Türkiye’nin göç konusunda üzerine düşeni yaptığını ve yapmaya devam ettiğini belirten Milliyetçi
Hareket Partisi (MHP) MYK Üyesi ve Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, göç sorununu en
derinden yaşayan ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.
144 sıra sayılı Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi üzerine TBMM’de bir konuşma yapan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) MYK Üyesi
ve Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, Dünya genelinde yaşanan göç sorununa değindi.
Taytak, “Ülkemiz, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika'ya yakın konumu sebebiyle jeopolitik bir öneme
sahiptir. Türkiye, Avrupa, Asya ve Afrika'yı birbirine bağlayan coğrafi bir konumdadır, bu sebeple
göçmenlerin ilk çıkış kapısıdır. Afganistan ve Pakistan'daki belirsizlik ve iç savaş, son yıllarda Irak ve
Suriye'de yaşanan iç karışıklıklar, temel yaşam ihtiyaçlarını karşılayamayan Afrika ülkeleri vatandaşları
çareyi göçte aramaktadır. Son yıllarda ülkemize gelen milyonlarca göçmen sosyal, kültürel,
demografik yapı, ekonomi ve güvenlik konusunda bazı endişeleri de beraberinde getirmiştir. Aşırı
radikal terör örgütlerinin bulunduğu ülkelerden gelen göçmeler de güvenlik tehdidi oluşturmaktadır.
Göçler sırasında DEAŞ'lılar, PKK'lılar, misyonerler, ajanlar ülkemize sızmak için zemin yakalamıştır.
Sınırlarımızda yaşanan, ardı arkası kesilmeyen terör devam etmekte, terörün sadece adı ve kullanılan
aktörleri değişmektedir. İslam'ı canilik gibi göstermek, Sünni-Şii savaşı çıkarmak için yazılan
senaryonun aktörü IŞİD; kukla Kürt devleti kurmak için Suriye'deki Kürtleri Türkiye'nin güney
doğusuna doldurma aracı YPG; petrol için güvenli bölgenin oluşturulmasının adı PYD, savaş sanayisini
zengin edecek formül El Kaide; ABD'nin maymuncuğu ise PKK; isimler farklı, amaçlar aynı. Küresel
çetelerin, uluslararası güçlerin taşeronu PKK, YPG, PYD terör örgütlerinin yarattığı en önemli
sorunlardan bir tanesi göçtür. Evlerini, yurtlarını bırakıp gelen, yerlerinden, yurtlarından edilen genç,
yaşlı, çocuk tüm insanların gerek sosyolojik gerek psikolojik ve gerekse ekonomik tahribatı, sadece
bugünümüzü değil, gelecek nesilleri de ilgilendiren en önemli konuların başında gelmektedir.
Uluslararası organizasyonlar, Avrupa Birliği, göç meselesi ve mülteci sorunuyla ilgili olarak üç
maymunu oynasa da, vaat ettiklerini yerine getirmese de Türkiye göç konusunda üzerine düşeni
yapmıştır, yapmaya da devam etmektedir. Ancak göç sorununu en derinden yaşayan ülke Türkiye'dir”
diye konuştu.
“Kanun teklifi ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun”
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun göç yönetimi sisteminin daha da
güçlendirilmesi ve sorunların minimum seviyeye çekilmesinin amaçlandığını belirten Milletvekili
Taytak, “Bu bağlamda, güney sınırlarımızda oluşturmak istediğimiz güvenli bölge için, ülkemizde
bulunan sığınmacıları ülkelerine gönderebilmek, o bölgeleri terörden arındırmak, gerçek sahiplerine
teslim etmek, kendi iç ve dış güvenliğimizi muhafaza etmek için Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış
Pınarı Harekâtları düzenlenmiştir. Mülteci meselesinde devletimiz yalnız bırakıldığı gibi, Avrupa,
mültecileri Türkiye'ye karşı stratejik bir silah olarak kullanmaya çalışmaktadır. Türkiye, gerçekleştirdiği
operasyonlarda çok ciddi saldırılara maruz kalmıştır. NATO üyesiyiz; teröre karşı verdiğimiz
mücadelede en çok onlar karşı çıkıyor. 4 milyon Suriyeliyi Avrupa'ya göndermeyip ülkemizde tutan
biziz; üzerimize bir de Avrupa Birliği operasyonlarımıza karşı bildiri yayınlıyor. Operasyonlarımızda can
alıp can veren kahraman Mehmetçik'imiz teröristlerle çatışıyor; terörün siyasi temsilcileri Mecliste
vekillik yapıyor, teröristlerin yaptıklarını savunuyor; eylemlerinde polis kalkanlarına kafa tutuyor, kafa
atıyor; Kürt kökenli kardeşlerimizi töhmet altında bırakıyor. Türk devleti üzerinde türlü oyunlar
oynamaya kalkan Avrupa, kendi tarihine bakmadan bizleri karalamaya çalışıyor. Bilinmelidir ki hiçbir
güç, aziz milletimize boyun eğdiremeyecek, pes ettiğine şahit olamayacaktır. Değerli milletvekilleri,
bu kanun teklifiyle 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun göç yönetimi sisteminin
daha da güçlendirilmesi ve sorunların minimum seviyeye çekilmesi amaçlanmıştır. Değerli
milletvekillerim, hazırlanan bu kanun teklifinin ülkemiz, milletimiz için hayırlara vesile olmasını
temenni eder, yüce Meclisimizi saygıyla selamlarım” dedi.