25 KASIM KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARARASI DAYANIŞMA GÜNÜ

    25 KASIM  KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARARASI DAYANIŞMA GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI   25 Kasım“ Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslar Arası Dayanışma Günü” olarak ilan edilmiştir. Bu kararı benimseyen Birleşmiş Milletlerin 1999’daki kararı ile her yıl 25 Kasım tarihi “kadına yönelik şiddete karşı uluslararası dayanışma günü” olarak anılmaktadır.   Kadına yönelik şiddet “kamusal veya özel yaşamda kadınlara fiziksel, cinsel veya psikolojik acı, ıstırap veren ya da verebilecek olan cinsiyete dayanan bir eylem, tehdit, zorlama, keyfi olarak özgürlükten, ekonomik gereksinimlerden yoksun bırakma” olarak tanımlanıyor.   BM Kadınlara Yönelik Şiddetin Önlenmesi Bildirgesi kadına yönelik şiddetin “kadınlara yönelik, toplumsal cinsiyete dayalı ve bir kadına sırf kadın olduğu için yöneltilen ya da oransız bir şekilde kadınları etkileyen bir şiddet” olduğunu belirtiyor.   Ne yazık ki gerek ülkemizde gerek dünyada kadınlarımıza yönelik şiddet ve ayrımcılık artarak devam etmektedir. Çağdaşlığı  hedefleyen sağlıklı  toplumlar öncelikle toplumun temel taşı olan kadına hak ettiği yeri sağlamalı ve kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığı ve şiddeti önlemeli ve bunun için gerekli tüm çalışmaları yapmalıdırlar.   Bu konuda ödev ,sorumluluk ,hassasiyet sadece yasa koyucuya  ve hukuk uygulayıcılarına da düşmemektedir.Bireyden başlayarak  ilk eğitim ocağı olan  aileye , eğitim kurumları ,sivil toplum kuruluşları ,kamu kurum ve kuruluşları ,basın ,medya ,adli kolluk makamlarına ,hukuk uygulayıcılarına ,ilgili mahkemelerimize barolarımıza kadar herkese her birime düşmektedir.Gerek yasa koyucu  ve Kamu kurumları gerekli adımları atmalı ve kanunların uygulamadaki aksaklıklarını gidermeli bireylerde gerekli farkındalığı sağlamalı  gerek eğitim kurumları , sivil toplum örgütleri, kadın erkek demeden toplumun tüm fertleri kadına yönelik ayrımcılığa ve şiddete karşı  aktif olarak tepkisini göstermelidir.   Ülkemizde de ; Medeni Kanunumuz başta olmak üzere  yasal mevzuatta olumlu birçok değişiklikler yapılmıştır. İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanmasının ardından da Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Ba­rolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM), Barolar, sivil toplum örgütleri ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın ortak çaba ve çalışmaları ile 8 Mart 2012 tarihinde “6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” kabul edilmiştir.Bu kanunun uygulanmasına dair 28532 sayılı Uygulama Yönetmeliği de, 18.01.2013 tarihinde  Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.     Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele de Kurumsal İşbirliği ve Eşgüdümün Arttırılmasına Dair Protokol Adalet Bakanlığı ,Aile ,Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ,İç İşleri Bakanlığı ,Milli Eğitim Bakanlığı Sağlık Bakanlığı Ve Diyanet İşleri Başkanlığı ortaklığında imzalanmış 25 Kasım 2019 tarihinde Kamuoyuna duyurulmuş ve ilgili kurumlara da iletilmiştir. Afyonkarahisar Valiliği nin başkanlığında Şiddetle Mücadele kapsamında sunulan hizmetlerin etkin şekilde yürütülmesini sağlamak uygulamada  sorunların giderilmesi eşgüdüm halinde yerine getirilmesi hizmetlerin hızlı etkili amaca uygun verimli yerine getirilmesi amacıyla  Baromuzun da temsil edildiği İl koordinasyonu İzleme ve değerlendirme komisyonu toplantılarını ve faaliyetlerini gerçekleştirmektedir. Afyonkarahisar da ŞÖNİM  (Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi )açılmıştır ve hizmetlerine  devam etmektedir. Ülkemizde her gün ve çok sayıda yaşanan toplumsal şiddet olaylarının önlenebilmesi amacıyla Barolar Birliğinin öncülüğünde ve tüm baroların katılımıyla ve sonuç alıcı duyarlılık oluşturmak hedefiyle ŞİDDETSİZ TOPLUM KAMPANYASI BAŞLATILMIŞ  ve şiddet olaylarındaki çoğalma eğilimi toplumumuzun bugünü ve geleceği için şiddetin büyük tehlike olmasından dolayı da ŞİDDETLE MÜCADELE İÇİN TOPLUMSAL SEFERBERLİK  şeklinde sürmesi zorunluluğu hasıl olmuştur. Biz  hukukçulara bu manada  çok görevler düşmektedir.Bunun bilincindeyiz. Cumhuriyetimizin kadınlarımıza kazandırdıklarının farkına varmalı bu kazanımlarımızın haklarımızın daha da ileriye taşınması için elbirliği ile mücadele etmeliyiz. Ulusal ve Uluslar arası mevzuatta kadının insan haklarına ilişkin düzenlemelerin yaşama geçirilmesi, eşit ve adil uygulan­masının sağlanması ,kamufarkındalığı yaratılması , kadına yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi için gerekli çalışmaların yapılması bunların hayata geçmesi ve kanun ile uygulamasındaki orantının sağlanması uygulamadaki aksaklıkların giderilmesi için tüm platformlarda çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Yine barolarımızın kadın komisyonları kadın hakları merkezleri adli yardım büroları hukuki destek ihtiyacı duyan kadınlarımız ile ilgili hukuki desteklerini sürdürmektedirler. Afyonkarahisar Barosu olarak bu anlamda aktif çalışmalarımız devam etmektedir.Özetle ; Barolar Birliğimizin Barolarımızın çalıştaylarına katılmakta ,Afyonkarahisar ilimizde Kamu kurumları ve sivil toplum örgütleri ile karşılıklı çalışmalarımız eğitim seminerlerimiz yapılmakta , seminerler paneller düzenlemekte kamu farkındalığı yaratılması için çalışmalarımız ve kamu spotları uygulamamız devam etmektedir. Daha önce gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmalarımız ,  Kadın İnsanlık Tarihinin Anasıdır Başlıklı panelimiz ve en son Kadınlar Günü Münasebetiyle gerçekleştirdiğimiz ve Kadına Dair Her şeyin Ele alındığı YÜZÜNCÜ YILINDA İLK KADIN MİTİNGİNDEN DÜNYA KADINLAR GÜNÜNE TÜRK KADINI ÇALIŞTAYI ulusal ve uluslararası arenada geniş yankı uyandırmıştır.     Afyonkarahisar Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu olarak şiddetin  bir insan hakkı ihlali olduğunu önemle belirtir kadın hakları ihlali olarak değerlendirilebilecek her türlü mobbing, fiziki psikolojik davranış,  uygulama ve ayrımcılığın, cinsel suçların  karşısında olduğumuzu hatırlatır  hukuki desteğe ihtiyaç duyan kadınlarımızın her daim yanında olduğumuzu belirtiriz. Basına ve kamuoyuna saygı ile duyururuz. AFYONKARAHİSAR BAROSU                                                                                  KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU