Halil Şahin

Halil Şahin

BİR KANIT DAHA

Devlet ortadan kaldırılıyor. Çünkü “Milletin değerleri bir bir yozlaştırılıyor, devletin kurumları ardışık bir sırayla çökertiliyor.” Diyenlerin haklılığı, iktidar tarafından her geçen gün ortaya konan gara betliklerle kanıtlanıyor. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın 90. kuruluş yıldönümüydü. Muhafız Alayı, Türk tarihini temsil eden ve TSK’nın küçük modeli olan tek birliktir. Muhafız Alayı askerleri turkuaz rengi üniforma giyer. Turkuaz rengi tarihte Türk kelimesinin ilk geçtiği devlet olan Göktürklerin rengidir. Türkuaz üniformalarını giyme ayrıcalığına sahip yegâne birlik olması anlamlıdır. Çankaya Köşkü’nün girişinde cam kabinlerin içinde kıpırdamadan nöbet tutan askerler Muhafız alayının askerleridir. Bu Alay; Atatürk’ün güvenliğini sağlamak ereğiyle, üsteğmen İsmail Hakkı Tekçe tarafından kuruldu. Kamuoyu; varlığı 2 bin 500 kişi olan Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nı; daha çok Anıtkabir, TBMM, Başbakanlık, Genelkurmay ve Milli Savunma Bakanlığı’ndaki devlet törenlerini gerçekleştiren Tören Taburu’yla tanımaktadır. TBMM’den çıkartılan bu tabur ile İstanbul’daki Dolmabahçe Sarayı önünde kımıldamadan duran askerler de Muhafız Alayı’na bağlı idi. Ayrıca bir Bando Komutanlığı vardı ki, dünyaca meşhur. Çünkü 161 ülkenin milli marşını çalabiliyordu. İşte bir pazar günü, bu önemli birliğin kuruluş yıldönümü kutlanıyordu. Ama sessiz sedasız… Ne Cumhurbaşkanı Gül, ne Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ varmış ortalıkta! Herhangi bir kutlama mesajı yayınlayan da olmamış. O sessiz sedasız kutlamaya salt Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Aslan Güner ve iki Tümgeneral’in iştirak ettiğini duymuştunuz. Bunun anlamı gayet açıktı! Evet, bu olay; hem önemli, hem de anlamlıdır. Çünkü bir kaç yıl öncesine dek böyle değildi. Genelkurmay Başkanlığı; Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın kuruluş yıldönümü için her yıl mutlaka bir açıklama yapar ve töreni izlemek isteyen Genelkurmay Başkanlığı nezdinde akredite basın-yayın kuruluşları mensuplarına, 18 Temmuz günü saat 17.00’de Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanlığı 2 Numaralı kapıda hazır bulunmaları için saygı ile duyururdu. Bu törenlere mutlaka Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı ve Milli Savunma Bakanı, eşleriyle birlikte katılması, Kuvvet Komutanlarının da hazır bulunması; Törenlerin, Cumhurbaşkanı’nın Alay Sancağı’nı selamlaması, Muhafız Alayı’na da; “Bayramınız kutlu olsun” diye seslenmesiyle başlaması bir devlet geleneğiydi. Muhafız Alay Komutanı’nın konuşmasından sonra tüfekli-tüfeksiz gösteriler yapılırdı. Tüm bu gösteriler de medyada geniş yer bulurdu. Böylesi son resmi törene en son olarak, 18 Temmuz 2007’de 87. yıldönümünde tanık olduk. Dönemin Cumhurbaşkanı Sezer ve eşi, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve eşi, kuvvet komutanları ile çok sayıda davetli yine oradaydı. Bir kez daha “Alay mensupları olarak Cumhuriyetin temel değerleriyle bütünleşmiş, Atatürkçü düşünce sistemini hayat tarzı olarak benimsemiş, bilgi ve teknolojiyi esas alan muhafızlar olarak emanet edilen kutsal değerleri bizden öncekiler gibi canımız bahasına da olsa hiç tereddüt etmeden koruyacağımıza ve sorumluluklarımızı en iyi şekilde yerine getireceğimize ant içiyorum” demiştiler. Şimdi biraz daha gerilere gidelim ve bir acılı anımızı daha paylaşalım. Bilindiği gibi; 28 Ağustos 2007’de Cumhurbaşkanlığı köşküne, MHP ve Devlet Bahçeli’ni destekleriyle Abdullah Gül oturtuldu. İşte bundan sonra salt Türkiye değil, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı için de çok şey değişti. Gül’ün Çankaya’ya çıkarılışında sonraki ilk kutlamanın, 88. Yıldönümü için 18 Temmuz 2008’de yapılması gerekiyordu. Ama Genelkurmay Başkanlığı ilk kez herhangi bir basın duyurusu yapmamıştı. O yılki törenlere Gül’ün katılacağı söylense de Köşk’ün programında böyle bir bilgiye yer verilmedi. Resmi programa göre Gül, o gün Büyükelçilerle toplantı yapıp, öğlen yemeği yedi, akşam saatlerinde ise İran Dışişleri Bakanı Mottaki ve beraberindeki heyeti kabul etti. Ne şaşılacak bir rastlantı ki, 1988’de Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanlığı görevini yürüten dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt da o gün Bodrum’daydı, yani törenlere katılmıyordu. Sonraki iki yılda ise Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın kuruluş yıldönümü resmi veya gayrı resmi hiç gündeme gelmedi, adeta unutuldu gitti. Genelkurmay Başkanlığı basın duyurusu yapmamayı sürdürdü. A.Gül cephesinde 18 Temmuz 2009 günü, yani 89. yıldönümünde herhangi bir programı yoktu. O yılın 18 Temmuz’unda Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun kızının İstanbul Cemile Sultan Korusu’nda yapılan düğün törenine katıldılar. O sorumlu askerlerin, şimdilerde ağlaştıklarına bakmayın. O günlerde seyircisi oldukları tüm bu olagelenler; Salt Cumhuriyet tarihi değil, Türk tarihi açısından son derece önemli olan Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın gözden çıkarılışıydı! Ortada çok büyük bir kanıt var, ama elbette yanıtı “aldatıldık” olamaz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi