Engelli vatandaşlarımıza yemek
Tüm dünyada ve ülkemizde olduğu gibi 3 Aralık Dünya Engelliler Günü ilimizde de çeşitli etkinliklerle kutlanmaya devam ediyor. Bu kapsamda engellilerimizin toplumun bir parçası olduğunu hatırlatmak, her zaman onların yanında olduğunu hissettirmek ve onların her türlü istek ve taleplerini yerine getirileceğini yansıtmak amacıyla Vali Hakan Yusuf Güner engelli kardeşlerimize yemekte birlikte oldu. Öğretmen evinde düzenlenen programa Vali Hakan Yusuf Güner, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, Vali Yardımcıları Ahmet Ali Barış, Ali Osman İşşen ve Erhan Günay, İl Jandarma Komutanı Kd. Alb. Yusuf Kenan Topçu, İl Emniyet Müdürü İbrahim Özel, İGM Başkanı Salih Sel, Siyasi Partilerin İl Başkanları İbrahim Yurdunuseven ve Aziz Aslan, İl Milli Eğitim Müdürü Metin Yalçın, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Alper Sezer, İlimizde Engelliler için faaliyet gösteren STK’ların temsilcileri, engelliler, aileleri ve davetliler katıldı. Program Türkiye Sakatlar Derneği Afyonkarahisar Şube Başkanlığının oluşturduğu halk oyunları ekibinin gösterisi ile başladı. Afyonkarahisar Belediyesi Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Mesut Yurt’un engellilerimize daha çok ilgi ve alaka gösterilmesi ile Afyonkarahisar’da engelsiz yaşam temennisinde bulunduğu konuşmasının ardından Karahisar İşitme Engelliler Ortaokulu öğrencilerinin hazırladıkları semah gösterisi büyük bir ilgi ile izlendi. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Alper Sezer’in konuşmasının ardından bir konuşma yapan Vali Hakan Yusuf Güner; “Afyonkarahisar ilinde bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla yerel yönetimleriyle ele ele, gönül gönüle oluşturalan kardeşlik iklimini artırmaya çalışıyoruz. Şüphesiz ki yapılan her türlü çalışma insanlar için yapılmaktadır. Bizde aziz Afyonkarahisar’lılar için el ele, gönül gönüle hizmet etmeye çalışıyoruz. İnsanlarımız içerisinde dezavantajlı olarak tanımlanan ve engelli kardeşlerimizi hususuyla andıran bu gün vesilesiyle ele ele, gönül gönüle beraber olduk. Bu güzel sofraya destek olan Kent Meclisi Engelliler Başkanı kardeşime Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne ve engelli kardeşlerimizin anne ve babalarına teşekkür ediyor, hoş geldiniz sefalar getirdiniz demek istiyorum. Bizler aziz milletimizi her şeyden üstün gören bir anlayışla aziz milletimizin içerisinde yer alan siz değerli kardeşlerimizi kucaklamaya devam edeceğiz. Bundan sonraki dönemde Afyonkarahisar engelli dostu bir şehir olacaktır. Bu yönüyle başta kamu kurumları olmak üzere Milli Eğitimi, Aile ve Sosyal Politikalarıyla, Belediyeleriyle ve diğer kurum ve kuruluşlarıyla hususuyla bu işe gönül veren STK’larla iş birliği içerisinde olacağız. Bu şehirde engelli meselesi sadece kamu kurumlarının ve yerel yönetimlerinin görevi olmamalıdır. Yapsatçısından inşaat mühendisleri ve mimarlar odası olmak üzere aklınıza gelen herkes seferberlik halinde olmalı. Yaklaşık 1 ay önce yeni Valilik binasına taşındık. Ben aranıza yeni katıldım. Bu binanın restorasyon projesini elbette bir mühendis kardeşimiz yapmıştır, yapılan bu projeyi de elbette kontrol edenler olmuştur. Maalesef yeni taşındığımız bu binada bile engelli kardeşlerimizin bize rahatlıkla ulaşabilecekleri bir müştemilat düşünülmemiştir. Hiç kimsenin aklında olmadan ve kimseden akıl almadan bizatihi benim tarafımdan engelli kardeşlerimiz için bir asansör yapılması talimatını verdim. Bu ve bunun gibi durumları herkesin düşünmesi, muhakeme etmesi ve icraata geçirmesi gerekmektedir. Bu gün ilimizde aileleri ziyaret ediyorum. Bir tabutun bile girmesi çıkması mümkün olmayan kapılar görüyorum. Bunların hepsi mühendislerimiz, ustalarımız ve yetkililer tarafından yapılıyor. Afyonkarahisar sadece bir Valiye emanet edilecek keyfiyette olunacak il değildir. Afyonkarahisar Valilinin liderliğiyle tüm kurumların sahip çıkması gereken bir ildir. İktidar muhalefet katmanına girmeden bu memlekette aynı fırından ekmek alan, aynı yolu yürüyen, aynı havayı soluyan, birliktelik ruhuyla bu konuyu irdelememiz gerekmektedir. Mutlaka bu şehrin sahiplerinin bizler olduğunun icraatımızla, çalışmalarımızla bunu göstermemiz gerekmektedir. Ben acizane Vali olarak Valilik binasında hassasiyetimi