Kaygan Zemin

Kaygan Zemin

ŞAHANE ZÜĞÜRTLER / TİYATRO

Takip edenler biliyor; seyrettiğim oyunlardan bahsediyorum zaman zaman. İşte onlardan biri daha… Muhtelif yerlerden derlediğim konuyla ilgili dokümanlar ilgi duyanlar için yararlı olacaktır. Aşağıda birçok yerden, birçok kişi ve kuruluşun anlatımlarıyla ŞAHANE ZÜĞÜRTLER’İ sunuyorum. Uzunca oldu. İlgi duymayanlar sıkılabilir ama kesmeye kıyamadım.   YAZAR: JACQUES DEVAL   Fransız oyun yazarı. (1894 Paris- 1972 Paris) bulvar tiyatrosunun, hafif komedyaların temsilcisi olan Deval, Fransız vodvil geleneğinde yazdığı oyunlarla adını duyurmuştur: une femme faible (1920, zayıf bir kadın), dans sa candeur naive (1926, kâğıttan âşık), etienne (1993), mademoiselle (1932), Fransız orta sınıf bir aileyi soylu bir beyaz rus aileyle karşılaştıran ve uluslararası bir ün kazanmış olan tovaritch(1933, tovariç), bilicilikle ilgili şiirsel bir kurgulama olan ce soir a samarcande(1950, bu gece semerkant'ta), charmante soirée (1955, hoş gece), la prétennaire(1957, dolandırıcı), romanzero (1958), et l'enfer, isabelle?(1963, cehenneme ne dersin, isabelle?). 40 kadar oyun yazmış olan Deval'in romanlardan oyunlaştırmaları ve uyarlamaları da vardır. (kaynak: Aziz Çalışlar, tiyatro ansiklopedisi sf:160) YÖNETEN: HALDUN DORMEN 1928 yılında Mersin’de doğan Haldun Dormen Yale Üniversitesinin tiyatro bölümünden masters derecesi ile mezun olduktan sonra çeşitli yaz tiyatrolarında çalıştı. 1954 yılında İstanbul'a dönerek Muhsin Ertuğrul yönetimindeki küçük sahneye girdi ve "Cinayet Var" adlı oyunla ilk kez Türk seyircisinin karşısına çıktı bu arada amatörlerle cep tiyatrosu çalışmalarını sürdürdü. 1955 yılında Papaz Kaçtı komedisi ile Dormen Tiyatrosunu kurdu. Bugüne kadar yüzün üstünde rol alan Dormen, çeşitli tiyatrolarda 32'si müzikal 140 oyun sahneye koydu. Sürç-i Lisan Ettikse ve Antrakt adlı iki otobiyografik kitap ve aralarında Hisseli Harikalar Kumpanyası, Geceye Selam, Şen Sazın Bülbülleri, Yolun Yarısı, Günaydın Mr. Weill, Amphytrion 2000 ve Bir Kış Öyküsü gibi yapıtlar bulunan dokuz müzikal yazdı. Şehir tiyatrolarında onaltı yıldır oynanan "Lüküs Hayat" ve İstanbul Operasında "Kral ve Ben" müzikallerini sahneye koydu. 1966'da sinemaya geçti ve yalnızca iki film yönetti. Bozuk Düzen (1966). Güzel Bir Gün İçin (1967) Hacettepe Üniversitesinden Onursal Bilim Doktoru belgesi alan ve Devlet sanatçısı olan Haldun Dormen halen Yapı Kredi Sigorta ve Yayla Sanat merkezinin Sanat danışmanıdır. Ellinin üstünde ödülü olan sanatçının bir oğlu ve bir torunu vardır. Bu bilgiler www.dormentiyatrosu.com sitesinden alınmıştır. ŞAHANE ZÜĞÜRTLER  Yazan: JACQUES DEVAL Çeviren: ASUDE ZEYBEKOĞLU Yöneten: HALDUN DORMEN Sahne Tasarımı: BARIŞ DİNÇEL Kostüm Tasarımı: CANAN GÖKNİL Işık Tasarımı: ÖZCAN ÇELİK Efekt: SERKAN YAVŞAN Yönetmen Yardımcısı: CEYLAN ÇETE, DOĞAN ŞİRİN, EMEL BERTAN, BEGÜM