Kaygan Zemin
ŞAHANE ZÜĞÜRTLER / TİYATRO
Yayınlanma:
Takip edenler biliyor; seyrettiğim oyunlardan bahsediyorum zaman zaman. İşte onlardan biri daha… Muhtelif yerlerden derlediğim konuyla ilgili dokümanlar ilgi duyanlar için yararlı olacaktır.
Aşağıda birçok yerden, birçok kişi ve kuruluşun anlatımlarıyla ŞAHANE ZÜĞÜRTLER’İ sunuyorum.
Uzunca oldu. İlgi duymayanlar sıkılabilir ama kesmeye kıyamadım.
YAZAR: JACQUES DEVAL
Fransız oyun yazarı. (1894 Paris- 1972 Paris) bulvar tiyatrosunun, hafif komedyaların temsilcisi olan Deval, Fransız vodvil geleneğinde yazdığı oyunlarla adını duyurmuştur:
une femme faible (1920, zayıf bir kadın), dans sa candeur naive (1926, kâğıttan âşık), etienne (1993), mademoiselle (1932), Fransız orta sınıf bir aileyi soylu bir beyaz rus aileyle karşılaştıran ve uluslararası bir ün kazanmış olan tovaritch(1933, tovariç), bilicilikle ilgili şiirsel bir kurgulama olan ce soir a samarcande(1950, bu gece semerkant'ta), charmante soirée (1955, hoş gece), la prétennaire(1957, dolandırıcı), romanzero (1958), et l'enfer, isabelle?(1963, cehenneme ne dersin, isabelle?). 40 kadar oyun yazmış olan Deval'in romanlardan oyunlaştırmaları ve uyarlamaları da vardır.
(kaynak: Aziz Çalışlar, tiyatro ansiklopedisi sf:160)
YÖNETEN: HALDUN DORMEN
1928 yılında Mersin’de doğan Haldun Dormen Yale Üniversitesinin tiyatro bölümünden masters derecesi ile mezun olduktan sonra çeşitli yaz tiyatrolarında çalıştı. 1954 yılında İstanbul'a dönerek Muhsin Ertuğrul yönetimindeki küçük sahneye girdi ve "Cinayet Var" adlı oyunla ilk kez Türk seyircisinin karşısına çıktı bu arada amatörlerle cep tiyatrosu çalışmalarını sürdürdü.
1955 yılında Papaz Kaçtı komedisi ile Dormen Tiyatrosunu kurdu. Bugüne kadar yüzün üstünde rol alan Dormen, çeşitli tiyatrolarda 32'si müzikal 140 oyun sahneye koydu. Sürç-i Lisan Ettikse ve Antrakt adlı iki otobiyografik kitap ve aralarında Hisseli Harikalar Kumpanyası, Geceye Selam, Şen Sazın Bülbülleri, Yolun Yarısı, Günaydın Mr. Weill, Amphytrion 2000 ve Bir Kış Öyküsü gibi yapıtlar bulunan dokuz müzikal yazdı. Şehir tiyatrolarında onaltı yıldır oynanan "Lüküs Hayat" ve İstanbul Operasında "Kral ve Ben" müzikallerini sahneye koydu.
1966'da sinemaya geçti ve yalnızca iki film yönetti. Bozuk Düzen (1966). Güzel Bir Gün İçin (1967) Hacettepe Üniversitesinden Onursal Bilim Doktoru belgesi alan ve Devlet sanatçısı olan Haldun Dormen halen Yapı Kredi Sigorta ve Yayla Sanat merkezinin Sanat danışmanıdır. Ellinin üstünde ödülü olan sanatçının bir oğlu ve bir torunu vardır.
Bu bilgiler www.dormentiyatrosu.com sitesinden alınmıştır.