gösterdim. Bu anlamda herkese bir çağrıda bulunuyor. Bizler Afyonkarahisar’ın geleceğini hep birlikte inşa edeceğiz. Engelliler için tüm engelleri aşmak adına yapıların engellilere uygun olarak yapılmasını istiyorum. Özürlüsüyle, engellisiyle, dezavantajlı grubuyla ve avantajlı grubuyla hep birlikte olacağız inşallah. Bu anlamda tabiî ki üniversitelerimizin katkısı da STK’lardan daha ziyade yön ve yöntem gösterici olacaktır. Unutmayalım herkes her an için engelli pozisyonundadır. Ben Üniversitemizin Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesini ziyaret ettim, orada birçok arzu edilmeyen duruma şahit oldum. Yüzleri pırıl pırıl genç kardeşlerimiz ya trafik kazası geçirmiş ya da omur iliğini zedelemiş insanlar engelli durumuna düşmüştür. Her an herkesin başına gelebilir. Sadece doğuştan değil insanlar doğumdan sonrada engelli olabilir. Benim çocuğum engelli değil ne olacak demesin kimse. Öyle arkadaşlarla dostlarla tanışıyorum ki maddi imkânları yerinde engelleri için evinin içine asansör ve birçok hayatı kolaylaştırıcı şeyler yapmış. Peki maddi durumu iyi olmayan vatandaşlarımızı da bizler düşünmek zorundayız. Bizler dediğimiz kim? Vali bu işin önderliğini yapan kişidir. Bu işin bizler dediğimiz boyutu bu şehirde aynı havayı teneffüs eden, gelir elde eden, mürekkep yalayan ve maddi imkânı olan herkestir. Dolayısıyla buradan herkese çağrıda bulunuyorum. Bu şehrin geleceğine hep beraber, belediye meclis üyesiyle, il genel meclis üyesiyle, siyasi parti temsilcisiyle sivil toplum kuruluşlarıyla, mühendisleriyle ve bu memleketliyim diyen herkesle birlikte bu konuya sahip çıkalım ve hassasiyet göstermeliyiz. Bizler hizmet aşkı ile yanıyoruz. Bizler bir vali gibi değil. Bizler bu halka, bu halkın içinde yetişmiş, bu halkın kültürüyle var olmuş, bir ferdi gibi meselelere yaklaşıyoruz. Ben arzu ediyorum ki beraberimdeki çalışanlar benim hızıma uyum sağlarlar ve adapte olur. Çünkü bizler Afyonkarahisar’ın meselelerini kesinlikle halının, kilimin altına süpürmüyoruz. Siyasetçisiyle halkıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla bu memlekette yetişen bürokrat evlatlarıyla bu şehre bir şeyler sunmaya çalışıyoruz. Bir katma değer, bir artı değer kazandırmaya çalışıyoruz. Bizimle beraber bu amaca bu davaya hizmet etmek isteyen, herhangi bir menfaat peşinde olmayan, tamamen hizmet ruhuyla bu işe gönül veren kimselere kapımız sonuna kadar açık. Bizler göreve başladığımız gün ne dediysek ayrılırken de bu şehir için aynı şeyi söyleyeceğiz. Ve söylediğimiz şeyleri de yaşayarak samimi olduğumuzu herkese göstereceğiz. Bizler bu şehrin havasıyla, kaldırımlarıyla, köyüyle ve kasabasıyla ilgileneceğiz. Çünkü biz bu şehre hizmet etmek için geldik. Bu ruhla, bu amaç ve heyecanla çalışma yapan herkese kapımız ve gönlümüz sonuna kadar açıktır. İdarenin olduğu yerde irade olmak zorundadır. İrade olmazsa idare olmaz. Nasıl millet olmazsa devlet olmaz ise idare varsa irade olmalıdır. İmanımızı nasıl sağlam tutmaya çalışıyorsak, iman ehliyiz diyorsak bunu mutlaka icraatımızla, yaşantımızla ve yaptığımız çalışmalarla göstermek istemeliyiz. Yoksa marka Müslüman olma cihetine gidilir ki Allah korusun insanı çok farklı noktaya taşır. Onun için elimizdeki kaynaklarla imkânlarımızla, aklımızla, fikrimizle, enerjimizle, bu millete hizmet etmeye hususiyle de engelli ve dezavantajlı kişilere hizmet etmeye devam edeceğiz. Ben aynı zamanda devletimizi ve hükümetimizi temsil ediyorum. Bu yönüyle ciddi bir istek, ciddi bir arzu ve ciddi bir yatırım atağı var, bunu il olarak görmeli, önemini kavramalı ve bundan istifade etmeliyiz. Eğer tabiî ki aziz milletimiz ve Afyonkarahisar’lı vatandaşlarımız için bir şeyler yapmak istiyorsak. Onun için herkesi Avrupa Birliği Fonları ve Kalkınma Ajansı başta olmak üzere ve Bakanlıkların bütçeleri başta olmak üzere ve hayırsever milletin için yetişmiş gönlü zengin insanlar olmak üzere herkesi bu şehre katkı sunmaya ve katkıda bulunmaya davet ediyorum. Bu gün vesilesiyle bu programa katılan kardeşlerimize en kalbi muhabbetlerimi sunuyor, sizleri çok sevdiğimi, fakirlerle, gariplerle ve ihtiyaç sahiplerleriyle bir arada olmaktan çok mutlu olduğumu ifade ederek, hepinizin gözlerinden öpüyor, gününüz kutlu olsun diyorum” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.