Küçükbaş Araştırma ve Uygulama tesisleri açıldı
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Veteriner Fakültesi Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliği bünyesinde başlatılan revizyon kapsamında tamamlanan ve hizmete giren Küçükbaş Araştırma ve Uygulama Ağılı, Çadır Yem Depoları ve Prefabrik Yem Deposu düzenlenen törenle açıldı.
Veteriner Fakültesi Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliği düzenlenen törene; Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, eski Orman ve Su İşleri Bakanı AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel Eroğlu, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurdunuseven, Milliyetçi Hareket Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, Afyonkarahisar İkmal ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Osman Alp, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi (AFSÜ) Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, AKÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, Prof. Dr. Murat Peker ve Prof. Dr. Yılmaz Yalçın, İl Genel Meclisi Başkanı Burhanettin Çoban, Afyonkarahisar Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Mühsürler ile birlikte il protokolü ve personel katıldı.
“Hayvancılık sektörüne destek verebilecek çalışmalar yürütülüyor”
Törenin açış konuşmasını yapan AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Afyonkarahisar’ın ve bölgenin önemli hayvancılık tesislerinden olan Veteriner Fakültesi Araştırma ve Uygulama Çiftliğinin, 2007’den itibaren Veteriner Fakültesine bağlı olarak yaklaşık bin 850 dekar alan üzerinde faaliyet gösterdiğini ifade etti. Karakaş, “28 personel ile hizmet verilen Uygulama ve Araştırma Çiftliğimizde, manda yetiştiriciliği başta olmak üzere koyun ve inek yetiştiriciliği de yapılmaktadır. Ayrıca Türkiye’de kırmızı et üretiminde önemli bir yeri olan Afyonkarahisar’da sektörde hizmet veren işletmelere bilimsel destek verebilecek ve gelecekte ülke ekonomisine katkı sunacak önemli çalışmalar da yürütülmektedir” diye konuştu.
“Son 3 yılda 8 milyon TL’ye yakın yatırım”
Veteriner alanını AKÜ’nün öncelikli alanlarından biri olarak ilan ettiklerini ve AKÜ Yönetimi olarak veteriner ve hayvancılık alanına odaklanarak alanla ilgili çok yönlü adımlar attıklarını belirten Karakaş, “Bu kapsamda; 1950’li yılların sonlarında inşa edilen çiftlikte de bir revizyon başlattık. Sahip olunan tesis ve imkânların iyileştirilmesi adına önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Başlattığımız revizyon çalışmaları sürecinde, çiftliğimizde son 3 yılda 8 milyon TL’ye yakın yatırım gerçekleştirdik. Bu meblağın 5,5 milyonu koyun ağılı, yem depoları, makine ve araçlar için; kalan kısmı ise mevcut yapıların revizyonu için kullanıldı” dedi.
“2022 yılında 2 milyon 68 bin TL gelir elde edildi”
2021-2022 yıllarında ahır, ağıl, revir, yem üretimi ve depolama gibi mevcut alanların geniş çaplı revizyonunu gerçekleştirildiğini belirten Karakaş, şunları söyledi:
“Eski ahırlarımız modernize edildi. Ayrıca Uygulama ve Araştırma Çiftliğimize 1 traktör, 1 kepçe, 1 yem karma makinası, muhtelif tarım makine ve ekipmanları temin edildi. 500 adet yeni koyun, 2 at alındı. Yaklaşık 2 milyon TL harcanarak 3 adet büyük depo alanı yapıldı. Şu anda açılışını da gerçekleştirdiğimiz 830 metrekare kapalı alana sahip olan Modern Küçükbaş Araştırma ve Uygulama Ağılımız için 19 Temmuz 2022 tarihinde yer teslimi yapıldı ve 16 Kasım 2022 tarihinde 3 milyon 32 bin 600 TL bedelle tamamlandı. Çiftliğimizdeki faaliyetler kapsamında elde ettiğimiz gelirlerde de artışlar yaşandı. Örneğin yürütülen proje bütçelerinin dışında; canlı hayvan, yapağı ve süt satışlarıyla Çiftliğimizin 2022 yılındaki geliri, 2 milyon 68 bin TL olarak gerçekleşti.”
“Halk Elinde Islah projesiyle manda sayısı 6 binlere çıkarıldı”
2007 yılında AKÜ’ye devredilmesiyle birlikte Veteriner Fakültesi Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliğinde, eğitim uygulamalarının yanında önemli projeler de yürütülmeye başlandığını belirten Karakaş, projeler ile ilgili şu bilgileri paylaştı:
“Bu kapsamdaki çalışmalar son yıllarda ivmesi artarak devam etmektedir. AKÜ’nün yürütücülüğünde ve Tarım ve Orman Bakanlığının desteğiyle 2011 yılında başlatılan Halk Elinde Islah Projesiyle Afyonkarahisar’da, 11 yıl önce 2 bin civarında olan manda sayısı 6 binlere çıkarıldı. Bakanlık destekli bu proje ile mandaların geni geliştirilerek, süt ve et verimliliği artırıldı. Yapılan çalışmayla 12 aylık mandaların ağırlığı 150 kilodan 180 kiloya, yıllık bin litre süt üretimi de bin 180 litreye ulaştı. Üniversitemiz bilim insanlarınca yürütülen proje, mandaların etinden ve sütünden alternatif ürün olarak yararlanılması amacıyla ilerletilmektedir. Proje kapsamında mandalar için moleküler düzeyde yürütülen araştırmaların bir parçası olan genetik ilerlemeleri de incelenmekte ve hayvanların her birinin genlerine ilişkin sonuçlar alınarak kaydedilmektedir.”
“Amanda markası tescillendi”
Amanda adıyla bir marka tescili gerçekleştirdiklerini ifade eden Karakaş, “TAGEM destekli yeni çağrılar kapsamında genomik seleksiyon projesi gerçekleştirildi. Bu proje ile de mandaların DNA’ları incelenerek et ve süt verimi bakımından geliştirme imkânı doğdu. Böylece yaşanabilecek iklim değişikliklerine karşı dirençli hayvanlar geliştirmenin de yolu açılmış oldu. Üniversitemiz bu süre zarfında aynı zamanda manda sütü, kaymağı ve yoğurdu üretir hale gelerek ‘Amanda’ adıyla bir marka tescili de gerçekleştirdi. Bu faaliyetle Afyonkarahisar’ın ülkece tanınan ürünlerinden biri olan ‘manda kaymağının’ marka değerinin korunması amaçlanmaktadır” diye konuştu.
Veteriner Fakültesi Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliğinde yürütülen diğer projelere ilişkin de bilgiler veren Karakaş, şunları söyledi:
“630 bin TL bütçeye sahip; Ramlıç, Pırlak ve Teksel Koyun Irklarında Markör Yardımlı Seleksiyonda Kullanılacak Belirteçlerin Genom Boyu İlişkilendirme Yöntemiyle Ortaya Konulması, 64 bin TL’lik bütçeye sahip; Ramlıç Koyunlarında Döl ve Süt Verimi Özelliklerinde Etkili Genomik Bölgelerin Belirlenmesi, 40 bin TL’lik bütçeye sahip; Kuzularda Büyüme ve Ultrasonik Karkas Özelliklerini Etkileyen Aday Bölgelerin Genom Boyu İlişkilendirme Analizi ile Belirlenmesi Projeleri yürütülmektedir. Ramlıç, Dağlıç ve Pırlak koyunlarıyla ilgili TAGEM destekli yürütülen halk elinde ıslah projelerinin elit sürüleri geçtiğimiz yıl tekrar çiftliğimize kazandırıldı. Bu proje ile koyunların etçilik kabiliyetleri artırılmaya ve çevreye dirençli yeni genotipler üretilmeye devam ediliyor. Önümüzdeki yıldan itibaren bunların, damızlık olarak Afyonkarahisar’ın hayvancılığına hizmet etmesini amaçlıyoruz.”
“Çiftliğin biyoteknoloji üretim merkezine dönüştürülmesini hedefliyoruz”
Veteriner Fakültesi Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliğinde yürütülen tüm projelerde moleküler teknikler, biyoteknolojik yöntemler ve dünyanın en gelişmiş ülkelerindeki son teknolojik imkânlar kullanıldığını vurgulayan Karakaş, “Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliğine ilişkin gelecek vizyon ve hedefimiz çiftliğimizin bir biyoteknoloji üretim merkezine dönüştürülmesidir. Bu merkezde verimleri yüksek, standart genom teknolojisi ile geliştirilmiş hayvanlar üretmeyi amaçlıyoruz. Manda yetiştiriciliğini daha verimli hale getirmek ve yüksek genetik yapıya sahip mandalar yetiştirmek için Modern Manda Yetiştiriciliği Projesi kapsamında Anadolu mandaları ile dost, modern bir araştırma ve uygulama ahırı için çalışmalar devam etmektedir. Önerdiğimiz proje, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından kabul edilmiş olup, bütçe beklemekteyiz” ifadelerini kullandı.
