Bir sabah erkenden kalkmışsın… İçim karardı derler ya; için kararmıştır. Her şey susmuş, düşünceler konuşmaya başlamıştır beyninin bir köşesinde... Tek ses vardır bu saatlerde: Martıların konuştuğu saatler... Bir türkü gelir aklına: Kara bulutları kaldır aradan/ Ne güzel yaratmış seni yaradan... Sonra gün ağarır, susar martılar... Düşüncelerin berraklaşmıştır. Her yer gibi aydınlık düşünceler kaplar, dans eder beyninin bir köşesinde bu kez horozlar öterken bütün düşüncelerin… Neşeli bir Özay gönlüm türküsü mırıldanırsın: Armut dalda kız bahçede sallanır (Oğlan sallanır) Yere düşer şekerlenir ballanır (Oğlan ballanır)   Ve… Bayrağını görmüşsen tepede; başkalaşır her şey. Önce  “Şarkılar seni söyler, dillerde nağme adın” diye başlarsın pür neş’e… Sona coşarsın, hatta çağlarsın birden. Niyazi Güler/Behçet Kemal Çağlar’ın sözlerini yazdığı, Cevdet Çağla’nın şarkısıdır artık dilindeki: Gül açar, bülbül öter, yaz geçer Yâr güler, gönül âh'dan vazgeçer Dil susar, fasl-ı aşk-ı saz geçer Yâr güler, gönül âh'dan vazgeçer Nevbahar her yer neş'e serteser Derd imiş keder imiş tez geçer Gam yeter elbet de bir bâd eser Mey akar mehveşdeki nâz geçer