YAZICIOĞLU Süre: 150 DAKIKA / 2 PERDE OYUNCULAR BARIŞ ÇAĞATAY ÇAKIROĞLU, BUĞRA CAN ILDIRIŞIK, CAN BAŞAK, CAN DOĞAN, CEYLAN ÇETE, ÇAĞRI ÖZGÜR HÜN, DİLAY TAŞKAYA, ENGİN AKPINAR, HAKAN GÜNER, MÜGE AKYAMAÇ, ONUR ŞİRİN, ÖZGÜN AKAÇÇA, SÜEDA ÇİL KONUSU Rusya'daki devrimden sonra pek çok Rus asilzadesi batı ülkelerine kaçtı. Ouratieff çifti de bu ailelerden biridir. Çar'a ait yüklüce bir serveti de beraberinde getiren çift bu paraya dokunmaz, çeşitli evlerde hizmetçilik ve uşaklık yaparak hayatlarını sürdürmeye devam ederler. Ancak bu parada herkesin gözü vardır ve Ouratieff çifti parayı korumak için büyük bir gayret içindedir. Neticede, çok büyük bir servete hükmetmekle beraber yoksul bir hayat yaşayan çiftin başına akıl almaz olaylar gelir. Fransız bulvar tiyatrosunun öncülerinden aktör, yazar ve yönetmen Jacques Deval'in 1933'te yazdığı komedi, eğlenceli iki saat geçirmek isteyenler için kaçırılmaz bir fırsat. *** Oyunun, Rusya'dan Avrupa'ya kaçan bir çiftin var olma savaşını komedi diliyle anlatmaktadır. Haldun Dormen'in daha önce iki kez sahneye koyduğu, şimdi de Şehir Tiyatroları için tekrar yönettiği ölümsüz bir oyun. Aynı oyunda daha önce iki kez yer alan Haldun Dormen bu defa Şehir Tiyatrolarında yönetmektedir. "Şahane Züğürtler"in ölümsüz bir oyun olduğunu vurgulayan Dormen, [gala gecesindeki konuşmasında] şunları söylemiş: "İlki 1963'te çok gençken, ikincisi 1993'te tam rolün yaşlarındayken bu oyunda yer aldım. Unutamadığım bir oyun ve rol oldu benim için. Şimdi de çok büyük bir başarı kazanır inşallah. Tiyatro, insanların duygularını dile getirmektir. İzleyici de bu oyunda çok güzel duygular bulacak" Oyunda, daha önce Haldun Dormen'in canlandırdığı "Mikael" karakterini canlandıran Can Başak rol almaktadır. Başak, [gala gecesindeki konuşmasında] Dormen'le 28 yıl önce "Kuşlar" oyununda birlikte çalıştıklarını hatırlatarak, konservatuvardan öğrencisi olduğu Dormen'in kendi kariyerinde önemli katkısı bulunduğunu anlatmış. [O gece Can Başak şöyle devam etmiş:] “Bir tarafından zor, bir tarafından çok keyif verici. Çok güler yüzlü bir oyun. Bazı komediler sadece güldürür. Çıkarsınız ve unutursunuz. Bu oyundan çıktığınızda düşüneceğiniz şeyler de var. Bir yanından mülteci hikâyesi olduğu için güncelliğini koruyor. Dünyada birçok tiyatronun da repertuvarında yer alıyor" Oyunun konusu: "Rusya'daki devrimden sonra pek çok Rus asilzadesi batı ülkelerine kaçar. Ouratieff çifti de bu ailelerden biridir. Çar'a ait yüklüce bir serveti de beraberinde getiren çift bu paraya dokunmaz, çeşitli evlerde hizmetçilik ve uşaklık yaparak hayatlarına devam ederler. Ancak bu parada herkesin gözü vardır ve Ouratieff çifti parayı korumak için büyük bir gayret içindedir. Neticede, çok büyük bir servete hükmetmekle beraber yoksul bir hayat yaşayan çiftin başına akıl almaz olaylar gelir" Bu bölümde kaynak: http://www.yenisafak.com/hayat/sahane-zugurtler-oyununun-galasi-yapildi-2560480 ŞAHANE ZÜĞÜRTLER Dormen Tiyatrosu’ndan ikinci sahnelenişinden tam otuzdört yıl sonra Şahane Züğürtler’i İstanbul Şehir Tiyatroları’nda izliyoruz. Bu otuzdört yıl içinde birçok yapıt belleğimden silinip gittiği halde Şahane Züğürtler hâlâ capcanlı anılarımda. BİR BİLENE GÖRE ŞAHANE ZÜĞÜRTLER  YAŞAR İLKSAVAŞ (Tiyatro Eleştirmeni)’IN KALEMİNDEN: 1963 yılı. Galatasaray Lisesi’nde yatılı okuyorum. Çarşamba ve cumartesi günleri okuldan çıktığımda Dormen Tiyatrosu önünde uzun kuyruklar görüyorum. Şahane Züğürtler’e yer bulmak ne mümkün. Herkes bu oyundan söz ediyor. Ben de bir okul çıkışı bu uzun kuyruklara girip onbeş gün sonrasına yer bulabilmiştim. Ayrıca, Şahane Züğürtler benim Dormen Tiyatrosu’nda izlediğim ilk oyun olmuştu. Tek kelimeyle oyunun tutkunu olmuştum: sonrasında iki kez daha izlemiştim. Haldun Dormen’li, Ayfer Feray’lı, Nisa Serezli’li, Tuncel Kurtiz’li, Tülin Oral’lı, Turgut Boralı’lı, Suna Keskin’li, Başar Sabuncu’lu… rüya gibi bir kadrodan izlemiştim oyunu, ve Erol Keskin’in su gibi akan rejisinden. Prens Mikael rolü Haldun Dormen’in, anılarında da yazdığı gibi, en severek oynadığı rol, bence sanat yaşamında çizdiği en başarılı kompozisyondu. Tatyana ve Madam Dupont rolleriyle Ayfer Feray ve Nisa Serezli en prestijli tiyatro ödüllerinden olan İlhan İskender Armağanı’nı kazanmışlardı. 1992 yılında Şahane Züğürtler bu kez Metin Serezli’nin rejisiyle, Nevra Serezli’li, Sevil Üstekin’li, Fuat İşhan’lı, Suat Sungur’lu, Hüseyin Köroğlu’lu… yine çok başarılı bir kadroyla sahneleniyordu. Prens Uratief’te Haldun Dormen yıllar önceki başarısını bir kez daha yineliyordu. Oyun bu ikinci sahnelenişinde de yine kapalı gişe oynadı. Tam otuzdört yıl sonra Şahane Züğürtler’i İstanbul Şehir Tiyatroları’nda izliyoruz. Bu kez yönetmen koltuğunda Haldun Dormen var. Bu otuzdört yıl içinde birçok yapıt belleğimden silinip gittiği halde Şahane züğürtler hâlâ capcanlı anılarımda.  Günümüz koşullarında biraz uzun gelse de, aslında dört perde olan bu oyunu ben yine de büyük bir zevkle izledim. Belki bende apayrı bir yeri olduğu için, belki bana tiyatroyu sevdiren oyunlardan biri olduğu için, belki bana bir nostalji yaşattığı için duygusal yaklaşıyor olabilirim. 1930’lu yıllar. Sovyet Devrimi’nden canını kurtararak Batı’ya sığınmış bir avuç beyaz Rus. Birçoğu sefalet içinde; bir kısmı taksi şöförlüğü yaparak, bir kısmı eskrim dersleri, briç dersleri vererek, ama hep onurlu bir biçimde ayakta kalmaya çalışan bir avuç insan. Prens Mikael Uratief ve Grandüşes Tatiana Uratief de Fransa’ya kaçarken Çarlık Rusyasının altınlarını da kaçırıp Prens adına Fransız Bankası’na yatırmışlardır. Çarlık Rusya’nın yeniden kurulacağı umudundadırlar ve bu elli milyar Franklık altın yeniden kurulacak çarlık Rusya’nın yönetimi için gerekli olacaktır. Yani bu