BOL-DAV BOLVADİNLİLER DAYANIŞMA VAKFI KÜLTÜR KULÜBÜ
COVİD DAN MESAJ VAR..! “Merhaba İnsanlık! Ey Dünyalılar! Ben Covid 19 virüsü ! Tüm virüsler peşinizdeyken şimdi bana yakalandınız. Dünyanızda, şöyle bir dolaşırken; insanların 39-40 dereceye çıkmış ateşlerine, kesilmeyen kuru öksürük seslerine ve yataklara düşmüş bitkin hallerine şahit oldum. Bu belirtileri yeterli bulup geldim Dünyanıza. Ben Covid 19 olarak; salgın virüs soyumla çıkınca karşınıza ,2020 Yılının bir mesajını, vermek istedim insanlara “Biz hiç yaşamadık, böyle bir musibeti,’ diye çırpınmaya başladınız. Aslında,Biraz düşünürseniz bizim virüs ailesi, sizi çok ziyaret etti , farklı zamanlarda, değişik adlarla. Yoklayın biraz hafızanızı ey insanoğlu! Çiçek,kızamık, verem, kolera,veba,tifo, aids gibi, adlarla bilinen salgın hastalıklarla karşılaştınız.Hong Kong gribi, Asya gribi,kuş gribi ve domuz griplerini de biliyorsunuz. Gördüm ki çabuk unutmuşsunuz virüslerimizi. Ben de ortaya çıkınca şaşırdınız. Bu kadar alametlerden sonra,arkasından bir felaketin geleceğini algılayamadınız. Buna rağmen ,‘Suçüstü yaptı bizi Covid 19.’diyerek , onca uyarıya rağmen inkar ediyorsunuz.” “Siz beni Covid19 diye bilin.Ama 29, 39, 49, 59, 89 ,99 1009, 10009… Numaralarında çıkabilirim karşınıza . ‘Daha çoook numaralarım’ var benim. Bence fark etmez adımın değişikliği. İnsanlara yaptığım hasar önemli. Beni,bütün dünya doktorları , önce tanıyamadılar. Şaşırdılar bile. ‘Çin fırlattı , İsrail patlattı’ deyip birbirinizin üstüne attınız bu salgın huyumu. ‘Covid 19, basit bir Pandemidir, daha önceki gripler gibi bir salgın hastalıktır.’ dediniz. Tutmadı, bu dedikleriniz. Basit bir grip olmadığım çıktı ortaya. Küçümsediniz biz gibi virüsleri ey insanlar! Televizyonlardan çok bilgiler öğrendiniz,benim hakkımda. Durmadan mesajlaştınız korkunuzdan. Sosyal medya ekranlarınızda eksilmedi adım. Sayemde, hepiniz ‘Tıp profesörü’ oldunuz.” ** “Yüzünüzün maskesi düştü artık, ‘Ey yaratılmışların en şereflisi’payesini alan insanlar! Ama şimdi korunma maskeleri takın da hiç olmazsa sahte yüzlerinizi, maskeleriniz kapatsın. Yeni ürettiğiniz maskelerin yapımında bile, hileye teşebbüs ettiniz. Bu insanları suçunu, iyilikseverler mi kapatacak her zaman.” “Şimdi,büyük resme bakıp, kendinizi sorgulayın bir kere:Nelere önem verdiniz, şimdiye kadar?Yeşile mi? Dağlara , ovalara, çiçeklere, kuşlara,kurtlara mı? Yoksa Adalete mi? Kul hakkına mı? Alın terine mi,akıl terine mi ? Kardeşliğe mi? Eşitliğe mi? İlimlere -bilimlere, dinlere mi? Yoksa binlerce peygamberlerin öğütlerine mi? Bir fiske ilmi/bilimi içinize sindirdiniz mi? Arşimet’i, Sokrat’ı, Anştayn’ı, İbni Sina’yı,Biruni’yi ne kadar önemsediniz?Hele hele o irfan denen geleneğin, hangilerine uydunuz.Doğusu, Batısı fark etmez.Hani irfanınızda ; ‘sofradan ,tam doymadan kalkmak, sağlığın önemli kuralıdır.’ sözünüze ne kadar sadık kaldınız.Aç ve yoksulları düşünmeden,yine tıka basa yemekten vazgeçmediniz. ‘Başkaları ne olursa olsun.’ Sözünü çok sevdiğinizden; adımı duyar duymaz,hırs ve tamah arzularınız kabarıp dolaplarınızı, makarnalarla doldurdunuz.” “Beş on senede bir savaş çıkarıyorsunuz aranızda. İkinci Dünya Savaşında,Atom Bombası attınız Hiroşima’ya. Arkasından, Çernobil Faciası yaşattınız insanlığa. Her acı olayda,milyonlarca insan yok oldu. Aylan bebeğin cansız bedeni, med- cezirle gidip geldikçe sahilde,içinizin yandığını hatırlayıp da yeterli dersleri aldınız mı? İnsanlığın bu acımasız gidişi,nice canların boş yere kurban edileceğinin habercisiydi .Hiç umursamadınız. ‘Hep bana,hep bana!’ diyordunuz.Bu tamah, bu hırs neden? Binlerce, sıfır kilometre son model otomobillerinizi, uçakları kalkmayan boş hava alanlarınıza dizip seyretmek zorunda kaldınız. Üstelik , ‘Bize vız gelir ,tırıs gider..’ demeye başlayanlarınız çıktı. Öyle mi?.Haydi uğraşsınlar bakalım, benim gibi Covidlerle. ‘Hani direksiz duran gökler,’vardır ya; o semalar,bir eğilip kapanırsa toprağa; tek bir canlı bile kalmaz, kirlettiğiniz o Dünyanızdan.İnanç dünyasıda; ne On Emir’in,ne İncil’in, ne de Kur’anın çağrılarına uydunuz. Lût kavminin insanlık dışı sapıklıkları sonunda, helak olan milletlerin akibetlerini ve Nuh Tufanı’nın Cudi Dağı’na oturan gemisini de mi duymadınız? ‘Conora-19 gelince, zehir oldu hayatımız.’ demeye başladınız. ‘ Azrail bile immün bileti olanlara yaklaşmaktan çekiniyor.’ Diye, alaya aldınız.” “Batıda’Milenyum çağının gereği olduğu iddiasıyla İnsanlığı çökertecek teoriler peşinden giderseniz vay halinize.Bu durumda, önce moraliniz çöker ,sonra da Korona virüsü olarak biz çökeriz boğazınıza. Evren,Âlem,Güneş, Ay ,Yıldızlar ve başka gezegenler nerede , diye merak ederek tırmanmaya başladınız da kendinizi unuttunuz.Uygarlık adına kemirdiniz yerin altını ,üstünü. Tükettiniz bolca,atıklarınız oldu çokça.İcat ettiğiniz paralarınızdaki resimlerin yanına ;mezarınızı hatırlatan küçücük bir kümbet resmini koymak da mı gelmedi mi hiç aklınıza? Hiç olmazsa ,paranızdaki bu kümbeti gördükçe,belki ölümü hatırlayıp, kibriniz yok olurdu. Covidlerimize karşı, ne süper güç dediklerinizin yeşil banknotları, ne kimilerinin varil varil petrolleri, fayda verdi.Tarihin akışı içinde,yapılan gerçek soy katliamlarınızdan söz etmeye gerek yok burada. Bu konuyu açarsak ,kimselerin yüzüne bakacak milletler kalmaz.İnsanlara verilen nimetlerin, sonsuza kadar süreceğini zannettiniz. “Yok öyle bir Dünya artık!” “Debdebeli hayatlarınız içinde, altın musluklardan su içmeye başladınız.Üstelik, o berrak suları da kirletip tükettiniz. Yetmedi, doğanın tertemiz sularına da savaş bombalarınızın zehrini karıştırdınız. Çökerttiniz tüm insanlığı, acımasızca. Yoksullar yarattınız milyonlarca .Afrika çöllerinin madenlerini taşıdınız, görkemli masalarınıza çatal kaşık diye. Bir damla suya hasret çatlak dudakları seyrettiniz.Bir avuç pirince aç mideler, inim inledi.Hala vicdanlarınızdan hiç merhamet sesleri gelmedi. Sonra da toplu ölümlere terk ettiniz bu mazlumları. Bakın şimdi, buzullar çözülüp kutuplardan, üstünüze doğru yola çıktı, geliyor! Eriyince buzullar, cayır cayır yanacak Dünyanız.Tüm bunların bir cevabı, aranmayacak mı sanıyorsunuz ey insanlık! Bu büyük felaketleri ve salgın hastalıkları yaşadıkça,pek ders almışa benzemiyorsunuz.” “Şu Kudüs kubbesinin altında; tüm insanlar birlik olup oturmak istemediniz.