AT ARABASI MASALI

Abdullah Çıracı Avren köyünde otururduDedemlerin haneyi var o köydeAbdullah dedemle yazları zaman zaman kalırdık o haneydeAvren'de.Ya bostan bozmaya giderdik,Ya harman kaldırmayaBilen vardırOrtakçılık olayı köydeEn hoşuma giden döven sürmekÖküzlere, dombeylere "dovvahh!" demek.Bir de yaylı arabayla Afyon'a dönmekÇift atlı araba!Bir Çıracıların Abdullah, bir Hacınecipoğlu Abdullah, bir de benÇift atlı arabada.Arabada karpuz, kavun,Arabada kelekArabada hıyarAraba dolusu bostanBostan bozma zamanıBağ bozumu gibi.Şimdi yirmi dakika süren yolO günlerde dört-beş saat inan.Koca bir çevreye hazirlanmış azığımız ekmek, peynir, domatesBir iki pişmiş yumurta.Arabadan orta boy bir kavun, çeşme başında, söğüt gölgesindeHem atlar sulanır sulaktaHem biz çeşme başında dinlenirkenDinlenirken habire su akar arteziyendenNe hoyrat kullanırmışız suyu o zamanlar.Atların koşumlarını hazırlamak değil amaÖne oturupAtları yönetmek ne çok hoşuma giderdi bilir misiniz"Deeh! Çüüşş!"Kırbaç bir elimdeSanki Zorro'nun kırbacıHavada kırbaç şaklatmak işin cazibesiBazen pek kibarca:"Diii!"Kubeli'de dedemin evin ambarına yükümüzü yıkıncayaBenim tek konum var,Dört-beş saat yol boyuncaTek meselem:Bi arabam olsaydı mavi boyalı çift atlıKenar tahtalarında çiçek, yelkenli, kuş resimleri olanİki atın arasında ucu gümüş gibi parıldayan mavi ......Dingili pırıl pırılTekerleri boyalı.Hep bu hayalle doluyken Abdullah amca soz verdi bir gün:"Sana aynısından çift atlı araba yaptırıyorum evlat"Biri Arap atBiri beyazHaftaya çıkıyor arabacı ustasından hem de mavi.Aylar geçti arabam bitmedi bi türlüNe zaman sorsam boyadaydı arabam:"Boyanıyor!""Az kaldı, haftaya!"Ne bitmez boya ise bu boyaBeş yaşında başladılar boyamayaYirmi yaşında sordum"Ah bu boyacı!"Bitmedi boyaması.Şimdi ne isterdim bilir misin?Bu masal bitmeseydiArabam boyacıda kalsaydı hep boyanmaktaKuşları çiziliyor olsaydı,Yelkenlileri denize indirilmemiş,Kuş figürleri,Çiçekleri çizilmemiş olsaydı halaGidip gelip sorsaydım hala"Arabam bitti mi?"RazıydımBoynu bükük gidip gelmeye araba boyacısına"Haftaya!" dediklerindeRazıydım gülüp geçmeye yine deBu masalla beklemeye.O yaşlardaO masaldaAtların terbiyesi elimde"Deeeh!""Çüüüş!" deseydim.Zamanı durduramazdım tabi kiBenli de, bensiz de akıp giderdiAma yineAtları durdurabilirdim belki!MEHMET ÜNAL TAŞPINAR31/12/2012(“Afyon’da Soba Başı” kitabımdan) 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri