Türkiye’yi bölmek isteyenlerin amacına ulaşamayacağını belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, “Türkiye’yi bekleyen en büyük tehlike bölücülük tehlikesidir. Terörle ve teröristle mücadele edersiniz. Önemli olan bölücülükle mücadele etmektir. Şu iyi bilinmelidir ki Türkiye asla bölünmeyecektir. Herkesin bir hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı var” dedi. AK Parti Afyonkarahisar Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkanlığı tarafından Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK) kalımıyla istişare toplantısı yapıldı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sivil Toplum Halkla İlişkiler Başkanı Selçuk Özdağ’ın katılımıyla parti binasında gerçekleşen toplantı da STK temsilcileri taleplerini ve sorunlarını anlattılar. İl Başkan Yardımcıları Hüseyin Tutumlu ve Süleyman Karakuş’un açılış konuşmaları ile başlayan toplantı AK Parti Milletvekili Av. Ali Özkaya’nın selamlama konuşmasıyla devam etti. STK’ların önemine değinen Milletvekili Özkaya, konuşmasına şöyle sürdürdü; “Sivil toplum örgütleri önemli çalışmalar imza atıyorlar. Halkın yararına yönelik yapılan her türlü çalışamaya destek vermeye devam edeceğiz. Bu gün burada Genel Başkan Yardımcımız Selçuk Özdağ beyde siz değerli STK temsilcilerimizle fikir alışverişinde bulunacak.”

VESAYETÇİLERE KAFA TUTTU

AK Parti’nin iktidara gelmesi ile birlikte STK’lara verilen önemden bahseden Genel Başkan Yardımcısı ve Sivil Toplum Halkla İlişkiler Başkanı Selçuk Özdağ, AK Parti Kurucu Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hep vesayetçilere kafa tuttuğunu belirtti. Özdağ, “2002, 2004, 2007 ve 2011'i kazandı. Daha sonra Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandı. Recep Tayyip Erdoğan hep vesayetçilere kafa tuttu. Recep Tayyip Erdoğan bir yandan şeytan taşladı ve diğer yandan da ibadet etti. Bunları yaparken de milletine dayandı. Milleti ile beraberde sivil toplum kuruluşlarına dayandı. Özellikle örgütlü toplumlar çok önemli. Buna en güzel örnek Peygamber Efendimizin söylemiş olduğu bir gün kendisine gelip sordukları 'Erdemliler İttifakı'dır.Bunlar Peygamberimize Peygamberlik gelmeden önce Mekke’de kim zulüm ediyorsa yakasından tutuyorlardı. Kim bir kadına iyi davranmıyor ise yapma diyorlardı. Kadınların namusunu koruyorlardı ve mazlumlarla beraberlerdi. Mağdur olanların haklarını alıyorlardı. Bu da örgütlü bir topluma örnektir. Demek ki örgütlü toplum mazlumlardan yana olacak ve toplum endeksli çalışacak. Aynı zamanda da zalimlere meydan okuyacaksın. Sadece mazlumların yanında olmaları yetmeyecek ve meydanda okuyacak. Tamamen bunu yapmış olacaklar” diye konuştu.

OKU DİYEN BİR DİNİN MENSUPLARI OKUMAMIŞLAR

“Sizler sivil toplum kuruluşları olarak çok önemli misyonlar ifade ediyorsunuz” diyerek STK temsilcilerine seslenen Özdağ, açıklamasına şu şekilde devam etti; “Fakat bizim hala Türkiye’de kişi başına düşen milli gelirimiz 10 bin dolar ve 11 bin dolar arasında değişiyor. Eğitim seviyesinin ortalaması ortaokul 4’tür. Dünya da modern ve zayıf ülkeler arasına baktığımızda Rusya’da zayıf ülkelerden bir tanesidir. Eksi 5 büyümesi vardır. Rusya’nın bu gün okuma seviyesi baba oğul ve torun üniversite mezunudur. Üniversite mezunudur soğan satar, ayakkabı boyar. Ama Türkiye’nin ortalaması daha önce söylediğim gibi ortaokul 4’tür. Oku diyen bir dinin mensupları okumamışlar. Ne zaman okudular ise her zaman dünyaya kafa tutmuşlar ve meydan okumuşlardı. Büyük medeniyetler, büyük kültürler ve büyük devletler kurmuşlar. Ardından da 300 yıl okumadıkları için de yanlış algılama ve yanlış anlamak ile hayatı yanlış tatbik etmek neticesinde de geri kalmışlardır. Yeni yeni uyanıyoruz. Birlikte Türkiye’yiz. Türkiye’nin sivil toplum kuruluşlarından dünyaya entegre olmuş sivil toplum kuruluşumuz yok.”

HALKIMIZA KULAK VERDİK

AK Parti’nin halkla arasındaki iletişimini ‘Halkla İlişkiler Birimi’ kurarak güçlendirdiğini vurgulayan Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, “AK Parti olarak Halkla ilişkiler birimi kurmuşuz. Bu halkla ilişkiler birimi Türkiye’de çok başarılı olmuş. Vatandaş çok rahat bir şekilde AK Parti Genel Merkezine ulaşabilmiş. AK Parti İletişim Merkezi yani AKİM. Sonra Başbakanlık iletişim Merkezi, BİMER olmuş. Vatandaşlarımız buraları telefonla, SMS, mail ve yüz yüze görüşmelerle buradan derdine derman olan insanlar çıkmış. Bunu başarılı bir şekilde yapmışız. Bir yıl içerisinde AK Parti genel merkezine 250 bin kişi yaklaşık telefon, sms, mail ve bireysel olarak ulaşmış. Genel Başkan Yardımcısı olduktan sonra vaatlerimizi konuşmak istedik. Sivil Toplum ve Halkla İlişkilerden sorumlu olduğum için AKİM’in raporlarına baktım. Vatandaş bizlere söylemiş şunları yaparsanız ben tekrar sana oy veririm. ‘Ben seni iktidar yaparım’ demiş. Bende 18 önemli madde çıkararak, Başbakanımıza ilettim.”

BAKANLIKLARDA İLETİŞİM MERKEZLERİ KURACAK

AKİM ve BİMER’in ardından bakanlıklarda iletişim merkezi kuracağını söyleyen Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, şöyle devam etti; “Vatandaş Türkiye’nin nabzını tutmuş. Eğer AK Parti Genel Merkezi olarak da daha önce tuttuğumuz gibi 7 Haziran’da tutabilseymişiz. Biz yine iktidar olurmuşuz. 1 Kasım’da yaptıklarımızı doğru anlattık bir yandan da vaatlerimizi dile getirdik. Çünkü biz Türkiye’de çok büyük işler yapmıştık. Bir diğer yandan da derneklerin önünü açtık. Vakıfların ve derneklerin önlerindeki yasakların hepsini kaldırdık. Bireysel hak ve özgürlüklerin önünü açtık. Siyasetinalanını açtık ve seviye getirdik. Fikir, teşebbüs ve inanç hürriyetinin önünü açtık. Başörtüsünü serbest hale getirdik ve Kur’an-ı Kerim derslerini serbest hale getirdik. Biz insanların ne ihtiyaçları var ise onları yapmışız ve iktidar olmuşuz. Milletimizde bizi tam 9 defa iktidara taşımış. AKİM ve BİMER gibi bütün bakanlıklarda iletişim merkezleri kuruyoruz. Sağlık Bakanlığında kurduk ve SABİM. Enerji bakanlığında kuracağız.”

GÖRME VE İŞİTME ENGELLİLERİMİZİN YANINDA OLDUK

Türkiye’de 3 milyon görme engelli ile 2 Milyon’da işitme engellinin bulunduğunu belirten Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, yapılan düzenlemeler ile engellerin ortadan kalktığını belirtti. Özdağ, “Türkiye’de 3 Milyon görme engelli vatandaşımız var. Bu 3 Milyon’un yüzde 10 ile 100 oranında görme engelli kardeşimiz. Biz bu kardeşlerimize beyaz bastonlarını reçete ile bedava verelim dedik. Geçen hafta sembolik olarak Güneydoğuda ve Manisa’da bin adet beyaz baston dağıttık ve bunu da duyurduk. Bundan sonra beyaz bastonlarını görme engelli kardeşlerimiz reçete ile parasız alacaklar. Aynı zamanda bize gelen mektuplardan işitme engelli kardeşlerimizin işe giremediğini öğrendik. Engelli kardeşlerimize AK Parti olarak engelli KPSS’si koyduk. Buna göre engelli kardeşlerimiz sınava giriyorlar ve kurumlarda istihdam ediyorlar. Bu güne kadar 41 bin kişiyi işe almışız. İşitme engellilerin işe giriş sınavlarında çok zayıf olduklarını görmüşüz. İşitme engelli kardeşlerimiz, okuduklarını algılayamıyorlar ve okumaları zayıf. Fakat işaret dili var ve biz onunla ilgili çalışma yapıyoruz. Sınavların tamamını tabletle yapacağız. Sorular işaret dili ile sorulacak ve başarılı olacak. Biz bunları istihdam etmiş olacağız. İşitme engelliler en sağlıklı insanlar. İşte böyle halka dokunduğunuz zaman iktidar oluyorsunuz. 3 Milyon görme engelli 2 milyonda işitme engelli var. Bu çok büyük bir rakam. Siz 5 milyon kişiye dokunuyorsunuz ve bunun 2 ile 3 ile ve 5 ile çarpın” dedi.

  STK’LARIMIZ İÇİN AKSİM’İ KURDUK

AK Parti olarak kurdukları Sivil Toplum Merkezi hakkında toplantıya katılan STK temsilcilerine bilgiler veren Selçuk Özdağ, STK’larla yakından ilgilenen AKSİM’in örgütlü toplumun bir ayrıcalığını ortaya koyacağını anlattı. Özdağ, “AK Parti Sivil Toplum Merkezi (AKSİM) de STK’larımızı ilgilendiriyor. Sizler normal bir vatandaş değilsiniz örgütlü toplumsunuz. Örgütlü toplumun bir ayrıcalığı olması lazım. Sizlerin talepleriniz oluyor. Herhangi bir dernek, vakıf, oda, sendika, kooperatif ve spor kulüpleri bize ulaşacaklar. Ama bu portallarda sadece şifrelerle çalışacağız. Siz bizlere problemlerinizi, beklentilerinizi ve çözüm önerilerinizi sunacaksınız. Biz sanayi ve ticaret odası olarak şöyle bir kanun bekliyoruz. Sanayi ve ticaret odasının bütün faaliyetlerini görüyoruz. Türkiye’de 150 bin sivil toplum kuruluşu var. 150 bin dernek arasında kağıt üzerinde olanda var. Mükemmel faaliyette bulunan STK’larımızı örnek göstererek, başkalarına sunmak istiyoruz.”

BURSLAR İÇİN BİR KOMİSYON KURACAĞIZ

SYDV Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Kredi Yurtlar Genel Müdürlüğü’nün içerisinde bulunduğu bir komisyon kurulacağının altını çizen Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, “Geçen hafta Başbakanımıza arz ettim; SYDV Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Kredi Yurtlar Genel Müdürlüğü ile beraber çalışalım dedik. Bir birim kuralım ve neler yapıldığını görelim istedik. Türkiye’de biz 500 bin kişiye burs veriyoruz. Bu 500 bin kişinin adı soyadı belli mi? Belli. Bütün vakıf ve derneklere diyelim ki; bizimle irtibata geçin ve gönüllülük esasına dayanın. Bazı vakıflar devletle irtibata geçmeye bilir. Kime burs verdiğini söylemeyebilir. Bizimle irtibata geçsinler ben Selçuk Özdağ diye bir adama burs vereceğim ve acaba nereden burs alıyor. O zaman sisteme gireceğiz ve burs aldığı yerleri göreceğiz. ‘Örneğin 5 yerden burs alıyor’ diyeceğiz. O zaman bursunu başka bir yere ver diyeceğiz. İşte örgütlü toplum bu. Hem istismarı önleyelim hem de yaptığımız hayırlar ve iyilikler yerine geçmiş olsun” diyerek konuştu.

