeni oldum İnsanları eğitmek için. Baktım, kariyerleşmek gerek İnsanları yönlendirmek için Daha sonra Sosyalbilgiler Sonrasında da Coğrafya ile tamamladım ilmi. Döndürebilmek için Kazan gibi Dünya’yı Denetlemek gerek dedim yaratmayı Müfettiş oldum, yetmedi Kral olmak istedim Dünya’ya… Baktım ki, Onu da yöneten var Anladım; Kul olmaktan kurtulamıyorsa insan Terk etmeli mekânı Olmamak için pişman… Kendine yeni Dünya’lar kurup Yeni Dünya’larda insan Savaşımına devam etmeli. Çünkü öğretmenlerin tüm günleri, buyruğunu Ata'sından aldığı mücadele günüdür. Öğretmenler günü bir kutlama günü değil, bir mücadele başlangıcını anımsama ve gücünü bileme günüdür. Bu anlamda anımsadığım 24 Kasım gününde; rahmet olmuş meslek önderlerime Allah'tan merhamet, yaşayan çilekeş meslektaşlarıma güç, kuvvet ve sabırlar diliyorum. 24 Kasım Öğretmenler Günü: Tüm Dünya'daki Türk ulusu için Kurtuluş için Uyanış ve Mücadele Gününe dönüş olsun.