paralar Rus halkına aittir, bunun için de tek kuruşuna bile dokunmazlar. Yaşamları boyunca hiç iş yapmamış bu insanlar söz konusu servete el sürmemek için hizmetçiliği bile kabul ederler ve sonradan görme, görgüsüzlükte sınır tanımayan sosyalist milletvekili Dupont’ların evinde çalışmaya başlarlar… Kendilerine ne denli büyük acılar yaşatmış olsalar da, Devrim’e ne denli karşı olsalar da, kendilerini bu duruma düşürenlerden intikam almak için yanıp tutuşsalar da açlık ve sefalet içinde yaşayan, acı çeken bir Rus halkı vardır. Ve Prens, ömür boyu hizmetçi kalacaklarını bile bile, Rus halkının mutluluğu, Rusya’nın özgürlüğü, Batı’nın petrol kuyularını ele geçirmemesi uğruna hesabındaki tüm parayı Komünist Rusya’nın petrol bakanına verecektir… Şahane Züğürtler’in Kadrosu Jacques Deval’in yazdığı, Asude Zeybekoğlu’nun Türkçe’ye çevirdiği Şahane Züğürtler’i bu kez Haldun Dormen sahneye koymuş. Hiç aksamayan bir sahne trafiğiyle sahneye konan oyunda Haldun Dormen dramın da, güldürünün de altını ince çizgilerle çizmiş, yalınlıktan uzaklaşmamaya özen göstermiş. Şahane Züğürtler aslında dört başrolü olan bir oyun: Uratief’ler ve Dupont’lar. Müge Akyamaç, Tatiana Uratief’i asaletiyle, gururlu duruşuyla, hoşgörüsü ve bağışlayıcılığıyla yorumluyor. Can Başak ses tonu ve duruşuyla tam bir prens. Müge Akyamaç’la birlikte uyumlu bir ikili oluşturuyorlar sahnede. Oyunun asıl komedisi Dupont’ların üstüne kurulu. Hakan Güner abartıyı bıçak sırtı bir dengede kullanarak, rolünün olanaklarından yararlanarak başarılı bir Mösyö Dupont tiplemesi yaratmış. Oğlunu oynayan Özgün Akaçca da yarattığı sevimli kompozisyonla oyunun en dikkat çeken oyuncularından. Madam Dupont da Süeda Çil hiç Fransız olamamış, fazla “alaturka” kalmış. Kostümleri onu daha da alaturkalaştırmış. Rolünün olanaklarından yararlanamamış. Goraçenko’da Engin Akpınar da yanlış seçim. Köylü, kaba saba, soylulardan nefret eden ve her fırsatta onları aşağılamaya çalışan biri olması gerekirken çok yumuşak kalmış. Prensi aşağılamaya çalışacağı yerde onun karşısında adeta eziliyor. Dekorlar Barış Dinçel imzasını taşıyor. Zenginlikle görgüsüzlüğün birlikte yansıtıldığı art-deco dekorlar beklerken, Dupont’ların evi olarak zevksiz, sıradan bir salonla karşılaşıyoruz. Yerde göz dolduran bir halı bile yok. Hele duvarda koskoca bir saat dururken M. Dupont’un Mikael’e saati sorması, onun da saati olmadığı için bilememesi bu özensizliğin bir başka göstergesi. Kostümde benim için bir marka olan Canan Göknil’in kostümleri de beni şaşırttı. Finalde Uratief’lerin kostümleri çok şık, birebir dönemin kostümü; ama kumarda kazanarak biriktirdikleri paralarla bu kadar pahalı kostümler yaptırabilirler miydi? Bana fazla abartılı geldi. Madam Dupont’nun kostümleri de öyle. Kasttaki aksamalara, kimi oyunculuklardaki yetersizliklere, dekor ve kostümlerdeki eksikliklere rağmen yine de keyifle izlenen bir yapıt Şahane Züğürtler. Fransız komedi tiyatrosunun önemli yapıtları arasında yer alan, sinemaya da uyarlanan Şahane Züğürtler, güldürüyle dramın içiçe olduğu, insan sevgisinin hep ön planda tutulduğu bir oyun. Bir an kahkahalarla gülerken, az sonra yüreğinizin sızladığını hissediyorsunuz. Belli bir karamsarlık vardır oyunda. Ama öylesine ustaca kaleme alınmış ki yapıt, bir daha geri gelmeyecek güzelliklerin, bir daha gerçekleşemeyecek hayallerin arkasından ağlamak yerine, birbirine sevgiyle sarılmış insanların her şeye yeniden başlayabileceklerine, her şeyin üstesinden gelebileceklerine inanıyorsunuz. Vatanına bağlılığın, düşlerine bağlılığın, anılarına bağlılığın, birbirlerine sevgiyle sarılmanın komedisi olan Şahane Züğürtler kanımca en az iki yıl Şehir Tiyatroları sahnesinde seyircisiyle buluşmasını sürdürecek. www.dirensanat.com   Şahane Züğürtler (oyun) Vikipedi, özgür ansiklopedi’den alıntılarla:  
Şahane Züğürtler "Tovaritch"ABD'de "The Crowded Kitchen Players"ın sahnelediği "Tovaritch" oyununun afişi
Yazar Jacques Deval
Karakterler General Mikhaïl Ouratieff Tatiana Ouratieff Bay Arbeziah Gorotchenko Mme Arbeziah Augustine
İlk gösterim 13 Ekim 1933
İlk gösterildiği yer Théâtre de Paris (Fransa)
Ülke Fransa
Orijinal dil Fransızca
Konu Artık yıkılmış olan Rus aristokratlarının demode değerlerini irdeliyor
Tür Komedi
Zaman ve mekân 1920'lerin[1] Paris'i
Şahane Züğürtler (Fransızca özgün adı: Tovaritch), Fransız bulvar tiyatrosunun öncülerinden aktör, yazar ve yönetmen Jacques Deval'in 1933'te yazdığı komedi tarzındaki tiyatro oyununun Türkiye'deki adı. Oyunun özgün adı olan "Tovaritch" (товарищ) Rusçada "yoldaş" anlamına gelmektedir. 1920'lerin Paris'inde geçen oyun, Bolşevik Devrimi sonrasında Rusya'dan kaçarak Paris'e yerleşen soylu Ouratieff çiftinin fakirliğe düştükleri için bir zengin konağında uşak ve hizmetçi olarak çalışmaya başlamaları üzerine kurulmuştur. Yeni görevlerini hakkını vererek yapan çiftin asıl kimlikleri ortaya çıkınca onları daha zorlu şartlar bekler. İlk gösterimi 13 Ekim 1933'te Fransa'da "Théâtre de Paris"te yapılan oyun, Türkiye'de ilk kez 22 Ekim 1963'te Asude Zeybekoğlu'nun Türkçe çevirisiyle Dormen Tiyatrosu tarafından sahnelenmişti. Oyun daha sonra birkaç kez sinemaya ve televizyona uyarlanmıştır. Bu sinema uyarlamalarında bir tanesi de yine Türkiye'de yapılmıştır. Konusu Tiyatro oyununda olaylar 1920'li yılların Paris'inde geçer. Rus aristokratlar Prens Mikhaïl Ouratieff ve eşi Grandüşes Tatiana Ouratieff Bolşevik Devrimi'nden sonra Rusya'dan kaçarak Paris'e yerleşmişlerdir. Prens Çar'ın kendisine emanet ettiği 4 milyar frankı Fransa Merkez Bankası'nda kendi adıyla muhafaza etmektedir. İhtilalden kaçırılmış bu büyük servetin kuruşuna dokunmaları mümkün değildir, zira günün birinde çar idareyi tekrar ele geçirirse bu para ülkenin