AK PARTİ MİLLETİNİ VE DEVLETİNİ TANIYOR

AK Parti’nin milletini ve devletini tanıdığını, milletine verdiği sözleri yerine getirdiği için başarılı olduğunu vurgulayan Özdağ, Roman vatandaşların iskan haklarını AK Parti hükümetlerinin verdiğini duyurdu. Özdağ, “AK Parti milleti tanıdığı için, devleti ve dünyayı tanıdığı için başarılı oluyor. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’da böyleydi, Sayın Ahmet Davutoğlu’da böyle hem milleti tanıyor hem devleti tanıyor hem de dünyayı tanıyor. Bunun karşılığında da başarılı oluyoruz. Biz Sivil toplum ve halkla ilişkiler başkanlığı olarak çok ciddi etkinliklere imza atmaya devam edeceğiz. Ege’de, İstanbul’da ve Ankara’da roman kardeşlerimizi toplayacağız. Önemli bir topluluk. Cumhuriyet kurulduğu dönemlerde İsmet İnönü döneminde romanların iskân sahibi olmaları bile yasaktı. İskan kanununu biz 2004 yılında değiştirdik. Bunlarla ilgili bir çalıştay yapacağız ve bin Romen kadınını umreye göndereceğiz. Balkanlardan gelen göçmenlerin oluşturdukları dernekleri bir araya getireceğiz” dedi.

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI 13 İLÇEDEN 3’E İNDİ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sivil Toplum Halkla İlişkiler Başkanı Selçuk Özdağ, geçtiğimiz hafta sonu Diyarbakır’a gittiğini söyleyerek, merkezde, Sur ve Kayapınar ilçelerinde halkla ve esnafla görüştüğünü söyledi. Özdağ konuşmasını şöyle sürdürdü; “Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da idim. Diyarbakır merkez, Sur ve Kayapınar’a gittim. Orada esnaflarımızla ve sivil toplum kuruluşlarımızla buluştum. O bölgede 13 ilçede sokağa çıkma yasağı vardı. Şuan 3’e indi. Türkiye’yi bekleyen en büyük tehlike bölücülük tehlikesidir. Terörle ve teröristle mücadele edersiniz. Önemli olan bölücülükle mücadele etmektir. Bunun gazetesi Türkiye’yi böleceğim diyorsa bununla ilgili hukuk devreye girmelidir. Eğer ben Türkiye’de ayrı bir vatan kuracağım diyorsa, bunu fikir hürriyeti olarak kabul etmemeliyiz. Hiçbir modern ülke bunlara müsaade etmez. Dünya’da tek etnikli devlet Japonlar ve Korelilerdir. Bu gün kalkınmış devletlerin hepsi tek devletlidir. Birileri kalkıp bana şunu yutturmasın; Kürdistan desin, özerklik desin adam. Kusura bakmayın ama diyemez. Onun istediği özerklik, Almanya’daki gibi değil, Amerikalı olmak gibi değil. Amerika’da eyalet var ve herkes Amerikalıdır. Amerika’da herkes istiklal marşını göğsünü gere gere söyler. 30 tane milletten meydana gelmişlerdir. Ama herkes Amerikalıyım demekten şeref duyar. Bizim ki Türkiyeliyim bile diyemiyor. Özerklik bölünmenin tıraşlanmış halidir. Bununda bir sınırı yoktur. Gelecek savaşlar su ve tarım savaşlarıdır. Petrol savaşları değildir. Su ve tarımda Türkiye zengindir. Kimyasal silahların kullanılmadığı tek topraklar bizim topraklarımızdır. Egemen güçler Türkiye’yi meşgul etmek istiyorlar. Afrika’da, Somali’de yapılmak istenenler bizlere yapılmak istendi. Onun için Recep Tayyip Erdoğan direndi ve kazandı. Onun için önemli bir adam. Türkiye için önemli bir lider. Birlik ve beraberlik içerisinde Türkiye’yi böldürmeyelim.”