“Destek vermeye devam edeceğiz”
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek ise göreve geldiği günden itibaren kamu kurumlarına destek verdiklerini ifade etti. Zeybek, “Hobi bahçeleri yaptığımızda üniversite atıl durumda olan alanı hocamızdan talep etmiştik. Onlar uygun gördü. Depoları yeniledik. Üniversite içerisine de öğretim üyesi arkadaşlarımızın faydalanabilecekleri 115 hobi bahçesini de üniversitemizin kampüs alanına inşa ettik. Göreve geldiğimiz andan itibaren hiçbir zaman kamudan gelen talepleri geri çevirmedik. Gücümüz nispetinde her kuruma yardımcı olmaya gayret ettik. Burada yapmış olduğumuz çalışmalarda da üniversitemize ve kendi insanımıza hizmet ettik. Bundan sonra da yardım etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
“Veteriner Fakültesi AKÜ uhdesinde çok ciddi çalışmalara imza atıyor”
Milliyetçi Hareket Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak ise konuşmasında Türkiye’nin coğrafi, ekonomik ve doğal durumundan dolayı geleneksel yapı meslekler içerisinde tarım ve hayvancılık olduğunu söyledi. Taytak tarım ve hayvancılıkta Afyonkarahisar’ın önemli konumda olduğu ifade ederek şunları söyledi:
“Küçük ailelerimiz köylerde, kasabalarda hem tarıma hem de hayvancılığı devam ettirirler. Afyonkarahisar’ımız da bu anlamda hem tarımda hem de hayvancılıkta önemli bir konumdadır. Veteriner Fakültesi AKÜ uhdesinde çok ciddi çalışmalara imza atıyor. Özellikle küçükbaş ve büyükbaş hayvancılıkla ilgili bu ağıl ve tesislerle ilgili hem milletvekilimizin çalışması hem daha sonra benim de küçükbaş ile ilgili verdiğim projeler var. Bunun dışında yine bölgemizde çiftçi eğitim merkezleri adı altında bir organizasyon yapılması ve orada da gençlerimize sertifika verilerek hayvancılğın bir meslek olduğunu izah ettirmek ve kabul ettirmek gerekiyor. Çünkü şahsın 300 dönümlük yeri var oğluna iş arıyor. Çocuğu babasının mesleğini iş görmüyor. Bunun motive edilerek sertifika verilerek ve eğitilerek yapılacağı inancında Bakanımıza bununla ilgili projemizi verdik. Veterinerler uygulamacıdır. Onlar uygulayarak öğrenirler ve hayatını devam ettirirler. Eğitim araştırma ve uygulama olduğunda kaliteli ve bilgili insan yetişir. Hem teori hem de pratiği beraber yaşadıkları için de işleri kolay çözer.”
“Amanda marka oldu”
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurdunuseven ise Amanda’nın bir marka olduğunu kaydetti. Parolalarının üretim olduğunu belirten Yurdunuseven, “Afyonkarahisar denilince akla birçok şey geliyor ama en önemlisi de tabi etçilik. Afyonkarahisar İstanbul’un et piyasasının yüzde 20-25’ini karşılıyor. Dolayısıyla burada yaptığımız her yenileme çalışması, her genetikte yaptığımız verimleşme çalışmaları hem Afyonkarahisar ekonomisine hem de ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlıyor. Kaymak denilince akla Afyonkarahisar geliyor. Başka illerde daha fazla manda varlığı olmasına rağmen Afyonkarahisar kaymak konusunda çok önemli bir yere sahip. Mandacılığın hem sütçülük hem de kaymağın kalitesinin arttırılması noktasında ciddi çalışmalar yapılıyor. Gerçekten Amanda markasını Ankara’da görüyoruz. Amanda markalı kaymağı istiyorlar. Amanda marka oldu” şeklinde konuştu.