kalkınmasında ve asillerin yeniden ülkeye dönüşü için kullanılacaktır. Ancak Rusya'da bekledikleri karşı devrim bir türlü gerçekleşmeyince aristokrat çift otel borçlarını dahi ödeyemez duruma gelir. Satacak bir şeyleri kalmayınca başvurdukları ufak tefek hırsızlıklar da onların karınlarını doyurmaya yetmez. Sonunda hiç alışık olmadıkları bir şeyi yapmaya karar verirler: Çalışmak! Bir gazete ilânından buldukları işe başvururlar. İlânı veren Fransız sosyalist milletvekillerinden birinin konağında takma isimlerle uşak ve hizmetçi olarak çalışmaya başlarlar. Sonradan görme işverenlerine kendilerini sevdiren çift önceleri geçmişleriyle ilgili pek renk vermezler ama burada karşılaştıkları Lady Carrigan'la olan temasları asıl kimliklerini ortaya çıkartır. Verilen başka bir davette İhtilâl hükümetinin temsilcisi Sovyet petrol bakanı Gorotchenko da onları tanır. Rusyadayken de onlara çok çektirmiş olan Gorotchenko, prensten 4 milyar Frankı geri ister. Prensi ikna etmek için de onun yurtseverlik duygularına hitap eder. Bu parayı vermezse yabancılara borçlanmış olan İhtilâl hükümeti Bakü petrollerinin işletim hakkını uzun bir süreliğine yabancılara devretmek zorunda kalacaktır. Ailenin çocukları Georges ve Augustine bir süre sonra Prens'le karısına âşık olurlar. Bir dizi karmaşık ve gülünç olaydan sonra yurtsever bir insan olan prens, banka hesabındaki çara ait parayı komünist Rusya'nın Petrol Bakanı Gorotchenko'ya vermeyi kabul eder. Prens Ouratieff ve karısı Grandüşes Tatiana yaşamlarının geri kalanını fakir ama mutlu olarak geçirmeye karar verirler[1][2]. Karakterler
  • Prens Mikhaïl Ouratieff ((Türkçe uyarlamada Prens Uratieff))
  • Grandüşes Tatiana Ouratieff (Türkçe uyarlamada Grandüşes Tatyana Uratieff)
  • Bayan Arbeziah (Türkçe uyarlamada Fernande Dupont)
  • Bay Arbeziah (Türkçe uyarlamada Charles Dupont)
  • Gorotchenko, Sovyet petrol bakanı (Türkçe uyarlamada Gorochenko)
  • Augustine Arbeziah (Türkçe uyarlamada Helene Dupont)
  • Georges Arbeziah (Türkçe uyarlamada George Dupont)
  • Lady Carrigan (Türkçe uyarlamada Lady Karrigan)
  • Kont Breginsky (Türkçe uyarlamada Kont Brekensky)
  • Bankacı Dubieff
  • Martellau
  • Aşçı Louise
Sahne uyarlamaları 1933 - Fransa: Oyunun ilk sahnelenişi 13 Ekim 1933'te Fransa'nın başkentinde "Théâtre de Paris"te yapıldı.
  • 1935 - İngiltere: İngilizce ilk uyarlama 24 Nisan 1935'te Londra'da sahnelendi. Eseri İngilizce'ye Robert E. Sherwood uyarlandı.
  • 1936 - ABD: Broadway'de yine Robert E. Sherwood'un uyarlamasıyla müzikal komedi olarak sahnelendi. 15 Ekim 1936'dan başlayarak 356 kez sahnelendi.
  • 1963 - Türkiye: Oyun Türkiye'de ilk kez 22 Ekim 1963'te Asude Zeybekoğlu'nun Türkçe çevirisiyle Dormen Tiyatrosu tarafından İstanbul'da sahnelendi. Gösteriler bir yıl kadar sürdü. 1991'de Dormen Tiyatrosu oyunu yeniden sahneledi, bu kez dört yıl sahnelendi.
  • 1963 - ABD: 18 Mart 1963'te New York'ta perdelerini bu kez bir müzikal olarak açtı, 264 kez sahnelendi. Başrollerde Jean-Pierre Aumont ve Vivien Leigh oynadılar. Leigh bu rolü için müzikal dalında 1963 Tony ödülünü kazandı.
  • 2011 - Türkiye: Atölye Tiyatrosu. Savaş Mutlu yönetti.
  Dormen Tiyatrosu temsili Dormen Tiyatrosu'nun sahneye koyduğu "Şahane Züğürtler" (Tovaritch) için Milliyet gazetesine verilmiş bir gazete ilânı. Jacques Deval'in 1933 tarihli komedisi "Tovaritch" Türkiye'de ilk kez 22 Ekim 1963'te Haldun Dormen'in kurduğu Dormen Tiyatrosu tarafından sahneye konmuştu. Müzikal olmamakla birlikte bu oyun müzikli tiyatro tarzındaydı. Oyunda şarkıları Ayfer Feray söylüyordu. Kostümleri o tarihte Haldun Dormen'in eşi olan Betül Mardin tasarlamıştı. Ayfer Feray ve Nisa Serezli oyunlarıyla "İlhan İskender Tiyatro Armağanı"nı kazandılar. Oyunu Türkçe'ye çeviren Asude Zeybekoğlu oyunun adını "Şahane Züğürtler" yapmıştı. "Oçi Çorniye" (Rusça: Очи чёрные,Siyah gözler) Rus opera şarkıcısı bas Fyodor Şalyapin'in sesinden "Oçi Çorniye", müzikli oyun "Şahane Züğürtler"in 2. perdesinde Ayfer Feray tarafından da seslendirilmiş ve büyük sansasyon yaratmıştı. Gerçeğe uygun olması için İstanbul'daki Beyaz Ruslar'la konuşulmuş, Paris'ten orijinal kostümler temin edilmiş, Ayfer Feray "Oçi Çorniye" (Rusça: Очи чёрные, çeviri: Siyah gözler) şarkısı için gitar çalmayı öğrenmiş, Başar Sabuncu ve Haldun Dormen beş hafta eskrim dersi almışlardı. Nedense şarkı için bir balalayka temin edilememiş, onun yerine gitar kullanılmıştı. Türkiye'de yaşayan yaşlı Beyaz Ruslar hemen her gece oyuna gelerek yaşlı gözlerle oyunu izlemişler ve Haldun Dormen'e onlara eski günleri hatırlattığı için teşekkür edip oyunla ilgili küçük önerilerde bulunmuşlardı. Haldun Dormen'in yakın çevresinin, "bu oyun Dormen Tiyatrosu'nun sonu olacaktır" şeklindeki öngörülerinin tersine "Şahane Züğürtler" tiyatroyu kurtaran oyun olmuştu. Hemen tutan ve ilk geceden itibaren kapalı gişe oynamaya başlayan oyun sayesinde bütün borçlar ödenmiş, tiyatronun bir yıldır sarsılan prestiji düzelmişti. "Şahane Züğürtler" bir yıl kadar gösterimde kalmış, 280 kez sahnelenmişti. 15 kişiden oluşan topluluk Ankara ve İzmir Fuarı turneleri de dahil neredeyse tüm Anadolu'da temsiller verdi. Oyun artık Dormen Tiyatrosu'yla özdeşleşmişti. Dormen Tiyatrosu 16 Ocak 1991 yılında oyunu yeniden sahnelemeye başladı, bu temsiller de 9 Ekim 1994'e kadar sürdü. Fransız Jacques Deval'in 1933'te yazdığı "Tovaritch" adlı tiyatro oyunu Türkiye'de 1963 yılının Ekim ayında Dormen Tiyatrosu tarafından Asude Zeybekoğlu'nun Türkçe çevirisiyle "Şahane Züğürtler" adıyla sahnelenmişti. Ayfer Feray, Haldun Dormen, Suna Keskin ve Başar Sabuncu oyunun bir sahnesinde. Orijinal kadro 1963'teki orijinal kadro şöyleydi:
  • Çeviri - Asude Zeybekoğlu
