Bir güneş var üstümüzdeDam yanıyor tepemizdeSıcakSabahçı kahvesinde geçecek bir gün dahaBu kaçıncı çay avucumdakiSımsıcakGeceleri güneşeAyazı çaya bağlayan sigara dumanındanNefes kokusundan efsunlu yorganıYastığı mermer masadan karanfilli berduşlarSabahçı kahvesindeGel beni bul derGel beni bul gün ışıyıncaYanıbaşında hasret kalırsın, zaman yürümezSaat çalmaz olur yeminleGözünde perdeler oluşur o anVer bir çay daha, kahveci.?SorsanBir kara kaş, bir kara göz için mi derlerBu mahşer kafandaBilmez ki beyninde güm güm vuran davulcu varOysa çiçeklerde kanBahçede papatyaTek odalı evGecede yağmur temizler bütün kanlarıSalyaları, sümükleri.SorsanBir kara kaş, bir kara göz için.Başlayan yineKalbini bırakıp geldiğinSabahçı kahvesinde geçecek bir gün dahaDam yanıyorEfsunlu yarim.?Ne bileceksin sen Efsunlu yarimNe bileceksin sabahçı kahvesinde neler yaşanırNeler yaşandı şimdiye dekNeden bu izbede bu millet?NedenNedenNeden?Sanırsın keyfinden!?Dam yanıyor tepemizdeKar oldu, buz oldu yüreklerde çekilen ahlar, oflarŞu çaycı da olmasa dilimiz yapıştı damağımızaHer masada bir dalgıç metrelerce derindeHer masada umutHer masada ağıtMasalar çökecek gün sonundaHayal, umut, çile ve ağıtların ağırlığındanÇökecek bir gün.