“Bir manda tesisi daha yapıp Türkiye’ye yaygınlaştıracağız”
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya ise Afyonkarahisar’ın Türkiye’nin tarım ve hayvancılıktaki en önemli ilk 10 ilinden bir tanesi olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Veteriner Hekim adayı arkadaşlarımızdan istirhamım buralarda zaman geçirmeyi, buralardaki hayvanların başında durmayı, çizmeleri ve tulumları giyip bu işin bizzat başında durmayı sevmelerini önemsiyorum. Sizler ne kadar bu alanda olursanız verim o kadar yüksek olur. Geçen yıl TAGEM Genel Müdürümüze Rektörümüzle beraber gittik. TAGEM Genel Müdürümüz bizi birkaç saat zorladı. Biz burada bu işi en güzel şekilde yapıyoruz ve yapacağız dedik. Hocalarımız bunu burada en iyi şekilde yapıyorlar. Burada bir manda tesisi daha yapıp Türkiye’ye yaygınlaştıracağız. Cumhurbaşkanlığında bir projemiz kabul edildi ama ödeneğini bekliyoruz. Bizim işimiz çok para kazanmak değil, mandaların et miktarını, süt miktarını ve kalitesini geliştirecekler ürettiklerini üreticilere verecekler. Bu şekiller daha kaliteli ve yaygın şekilde hayvancılığı desteklemeyi amaçlıyoruz. Mandanın tesisini yapıp yaygınlaştıracağız.”
“Tarımda ve hayvancılıkta üretimi artırmamız lazım”
Eski Orman ve Su İşleri Bakanı AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel Eroğlu konuşmasında Dünyada şu anda en önemli sektörün gıda arzı ve gıda güvenliği olduğunu belirtti. Türkiye’de hayvancılığın geliştirilmesi gerektiğini söyleyen Eroğlu, şunları söyledi:
“Tarımda ve hayvancılıkta üretimi artırmamız lazım. Bu bakımdan bu tesis çok önemli. Afyonkarahisar’da hayvancılıkta önemli noktada. Şu anda canlı hayvan olarak canlı hayvan değerinde ülkemizde şu anda 7. sıraya yükselmiş. Ayrıca büyükbaş hayvan sayısı 418 bin 493, manda sayısı 6 bin 563, koyunda da 1 milyon 147 bin 294, keçi 111 bin, kanatlı hayvan sayısı da 13 milyon 476 bin 984 adettir. Afyonkarahisar ben üniversitede okurken İstanbul et ihtiyacının yüzde 40’ını karşılıyordu. Şimdi bu oran düştü. Bu oranı arttırmamız lazım. Beyaz ette, sütte ve yumurtada çok önemli bir noktadayız. Ayrıca bal çok önemli. Daha önce ormanlara arıcılar sokulmuyordu. İlk bal ormanını biz Afyonkarahisar’da kurduk. Şu anda yılda 410 ton bal üretimi yapılan il haline geldi. Veteriner Fakültesi de güzel çalışmalar yapıyor. Hayvan Hastanesinin temelini atmıştık. Türkiye’deki en muhteşem Hayvan Hastanesi Afyonkarahisar’da olacak.”
“Afyonkarahisar tarımsal ve hayvansal üretimde büyüyor”
Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı ise hem tarımsal üretim hem de hayvansal üretim noktasında Afyonkarahisar’ın gün geçtikçe daha da artan bir ivme ile Türkiye’ye çok fazla ürün sağladığını ifade etti. Yiğitbaşı, “Bu anlamda şehrimizin daha da ileriye gitmesi için biz elimizden gelen her türlü gayreti ve her türlü çabayı göstereceğiz. Üniversitenin içinde bulunduğu şehrin önemli sektörlerine katkı sağlaması ve bir dinamizm yaratması çok önemli. Şehrin eğitim araştırma ve uygulama imkanlarını da Veterinerlik Fakültesi sağlıyor. Sadece teorik eğitimle halledilebilecek meseleler değil bunlar. Bu anlamda burada hayvanlar üzerinde uygulama yapabilmek, çeşitli araştırmaları daha ileriye doğru süt ve et noktasında verimliliği artıracak yenilikleri üretmek ve çalışmak çok kıymetli. Buradaki tesis bunu sağlayacak. Üniversitenin şehirle ilişkisini, ekonomik sektörlerle ilişkisini güçlendirecek bu tesisin hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.
Açış konuşmalarının ardından AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Prefabrik Koyun Ağılının inşasını gerçekleştiren yüklenici firma temsilcisi Sayın İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Suat Sayın’a plaket taktim etti.
Tören; Veteriner Fakültesi Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliği bünyesinde başlatılan revizyon kapsamında tamamlanan ve hizmete giren Küçükbaş Araştırma ve Uygulama Ağılı, Çadır Yem Depoları ve Prefabrik Yem Deposunun kurdelenin kesilmesi ve tesisin gezilmesinin ardından kokteyl ile sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.