ŞAHANE ZÜĞÜRTLER
Yazan: JACQUES DEVAL
Çeviren: ASUDE ZEYBEKOĞLU
Yöneten: HALDUN DORMEN
Sahne Tasarımı: BARIŞ DİNÇEL
Kostüm Tasarımı: CANAN GÖKNİL
Işık Tasarımı: ÖZCAN ÇELİK
Efekt: SERKAN YAVŞAN
Yönetmen Yardımcısı: CEYLAN ÇETE, DOĞAN ŞİRİN, EMEL BERTAN, BEGÜM YAZICIOĞLU
Süre: 150 DAKIKA / 2 PERDE
OYUNCULAR
BARIŞ ÇAĞATAY ÇAKIROĞLU, BUĞRA CAN ILDIRIŞIK, CAN BAŞAK, CAN DOĞAN, CEYLAN ÇETE, ÇAĞRI ÖZGÜR HÜN, DİLAY TAŞKAYA, ENGİN AKPINAR, HAKAN GÜNER, MÜGE AKYAMAÇ, ONUR ŞİRİN, ÖZGÜN AKAÇÇA, SÜEDA ÇİL
KONUSU
Rusya'daki devrimden sonra pek çok Rus asilzadesi batı ülkelerine kaçtı. Ouratieff çifti de bu ailelerden biridir. Çar'a ait yüklüce bir serveti de beraberinde getiren çift bu paraya dokunmaz, çeşitli evlerde hizmetçilik ve uşaklık yaparak hayatlarını sürdürmeye devam ederler. Ancak bu parada herkesin gözü vardır ve Ouratieff çifti parayı korumak için büyük bir gayret içindedir. Neticede, çok büyük bir servete hükmetmekle beraber yoksul bir hayat yaşayan çiftin başına akıl almaz olaylar gelir. Fransız bulvar tiyatrosunun öncülerinden aktör, yazar ve yönetmen Jacques Deval'in 1933'te yazdığı komedi, eğlenceli iki saat geçirmek isteyenler için kaçırılmaz bir fırsat.
***
Oyunun, Rusya'dan Avrupa'ya kaçan bir çiftin var olma savaşını komedi diliyle anlatmaktadır. Haldun Dormen'in daha önce iki kez sahneye koyduğu, şimdi de Şehir Tiyatroları için tekrar yönettiği ölümsüz bir oyun.
Aynı oyunda daha önce iki kez yer alan Haldun Dormen bu defa Şehir Tiyatrolarında yönetmektedir.
"Şahane Züğürtler"in ölümsüz bir oyun olduğunu vurgulayan Dormen, [gala gecesindeki konuşmasında] şunları söylemiş:
"İlki 1963'te çok gençken, ikincisi 1993'te tam rolün yaşlarındayken bu oyunda yer aldım. Unutamadığım bir oyun ve rol oldu benim için. Şimdi de çok büyük bir başarı kazanır inşallah. Tiyatro, insanların duygularını dile getirmektir. İzleyici de bu oyunda çok güzel duygular bulacak"
Oyunda, daha önce Haldun Dormen'in canlandırdığı "Mikael" karakterini canlandıran Can Başak rol almaktadır.
Başak, [gala gecesindeki konuşmasında] Dormen'le 28 yıl önce "Kuşlar" oyununda birlikte çalıştıklarını hatırlatarak, konservatuvardan öğrencisi olduğu Dormen'in kendi kariyerinde önemli katkısı bulunduğunu anlatmış.
[O gece Can Başak şöyle devam etmiş:] “Bir tarafından zor, bir tarafından çok keyif verici. Çok güler yüzlü bir oyun. Bazı komediler sadece güldürür. Çıkarsınız ve unutursunuz. Bu oyundan çıktığınızda düşüneceğiniz şeyler de var. Bir yanından mülteci hikâyesi olduğu için güncelliğini koruyor. Dünyada birçok tiyatronun da repertuvarında yer alıyor"
Oyunun konusu:
"Rusya'daki devrimden sonra pek çok Rus asilzadesi batı ülkelerine kaçar. Ouratieff çifti de bu ailelerden biridir. Çar'a ait yüklüce bir serveti de beraberinde getiren çift bu paraya dokunmaz, çeşitli evlerde hizmetçilik ve uşaklık yaparak hayatlarına devam ederler. Ancak bu parada herkesin gözü vardır ve Ouratieff çifti parayı korumak için büyük bir gayret içindedir. Neticede, çok büyük bir servete hükmetmekle beraber yoksul bir hayat yaşayan çiftin başına akıl almaz olaylar gelir"
Bu bölümde kaynak: http://www.yenisafak.com/hayat/sahane-zugurtler-oyununun-galasi-yapildi-2560480
ŞAHANE ZÜĞÜRTLER
Dormen Tiyatrosu’ndan ikinci sahnelenişinden tam otuzdört yıl sonra Şahane Züğürtler’i İstanbul Şehir Tiyatroları’nda izliyoruz. Bu otuzdört yıl içinde birçok yapıt belleğimden silinip gittiği halde Şahane Züğürtler hâlâ capcanlı anılarımda.
BİR BİLENE GÖRE ŞAHANE ZÜĞÜRTLER
YAŞAR İLKSAVAŞ (Tiyatro Eleştirmeni)’IN KALEMİNDEN:
1963 yılı. Galatasaray Lisesi’nde yatılı okuyorum. Çarşamba ve cumartesi günleri okuldan çıktığımda Dormen Tiyatrosu önünde uzun kuyruklar görüyorum. Şahane Züğürtler’e yer bulmak ne mümkün. Herkes bu oyundan söz ediyor. Ben de bir okul çıkışı bu uzun kuyruklara girip onbeş gün sonrasına yer bulabilmiştim. Ayrıca, Şahane Züğürtler benim Dormen Tiyatrosu’nda izlediğim ilk oyun olmuştu. Tek kelimeyle oyunun tutkunu olmuştum: sonrasında iki kez daha izlemiştim. Haldun Dormen’li, Ayfer Feray’lı, Nisa Serezli’li, Tuncel Kurtiz’li, Tülin Oral’lı, Turgut Boralı’lı, Suna Keskin’li, Başar Sabuncu’lu… rüya gibi bir kadrodan izlemiştim oyunu, ve Erol Keskin’in su gibi akan rejisinden. Prens Mikael rolü Haldun Dormen’in, anılarında da yazdığı gibi, en severek oynadığı rol, bence sanat yaşamında çizdiği en başarılı kompozisyondu. Tatyana ve Madam Dupont rolleriyle Ayfer Feray ve Nisa Serezli en prestijli tiyatro ödüllerinden olan İlhan İskender Armağanı’nı kazanmışlardı.
1992 yılında Şahane Züğürtler bu kez Metin Serezli’nin rejisiyle, Nevra Serezli’li, Sevil Üstekin’li, Fuat İşhan’lı, Suat Sungur’lu, Hüseyin Köroğlu’lu… yine çok başarılı bir kadroyla sahneleniyordu. Prens Uratief’te Haldun Dormen yıllar önceki başarısını bir kez daha yineliyordu. Oyun bu ikinci sahnelenişinde de yine kapalı gişe oynadı.
Tam otuzdört yıl sonra Şahane Züğürtler’i İstanbul Şehir Tiyatroları’nda izliyoruz. Bu kez yönetmen koltuğunda Haldun Dormen var. Bu otuzdört yıl içinde birçok yapıt belleğimden silinip gittiği halde Şahane züğürtler hâlâ capcanlı anılarımda. Günümüz koşullarında biraz uzun gelse de, aslında dört perde olan bu oyunu ben yine de büyük bir zevkle izledim. Belki bende apayrı bir yeri olduğu için, belki bana tiyatroyu sevdiren oyunlardan biri olduğu için, belki bana bir nostalji yaşattığı için duygusal yaklaşıyor olabilirim.
1930’lu yıllar. Sovyet Devrimi’nden canını kurtararak Batı’ya sığınmış bir avuç beyaz Rus. Birçoğu sefalet içinde; bir kısmı taksi şöförlüğü yaparak, bir kısmı eskrim dersleri, briç dersleri vererek, ama hep onurlu bir biçimde ayakta kalmaya çalışan bir avuç insan. Prens Mikael Uratief ve Grandüşes Tatiana Uratief de Fransa’ya kaçarken Çarlık Rusyasının altınlarını da kaçırıp Prens adına Fransız Bankası’na yatırmışlardır. Çarlık Rusya’nın yeniden kurulacağı umudundadırlar ve bu elli milyar Franklık altın yeniden kurulacak çarlık Rusya’nın yönetimi için gerekli olacaktır. Yani bu paralar Rus halkına aittir, bunun için de tek kuruşuna bile dokunmazlar. Yaşamları boyunca hiç iş yapmamış bu insanlar söz konusu servete el sürmemek için hizmetçiliği bile kabul ederler ve sonradan görme, görgüsüzlükte sınır tanımayan sosyalist milletvekili Dupont’ların evinde çalışmaya başlarlar… Kendilerine ne denli büyük acılar yaşatmış olsalar da, Devrim’e ne denli karşı olsalar da, kendilerini bu duruma düşürenlerden intikam almak için yanıp tutuşsalar da açlık ve sefalet içinde yaşayan, acı çeken bir Rus halkı vardır. Ve Prens, ömür boyu hizmetçi kalacaklarını bile bile, Rus halkının mutluluğu, Rusya’nın özgürlüğü, Batı’nın petrol kuyularını ele geçirmemesi uğruna hesabındaki tüm parayı Komünist Rusya’nın petrol bakanına verecektir…
Şahane Züğürtler’in Kadrosu
Jacques Deval’in yazdığı, Asude Zeybekoğlu’nun Türkçe’ye çevirdiği Şahane Züğürtler’i bu kez Haldun Dormen sahneye koymuş. Hiç aksamayan bir sahne trafiğiyle sahneye konan oyunda Haldun Dormen dramın da, güldürünün de altını ince çizgilerle çizmiş, yalınlıktan uzaklaşmamaya özen göstermiş.
Şahane Züğürtler aslında dört başrolü olan bir oyun: Uratief’ler ve Dupont’lar. Müge Akyamaç, Tatiana Uratief’i asaletiyle, gururlu duruşuyla, hoşgörüsü ve bağışlayıcılığıyla yorumluyor. Can Başak ses tonu ve duruşuyla tam bir prens. Müge Akyamaç’la birlikte uyumlu bir ikili oluşturuyorlar sahnede. Oyunun asıl komedisi Dupont’ların üstüne kurulu. Hakan Güner abartıyı bıçak sırtı bir dengede kullanarak, rolünün olanaklarından yararlanarak başarılı bir Mösyö Dupont tiplemesi yaratmış. Oğlunu oynayan Özgün Akaçca da yarattığı sevimli kompozisyonla oyunun en dikkat çeken oyuncularından. Madam Dupont da Süeda Çil hiç Fransız olamamış, fazla “alaturka” kalmış. Kostümleri onu daha da alaturkalaştırmış. Rolünün olanaklarından yararlanamamış. Goraçenko’da Engin Akpınar da yanlış seçim. Köylü, kaba saba, soylulardan nefret eden ve her fırsatta onları aşağılamaya çalışan biri olması gerekirken çok yumuşak kalmış. Prensi aşağılamaya çalışacağı yerde onun karşısında adeta eziliyor.
Dekorlar Barış Dinçel imzasını taşıyor. Zenginlikle görgüsüzlüğün birlikte yansıtıldığı art-deco dekorlar beklerken, Dupont’ların evi olarak zevksiz, sıradan bir salonla karşılaşıyoruz. Yerde göz dolduran bir halı bile yok. Hele duvarda koskoca bir saat dururken M. Dupont’un Mikael’e saati sorması, onun da saati olmadığı için bilememesi bu özensizliğin bir başka göstergesi.
Kostümde benim için bir marka olan Canan Göknil’in kostümleri de beni şaşırttı. Finalde Uratief’lerin kostümleri çok şık, birebir dönemin kostümü; ama kumarda kazanarak biriktirdikleri paralarla bu kadar pahalı kostümler yaptırabilirler miydi? Bana fazla abartılı geldi. Madam Dupont’nun kostümleri de öyle.
Kasttaki aksamalara, kimi oyunculuklardaki yetersizliklere, dekor ve kostümlerdeki eksikliklere rağmen yine de keyifle izlenen bir yapıt Şahane Züğürtler.
Fransız komedi tiyatrosunun önemli yapıtları arasında yer alan, sinemaya da uyarlanan Şahane Züğürtler, güldürüyle dramın içiçe olduğu, insan sevgisinin hep ön planda tutulduğu bir oyun. Bir an kahkahalarla gülerken, az sonra yüreğinizin sızladığını hissediyorsunuz. Belli bir karamsarlık vardır oyunda. Ama öylesine ustaca kaleme alınmış ki yapıt, bir daha geri gelmeyecek güzelliklerin, bir daha gerçekleşemeyecek hayallerin arkasından ağlamak yerine, birbirine sevgiyle sarılmış insanların her şeye yeniden başlayabileceklerine, her şeyin üstesinden gelebileceklerine inanıyorsunuz.
Vatanına bağlılığın, düşlerine bağlılığın, anılarına bağlılığın, birbirlerine sevgiyle sarılmanın komedisi olan Şahane Züğürtler kanımca en az iki yıl Şehir Tiyatroları sahnesinde seyircisiyle buluşmasını sürdürecek.
www.dirensanat.com
Şahane Züğürtler (oyun)
Vikipedi, özgür ansiklopedi’den alıntılarla:
- Prens Mikhaïl Ouratieff ((Türkçe uyarlamada Prens Uratieff))
- Grandüşes Tatiana Ouratieff (Türkçe uyarlamada Grandüşes Tatyana Uratieff)
- Bayan Arbeziah (Türkçe uyarlamada Fernande Dupont)
- Bay Arbeziah (Türkçe uyarlamada Charles Dupont)
- Gorotchenko, Sovyet petrol bakanı (Türkçe uyarlamada Gorochenko)
- Augustine Arbeziah (Türkçe uyarlamada Helene Dupont)
- Georges Arbeziah (Türkçe uyarlamada George Dupont)
- Lady Carrigan (Türkçe uyarlamada Lady Karrigan)
- Kont Breginsky (Türkçe uyarlamada Kont Brekensky)
- Bankacı Dubieff
- Martellau
- Aşçı Louise
- 1935 - İngiltere: İngilizce ilk uyarlama 24 Nisan 1935'te Londra'da sahnelendi. Eseri İngilizce'ye Robert E. Sherwood uyarlandı.
- 1936 - ABD: Broadway'de yine Robert E. Sherwood'un uyarlamasıyla müzikal komedi olarak sahnelendi. 15 Ekim 1936'dan başlayarak 356 kez sahnelendi.
- 1963 - Türkiye: Oyun Türkiye'de ilk kez 22 Ekim 1963'te Asude Zeybekoğlu'nun Türkçe çevirisiyle Dormen Tiyatrosu tarafından İstanbul'da sahnelendi. Gösteriler bir yıl kadar sürdü. 1991'de Dormen Tiyatrosu oyunu yeniden sahneledi, bu kez dört yıl sahnelendi.
- 1963 - ABD: 18 Mart 1963'te New York'ta perdelerini bu kez bir müzikal olarak açtı, 264 kez sahnelendi. Başrollerde Jean-Pierre Aumont ve Vivien Leigh oynadılar. Leigh bu rolü için müzikal dalında 1963 Tony ödülünü kazandı.
- 2011 - Türkiye: Atölye Tiyatrosu. Savaş Mutlu yönetti.
- Çeviri - Asude Zeybekoğlu
- Sahneye koyan - Erol Keskin
- Dekor - Leyla Süren
- Kostümler - Betül Dormen, Güler Erenyol
- Haldun Dormen - Prens Mikhail Uratieff
- Ayfer Feray - Grandüşes Tatiana Uratieff
- Yılmaz Köksal - Martellau
- Mehmet Özekit - Bankacı Dubieff
- Yüksel Gözen - Kont Brekensky
- Esin Eden - Aşçı Louise
- Nisa Serezli - Fernande Dupont
- Turgut Boralı - Charles Dupont
- Suna Keskin (Suna Sun olarak) - Helene Dupont (Dupont'ların kızı)
- Başar Sabuncu - George Dupont (Dupont'ların oğlu)
- Hadi Çaman - Kapıcı
- Sema Özcan - Lady Carrigan (Kent Oyuncuları'ndan misafir oyuncu)
- Tuncel Kurtiz - Gorotchenko (Kent Oyuncuları'ndan misafir oyuncu)
- 1935 - Fransa - Tovaritch (sinema filmi): Jacques Deval'in 1933'te yazdığı oyun 1935'te kendi ülkesi Fransa'da aynı adla ("Tovaritch") sinemaya da aktarıldı. Bu siyah-beyaz filmin senaristi ve yönetmenlerinden biri de bizzat oyunun yazarıydı.
- 1937 - ABD- Tovarich (sinema filmi): 1937 yılında bu kez ABD'de oyun ikinci kez sinemaya aktarıldı. Yazılış farkıyla bu filmin adı da "Tovarich"ti. Başlıca rollerini Claudette Colbert, Charles Boyer ve Basil Rathbone'un paylaştıkları filmin yönetmeni Ukrayna doğumlu, Yahudi asıllı asıllı Amerikalı sinemacı Anatole Litvak'tı. Yine siyah-beyaz çekilmiş olan bu film 1940 yılında Türkiye'de sinemalarda "Düşes Petrovna" adıyla gösterilmişti.
- 1954 - İngiltere - 24 Ocak 1954'te İngiltere'nin BBC televizyonunda "Pazar Gecesi Tiyatrosu" kuşağında oyunun dramatik bir sunumu yapıldı. Siyah-beyaz yayında başrolde Peter Cushing (Prens Ouratieff) oynuyordu.
- 1964 - Türkiye - Şahane Züğürtler (sinema filmi): Oyunun İstanbul'da sahnelenmesinden bir yıl sonra yönetmen Süreyya Duru Jacques Deval'ın oyununu bu kez de Türkiye'de sinemaya uyarladı. Filmin adı oyunun Türkçe adıyla aynıydı. Siyah-beyaz çekilen bu komedinin başrollerinde Ayhan Işık, Sezer Sezin ve Ali Şen oynamışlardı. Uyarlama senaryosunu Mine Esen ve Erdoğan Tünaş'ın birlikte yazdıkları filmin müziklerini Fecri Ebcioğlu yapmıştı.
- 1966 - Batı Almanya - Towarisch (TV filmi): 1966'da Batı Almanya'da "Towarisch" adıyla Televizyon için bir uyarlama daha yapıldı. 100 dakikalık bu siyah-beyaz TV filmi müzikal tarzdaydı.
- 1981 - Fransa - Tovaritch (TV filmi): 1981 yılında yine Fransa'da Jeannette Hubert oyundan yeni bir uyarlama daha yaptı. 120 dakikalık bu renkli yapım da bir TV filmiydi.
- 1994 - Türkiye - Şahane Züğürtler (TV filmi): Kemal Uzun'un televizyon için yaptığı filmin başrolünü, oyunu Türkiye'de ilk kez sahneye koyan ve yine başrolü oynayan Haldun Dormen üstlenmişti. Diğer rollerde Nevra Serezli, Göksel Kortay ve İsmet Üstekin oynuyordu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.