Ayşe Hüma Demir

Ayşe Hüma Demir

AKRABALARIN YAN ETKİLERİ

21. yüzyılın en vahim noktasındayız, nezaketin kibarlığın ve saf sevginin çabasında olan insanların kırıldığı ve göz ardı edildiği dönemdeyiz. Hâlbuki o kadar çok ihtiyacımız varken,  yeryüzü bu kadar vahşileşmişken. En sert darbe başlıktan okunduğu gibi akrabalardan geliyor, el âlem dediklerimiz tam olarak bu grup,  nihayetinde biz seçemiyoruz.  İstisnai durumlar elbette vardır inkâr edilemez.  Ama bu sefer yazımda daha çok can sıkan durumu kaleme dökmek istiyorum. Belki okuyan biri düşünce yönünü değiştirir, tesir olur. Kahkaha atarak gülemezsin hayatında daha çok sosyalsen hazmedilemezsin, hele ki kadınsan, asıl nokta burası zaten yaptığın makyaj, giyindiğin kıyafet, herhangi bir kutlamanda her şeyi tam yapmaya çalışman.  Hep konuşulur, eleştirilir.  En çok da bu dengesiz akrabalar senin hayatını yokuşa sürer. Düştüğümüz zaman sadece bakmakla yetinirler bazıları bizzat seni iterler. Bağını kopartmak çok da mümkün değildir, sonuçta dediğim gibi bizim seçtiklerimiz değil. Ünlü yazar Dostoyevski’nin “Akrabalar arasında zorunlu bir sevgi vardır.”   Sözü bu yazıyı ne çok desteklemekte oysa. İşin sonunda bana yine ben kalacağım, sana da sen kalacaksın. Her şekilde eleştirilere maruz kalacağız dünyayı kurtarma fırsatı bize verilse dahi, o yüzden yaşamımızı kimsenin inisiyatifine,  sorgusuna bırakmadan idame ettirmeliyiz.  Layıkıyla geldiysek bir tarafımıza vicdanımızı, bir tarafımıza da inancımızı alarak devam edip, dik bir duruş ve tebessümle ölmeliyiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayşe Hüma Demir Arşivi