Yemin törenin bitirdik hayırlısıyla. Öyle ya da böyle yemin ettiler, mebus oldular.
Daha önceki yazımda gördüğüm yemin etme tarzları için yazılanları okudum gazetelerde. Muhtelif düşünceler var. “Bu yemine uyun” diyen de oldu, “yemine uyulsa herşey güllük gülistanlık olur diyen de. “Bu yemin gereksiz” diyen bile oldu.Hani meşhur fıkra gibi düşünenler de var. (Zaten bazı yeminler öyle olmadı mı?)Ramazangünübektaşiyiiçkiligörünceyakalayıpkadınınönüneçıkarmışlar.Zaptiyeçavuşu, kadıya:-Efendim, demiş, buadamıbirkeredahaiçkiliyakalamıştık. Birdahayapmayacağına and içmişti.Biz de salıvermiştik.Bu mübarekramazangünüyineiçkiliyakaladık.Kadıkızgınlıklasormuş:-Öyle mi? Demek and içmiştin?Bektaşiboynunubüküp:-Ne yapalım, demiş, hepyoksulluktan… Kimi zaman and içeriz, kimi zaman da şarap… Ne bulursak… Ramazan gibi Ramazanlar dilerim.MEHMET ÜNAL TAŞPINAR