İsteyen ayin yapsın,isteyen haç çıkarsın,isteyen Kur’an okusun.Barış içinde ,kardeşçe.Bunu bile beceremediniz yıllarca. Yazıklar olsun size! Manastırlarda, günah çıkartarak aldattınız insanları.Kipalı Hahamlarınız, Yahudilik adına,- din dışında- neler yapmadı ki ! Ne kadar aydınlatabildi sinegogları,kiliseleri,camileri. Koca koca katedrallerde ayin yapmak, camilerde cuma namazları kılmak bile mümkün olmadı.Neden ? Bir idrak edin, bir düşünün .!? Sorumlulukları çok olan alimleriniz; tertemiz inançlarınızı, yeterince, doğru bilgilerle besleyemediler. İncili yaprak yaprak değiştirdiniz ,Şişirdiğiniz balonların içine, sözde Kur’an’dan dualar okuyup ;balonları değil, İslâm’ı satmaya kalkanlarınız çıkmadı mı ? Tüm bunlara şahitlik edecekler yok mu sandınız? Elbet hesap günü gelecek. ‘Bu virüs salgını,doğanın,insanların başına musallat ettiği bir olay’ dediniz.Bütün bu olaylara karşı, ‘Allah’ın insanoğluna bir uyarısıdır.’demek, bir keresinde bile dilinizden dökülmedi. İster tanrı deyin,ister ilah ,isterseniz yaratan deyin. Siz de rahat edin, biz de bilelim Covid olarak.İnanmayanlara da bir sözümüz yoktur.” “Ey insanoğlu,vicdanlarınıza hesap verme zamanı geldi şimdi.Ben Covid,tüm olanlardan sonra, tebdili kıyafet içinde çıktım karşınıza. Yaman çıktım değil mi? İnsanlığa layık gördüğünüz esaret, kat kat hamburgerlerden başladı.Obezite vücudunuzu, inleyen çocuklara döndürüp merhametlice bakmak bile gelmedi içinizden.İstemediniz ki.İşin garibi , Dünyanızdaki obezite insan sayısının, açlıktan ölen Afrikalıların sayısına eşit olması, herhalde tesadüf değil. Sadece, fazla yediklerinizle döktükleriniz, bu aç insanları doyuracağını aklınıza gelmedi.Eğer israf etseydiniz aç insan kalmayacaktı Dünyanızda.İsraf en büyük hastalığınız oldu.Eğer siz insanlar, bu ‘israf etme salgınından’ kurtulmazsanız; başınıza, daha nice Kovidli- Kovidsiz salgın hastalıklar, musallat olur size. Alnınıza tutulan fenerle, merhametsizlik ateşinizin bir gün ölçülebileceğini düşünemediniz mi? Damarlarınızda dolaşan Koronavirüs seslerinin ;Dünyanızdaki açlıktan ölenlerin çığırışlarından geleceğini anlayamadınız mı? Şimdi ,köşe bucak uzaklaştınız birbirinizden. Daha önce bir selamı, bir gülümsemeyi esirgediğiniz insanlara, yaklaşamaz oldunuz.O virüslerimiz önceden gelip; iflah olmaz yüreklerinize yerleşmişti. Koca koca devletlerin sağlık sigortaları çöktü. Bazıları, ‘Parası olmayanlar ölsün.’ Dedi.Bazıları,o çok sevdiğiniz süpermarketlerinizi ,yağma ettiler,talana koştular. Bazıları da hırs ve tamah damarları kabarınca, makarnalarla doldurdu dolaplarını.Refah saltanatınızın çekleri, geri döndü.” “Kovidimin ateşleri içinde , cayır cayır yanan o hastalara, sorun bakalım: Yumunca gözlerini ,nelerden vazgeçebileceklerini anlatsınlar size.Benden önceki ‘Sars’ virüsümüz, insanlardan öğrendiği ‘hırs duygusuna kapılarak’ kendince, mutasyona uğramak isterke, genlerinden birisi eksilince ,eski gücünü yitirip gitmiş, aranızdan.Ben böyle hataya düşer miyim hiç.Yok! Gelmişken, işin tadını çıkartacağım.Şimdiye kadar ders almayanlara karşı ,yapacağım hasarlarım acımasız olacaktır. Benim gücümü merak ediyorsanız,Dünyanızdaki ani nüfus eksilmesinden anlarsınız. Ben geldim artık bir kere. Hakkettiniz bu cezaları.” ** “Tarihin akışı içinde,insanoğlunun , bazı faydalı hizmetler yaptığına şahit olmuştuk. Söz açılmışken haksızlık etmek istemem sizin yaptıklarınıza . Tekerleğin bulunuşundan ve yazının icadı ile bulunan yenilikler sonucunda, uygarlığın yolunu açtınız:Mezopotamya uygarlığı, İslam uygarlığı, Batı uygarlığı yarattınız.Ama hepsinde de insanlığı ikinci sıraya koyanlarınız oldu. Varsa yoksa; Babil Kuleniz,Çin Seddiniz, Piramitleriniz, saraylarınız, şatolarınız… Amerika’nın keşfi, yer çekimi yasası gibi önemli buluşlarınız unutulmaz.Buharlı lokomotiften , elektriğe ,bilgisayarlara ve üstün teknoloji özellikleriyle donatılmış cep telefonlarına kadar yaptığınız buluşlar önemli. Büyük uydular, droneler gibi uzay araçlarınız yanında robotlara da el attınız.İlerde çok daha yenilerini yaparsınız; ama ‘ insanlık bilinciniz’ ne durumda ?Akıleden kalpleri,vicdanları unutmadan; insanlık hayrına olan bütün icatlarınıza bir sözüm olamaz.Ama bu insanlığın manevi değerine, ne kadar katkı sağladınız.Bu buluşlarınız, insanlık erdemini ne derece yüceltti.Kısacası, ‘İnsanlık’ amacından saptınız ki bu gibi sıkıntıları yaşadınız. Çok yetersiz kaldınız biz Covidlere göre.Günde üç öğün yemek yediniz.Ruhunuz aç,maneviyatınız zayıf,moral değerleriniz bomboş.Varsa yoksa insani hazlarınız.”Ey insanoğlu! yaptığınız tüm bu yanlışlıklar, mili mikron, Corona 19 bedenim vasıtasıyla size,sorulacak. Hala tedbirlerinizi almaz da kurallara uymazsanız, sonunuz ‘ Ölüm’ olur.Bazı ülkelerde örneklerini gördüğünüz gibi, patır patır dökülürsünüz asfalt yollarınıza. İşin özünü anlatmak için yeterli olur, bu uyarlar bence.” Dönün şimdi kendinize.Psikolojiniz bozuldu değil mi?Alt üst oldu iç dünyanız. Bir sokak ötedeki torunlarınızı,bağrınıza basamadınız. Anneniz, babanız, kızınız, oğlunuz burnunuzda tüttü değil mi? Cafelerde sohbetleri özlediniz. Özgürlüğünüz elinizden alındı .Sosyal düzeniniz altüst oldu. Eğer ,cenazelerinize bile katılamadığınız ölümlerden ve mahrumiyetlerden sonra,elinizden gelen önlemleri almazsanız,bu kötülükleri hakkettiniz demektir ey insanoğlu! Bu durumda maalesef, tekrar tekrar geliriz aranıza, biz virüsler olarak ey insanoğlu! Çok şımardınız!” ** “Gelelim ekonominelerinize. Dünyanızdaki tüm milletlerin ve devletlerin birinci sorunu olacak.Biz anlamayız sizin para işlerinizden.O işler, siz insanların icatlarından birisi. Tarıma,ticarete,bilime, emeğe, eğitime, sanata eğilin artık .Yaşlıya, gence, kadına ,erkeğe, çocuğa, fakire ,zengine, İnanana, inanmayana, insanlara, tüm canlılara; Adaletli olun! Tüm hayvanların da bir canı olduğunu unutmayın.Unutursanız bu canlıları,mutlaka sizden hesap sorar.Ağaçlar, bitkiler, börtü böcekler ,sonra sizden alacaklı çıkar. Şimdi tersine işlesin zaman.İyiliklere erişmek için biraz aksın, bakalım kum saati.! Umarım bir ders olur sizlere bu Covidli günler. ‘İnsanca yaşayın insanca ölün.’ derim ben size, sözün kısası .Bu büyük olay,insanlık tarihine önemli bir not olarak düşecek. Bu insanlığın yaşadığı büyük traji salgınımız hiç unutulmayacak. “ “Biliyorum bu sıkıntları, atlatma gücünüz var. Yaratılışınız buna müsait. Öyle tahmin ediyorum ki bu saldırılarımızın da bir çaresini bulacaksınız.İkinci sorun, biz virüsler aranızdan çekilince başlayacak. Maddi manevi yaralarınızı saracaksınız. Artık krizlere karşı daha hazırlıklı olursunuz umarım.Öyle sanıyorum ki; istediğiniz ilaçları ,aşıları bulacaksınız.Bu uyarılardan çıkardığınız birinci ders, koruyucu hekimliğine önem vermek olacaktır, herhalde. Sonunda esenliğe ulaşacaksınız . ‘Bundan böyle,hiçbir şey eskisi gibi olmayacak bu kainatta .’Yaşam biçiminizi değiştirmedikçe, tekrar tekrar gelirim, ben aranıza.Benden uyarması. ‘Yeni normal hayat,’ dediğinize alışın artık.İhtiyacınız olan bir dilekle bitirmek istiyorum mesajımı; ey İnsanlık! Sağlıcakla kalın ,sağlıkla kalın .” COVİD 19
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.