  • Sahneye koyan - Erol Keskin
  • Dekor - Leyla Süren
  • Kostümler - Betül Dormen, Güler Erenyol
Oyuncular (sahne alış sırasına göre):
  • Haldun Dormen - Prens Mikhail Uratieff
  • Ayfer Feray - Grandüşes Tatiana Uratieff
  • Yılmaz Köksal - Martellau
  • Mehmet Özekit - Bankacı Dubieff
  • Yüksel Gözen - Kont Brekensky
  • Esin Eden - Aşçı Louise
  • Nisa Serezli - Fernande Dupont
  • Turgut Boralı - Charles Dupont
  • Suna Keskin (Suna Sun olarak) - Helene Dupont (Dupont'ların kızı)
  • Başar Sabuncu - George Dupont (Dupont'ların oğlu)
  • Hadi Çaman - Kapıcı
  • Sema Özcan - Lady Carrigan (Kent Oyuncuları'ndan misafir oyuncu)
  • Tuncel Kurtiz - Gorotchenko (Kent Oyuncuları'ndan misafir oyuncu)
Sinema uyarlamaları
  • 1935 - Fransa - Tovaritch (sinema filmi): Jacques Deval'in 1933'te yazdığı oyun 1935'te kendi ülkesi Fransa'da aynı adla ("Tovaritch") sinemaya da aktarıldı. Bu siyah-beyaz filmin senaristi ve yönetmenlerinden biri de bizzat oyunun yazarıydı.
  • 1937 - ABD- Tovarich (sinema filmi): 1937 yılında bu kez ABD'de oyun ikinci kez sinemaya aktarıldı. Yazılış farkıyla bu filmin adı da "Tovarich"ti. Başlıca rollerini Claudette Colbert, Charles Boyer ve Basil Rathbone'un paylaştıkları filmin yönetmeni Ukrayna doğumlu, Yahudi asıllı asıllı Amerikalı sinemacı Anatole Litvak'tı. Yine siyah-beyaz çekilmiş olan bu film 1940 yılında Türkiye'de sinemalarda "Düşes Petrovna" adıyla gösterilmişti.
  • 1954 - İngiltere - 24 Ocak 1954'te İngiltere'nin BBC televizyonunda "Pazar Gecesi Tiyatrosu" kuşağında oyunun dramatik bir sunumu yapıldı. Siyah-beyaz yayında başrolde Peter Cushing (Prens Ouratieff) oynuyordu.
  • 1964 - Türkiye - Şahane Züğürtler (sinema filmi): Oyunun İstanbul'da sahnelenmesinden bir yıl sonra yönetmen Süreyya Duru Jacques Deval'ın oyununu bu kez de Türkiye'de sinemaya uyarladı. Filmin adı oyunun Türkçe adıyla aynıydı. Siyah-beyaz çekilen bu komedinin başrollerinde Ayhan Işık, Sezer Sezin ve Ali Şen oynamışlardı. Uyarlama senaryosunu Mine Esen ve Erdoğan Tünaş'ın birlikte yazdıkları filmin müziklerini Fecri Ebcioğlu yapmıştı.
  • 1966 - Batı Almanya - Towarisch (TV filmi): 1966'da Batı Almanya'da "Towarisch" adıyla Televizyon için bir uyarlama daha yapıldı. 100 dakikalık bu siyah-beyaz TV filmi müzikal tarzdaydı.
  • 1981 - Fransa - Tovaritch (TV filmi): 1981 yılında yine Fransa'da Jeannette Hubert oyundan yeni bir uyarlama daha yaptı. 120 dakikalık bu renkli yapım da bir TV filmiydi.
  • 1994 - Türkiye - Şahane Züğürtler (TV filmi): Kemal Uzun'un televizyon için yaptığı filmin başrolünü, oyunu Türkiye'de ilk kez sahneye koyan ve yine başrolü oynayan Haldun Dormen üstlenmişti. Diğer rollerde Nevra Serezli, Göksel Kortay ve İsmet Üstekin oynuyordu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kaygan Zemin Arşivi