ABD politikalarının sonucunda ortaya çıkan yoksulluk, işbirlikçilerinin de sonunu getiriyor. Üretim ekonomisinin kıyısından bile geçmeyenler için yolun sonu görülüyor.Sata sata bitiremediler. Borçlar bitmedi. Satılanlar bitmedi. Durmadan kâğıt satanlar, devleti ve milleti soya soya bitiremediler. Bu yağmaya dayanmak zor, ama ABD güdümlü AB emperyalistleri ve işbirlikçilerine oylarıyla destek verenler de az suçlu değil. Onların yıktıklarına, sattıklarına, yaktıklarına göz yumanlar daha suçlu…Özelleştirme ve güzelleştirme senaryolarıyla ülkeyi talan edip sizi sövüşleyenler, “yabancı sıcak para getiriyoruz” şeklindeki matah söylemleriyle yabancılarla ortak gözüken hain işbirlikçiler değil mi?Uyandırmadan ve de ürkütmeden, korkutmadan paraları dışarı kaçırma senaryolarını gündemde tutanlar kimler?Yabancılar dediklerimizle, “iş kuruyoruz istihdam sağlıyoruz diyen” içerideki hain iş birlikçiler değil mi?Arada bir yükselir gibi görünen, ama iki günde %15 değer kaybeden borsaya öyle kolay sıcak para gelmez. Hükümet programlarını sunan beyaz Türklerin yalan uzmanları, allayıp pullayıp ağızları sulandırırcasına sunduklarını, birkaç gün içinde ortaya çıkan çöküşün nedenlerini ‘allayıp beleyip’ sizlere açıklamaya yine devam edeceklerdir.Önümüzdeki beş yılın sonunda birileri nasıl zenginleşirken, senin nasıl fakirleşeceğini iyi anlamaya bakın. Çünkü göreceksiniz, suç keçileri şimdiden hazırlanmış olacaktır.Kim ne derse desin; ABD güdümlü AB emperyalistleri ve işbirlikçilerine oylarıyla destek verenler az suçlu değil. Onların yıktıklarına, sattıklarına, yaktıklarına göz yumanlar daha da suçlu!Fakat birileri için; üniversiteleri, T.S.K’nin üst yönetim kademesini, bir takım özerk ya da yarı özerk devlet kurumlarını ve de sivil toplum örgütlerini suçlamak o denli kolay, o denli neşeli oluyor ki…Başarırlarsa ‘demokrasi’, halledemezlerse ‘hainlik ve darbe’ demek, halkı bu ikilem içinde korkularla yöneltmek, ekonomik çöküntüyü orduya şarj edivermek, daha doğrusu böylesi bir ülkede devlet yönetmek vallahi çok kolay…Hiç merak etmeyin. Tüm gayretlere rağmen çok büyük bir kriz yaşanacak ve atlatamayacaklar. İktidarlarının son demleri sıkıntılarla dopdolu geçecek. Çünkü ABD’nin kendisi çok sıkıntıdadır. Irak gibi sömürgelerini de yitirdikçe ne kaybettiklerini, ne de kaybedenleri kurtaracak durumda olamayacaktır. Aynen; üzerinde güneş batmayan ülke, Birleşik Britanya İmparatorluğu (İngiltere) gibi…Aynen Bovee’nin dediği gibi: Samimiyeti yitirmek, gücünü yitirmektir. Görüyorsunuz; ticaret ve bütçe açık vermeğe başlamış, petrol fiyatlarını yukarıda tutsa Rusya kazanıyor, ama aşağı çekince bu kez kendisi kaybediyor. ABD’nin bu çöküşü ve bozgununun bedelini bu yağmaya dayanmak zor, ama ABD güdümlü AB emperyalistleri ve işbirlikçilerine oylarıyla destek verenler de az suçlu değil. Onların yıktıklarına, sattıklarına, yaktıklarına göz yumanlar daha suçlu.ABD’nin bu çöküşü ve bozgununun bedelini bu ülkede de elbette birileri paylaşacak. “Alma milletin ahını, çıkar aheste aheste” diyenler doğru söylüyor. İnanç ve özgürlük sömürüsüyle kurulan“Soygun Düzeninin Sonu” çok acı olacak, çok…