Halil Şahin

Halil Şahin

SAĞLIĞA ZARARLI İSE

Türkiye her an erken bir seçimle karşı karşıya kalmasa da zaman içinde normaline de çok yaklaşıyoruz. Yine öylesine günlere ramak kaldıysa eğer, derin düşünme zamanı başlamış demektir. Akla neler gelmiyor ki? Cezai ehliyet veya reşit olmakla özdeş tutulan 18 yaş, Türkiye’de ilk kez oy kullanma yaşı olarak da karşımıza çıkarken aynı zamanda sigara almak için de yeterli demek ki, sigara paketlerinin hepsinin üzerinde “18 yaşından küçüklere satılmaz” uyarısı vardır. Demek ki; Sigara tiryakiliği ile verilecek olan oylardan dolayı, insanın 18 yaş ile olgunlaşma ve özgürlükleri gibi konularla ilintisi var gibi! O halde; Türkiye’de nasıl sigara 18 yaşından küçüklere satılmıyorsa, 18 yaşını geçenlerin de “Küreselci AB’D sömürgenleri işbirlikçisine” oy vermesinin sakıncalı olduğu anlatılmalıdır! Vatandaş yüzlerce oldubittilerle Türkiye’nin gündemine giren Siyasal İslâm temsilcileri ile açıktan açığa 2002 yılında tanıştı. Amerikancı Küreselci Parti’nin birinci parti olarak çıktığı 2002 seçimlerinde aldığı oy oranı 10.848.704 oldu. Bu oran, “sigara içmek öldürür” uyarısına rağmen, Türkiye’de on yedi milyonu geçkin sigara kullanıcısından daha azdır! Evet, 2002 yılında onları tanımıyorduk. Bu nedenle Türk milletinden 10.848.704 oy aldı. Aradan yaklaşık 5 yıl geçti. Anlaşılır bir şekilde ifade etmek gerekirse, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere devletin birçok kurum ve kuruluşları; onlar için, yarı açık da olsa “Türkiye’ye zararlı” dedi. Amerikancı Küreselci Parti iktidarının, Ege’de 16 adamızı Yunana peşkeş çektiği, Türkiye toprağını ve egemenlik haklarını sattığı vurgulandı. Kısaca söylemek gerekirse “Alaca Karanlık Parti’ye oy vermek, T.C. Devleti’ni öldürür”, görüşü ortaya çıktı. Nasıl “sigara içmek size ve çevrenizdekilere ciddi zararlar” veriyorsa, “Allah’la Kandıranlar Partisi de siz ve çevrenizdekilere ciddi zararlar verecektir”, denildi. Bu benzetmenin ne denli doğru olduğu anlaşılmamış olacak ki; sigara paketlerinde gayet açık olarak görünen ‘öldürür’ uyarısına rağmen, 17 milyon olan sigara tiryakisi nasıl etkilenmemiş ise ve çoğunluklu olarak hala sigara içemeye devam ediyorsa, önümüzdeki seçimlerde de bu adamlara oy verenlerin sayısında fazlaca değişiklik olmayacak gibi... Nedeni ise yine sigara paketlerinde gizli! Sigara paketinde ne yazıyor? “Çocukları koruyun: Dumanınızı onlara solutmayın.” Ama sigara tiryakileri buna fazlaca dikkat etmezler. Hatta çevremizdekiler sigara tutmakta adettendir. Basit bir ifade ile muhafazakârca oy veren bir kişi, 18 yaşını geçkin bir çocuğu varsa, ona ve çevresindekilere kendisinin desteklediği partiye oy vermeye davet eder. Bu hal; sigara içen birisinin etrafındakileri düşündüğü söylenemese de, ister istemez içenin yanında içmeyenlerin de cezalandırıldığının resmidir. Memleketi ve milleti kasıp kavuran şu zalimlere oy verenlerin kim olacağını, Sağlık Bakanlığının yayınladığı bir rapordaki sigara tiryakilerinin durumu ile takip edelim. Türkiye’de, “110.000 insanımızı erken yaşlarda sigaraya kurban” verdiğimiz ve önlem alınmadığı takdirde de önümüzdeki 20 yılda bu sayı 250.000’e çıkacağını öngörmektedir. Bir de bu sayı içerisinde “pasif içici” olarak bilinen tiryaki yakınları vardır. Bunlar evde, iş yerinde veya kapalı alanlarda sigara içerken yakınlarına zarar verenlerdir. Bunlar nedeniyle yılda beş bin kişinin öldüğü belirtilmektedir. Sigara tiryakilerinin yanında ölen pasif içicilerin toplamı ise on bin kişidir. Bu on bin kişi ise ne yazık ki, sigara paketinde yazan “sigara dumanında benzen, nitrozamin, formaldehit ve hidrojensiyanit gibi kanser yapıcı maddeler” bulunur uyarılarına rağmen, tiryakiler bilerek ölümü gider... Pasif içicilerin durumu ile işte o oylarının nasıl artığını anlamışınızdır. Benzerlik, aynen sigara tiryakilerinin sayısının artışındaki gibidir. O nedenle, sonuçlar sizi kesinlikle şaşırtmayacaktır. Türkiye’deki sistem, 2002 yılında bu zalim iktidarı yarattı. Onlar için, istenildiği kadar “Türkiye’ye zararlı parti” denilsin. Hiçbir fayda sağlamaz. Tam tersi, onları var eden nedenler ortada oldukça, sigara tiryakilerinin yanında içmeyenlerin başına ne geliyorsa, T.C. Devletinin başına da o gelecektir. Kendi sağlını düşünmeyen birey, karşısındakini, toplumu veya ülkesini de kesinlikle düşünmeyecektir. Sigara tiryakileri ile Türkiye’deki seçimlerde oy verenler arasında hiçbir fark yok gibi! Nasıl sigara tiryakileri zehirli dumanlarını etrafa saçarken, kendilerini ve sigara içmeyenleri düşünmüyorsa, onlara oy verenler de Türkiye’ye verdikleri zararı düşünmeyeceklerdir. Gelecek ise yarından farklı olmayacak görünüyor. Açılımların dışında, çözüm gibi bir sorunumuz varsa; ilk önce Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu unutulmamalı değil mi? O devlet düzenin de ise; herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetmeksizin yasalar önünde eşit olduğu bilinmeli. O halde; ülkemizde, azınlık ve etnik kimliklerin tartışılması neden Laik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan etkinlikler olarak görülüyor? Oysa Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere bıraktığı Laik Türkiye Cumhuriyeti devletini, halkın ulusal duyguları ile çağın gereklerine uygun devrimler ile sürdürmek insanca yaşam değil mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi