15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ BASIN BİLDİRGESİ

Bugün, devletimizi, milletimizi, mukaddesatımızı ve ordumuzu hedef alan 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünün 4. yıl dönümünü idrak ediyoruz. Üzülerek ifade etmeliyiz ki; “ne istediniz de vermedik?” denilerek bir grubun her istediği yerine getirilmesi, milletimizin 15 Temmuz darbe girişimi ile karşı karşıya kalmasının esas sebebidir. Ak partinin yaptığı büyük hatayı milletimiz birlik, beraberlik içerisinde kanı ve canı pahasına bertaraf etmiştir. Yazık ki tehlike ortadan kalkınca Ak parti bunu kendi başarısıymış gibi bir algı oluşturmuş, kendilerini kahraman gibi göstererek diğer siyasi partileri dışlamıştır. Bu süreçten sonra yapılması gereken darbe araştırma komisyonu kurulması, darbenin siyasi ayağının araştırılması, darbenin planlayıcıları ve uygulayıcıları bulunarak en ağır şekilde cezalandırılması idi. Ancak bu yapılmadı. Bunun yerine darbe girişiminde etkili olma ihtimali bile olmayan öğrenci, öğretmen, memur gibi toplum kesimlerinin üzerine gidildi ve ciddi mağduriyetler ortaya çıktı. At izi it izine karıştırıldı. “tepesi ihanet, ortası ticaret, altı ibadet” diye tasnif edilen yapıda en büyük cezayı planlardan habersiz “ibadet” kısmındaki insanımız aldı. Bir topluma olan kinimiz bizi adaletsizliğe sevk etmemeli iken, yapıdaki herkes eşit derecede suçlu bulundu Olayın bu hale gelmesinde birinci derecede sorumluları “aldatıldım Allah’tan af, milletimden özür diliyorum” diyerek kahraman oldukları bu dönemde, hiçbir şeyden habersiz insanlara ‘özür dileme’ imkanı ve fırsatı verilmedi. . Üst tabakadaki ‘ihanet’ grubu ise hala deşifre edilemedi ve ceza almadı. Bu sebepledir ki, 15 Temmuz’u gösterişli, büyük programlarla anmaktan ziyade bu teşebbüsün arka planını tam manası ile anlamak ve gerekli tedbirleri almak mecburiyetindeyiz. Aklımızdan çıkarılmaması gereken bir diğer nokta ise ABD’nin darbe girişimindeki rolü ve verdiği destektir. ABD Türkiye’ye olan dostluğunu(!) göstermiş ve İncirlik üssünü en iyi (!) şekilde kullanmıştır. ABD ile olan ilişkilerimizde bu hususu her zaman göz önünde bulundurmalıyız. İnanıyoruz ki, birlik ve beraberliğimiz tesis edildiği takdirde, ne içeriden ne de dışarıdan ülkemize kastetmek isteyenler asla başarılı olamayacaklar, benzer bir teşebbüse cesaret bile edemeyeceklerdir. Milletimize bu kara geceyi yaşatanları, hain darbeye teşebbüs edenleri bir kez daha şiddetle kınıyor, o gece şehadet şerbeti içen kardeşlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyorum. Allah milletimize bir daha böyle bir gece yaşatmasın. Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkanı Orhan Arslan.