Peşin ödemeye hazır mısınız?

Peşin ödemeye hazır mısınız?

Gecenin bir yarısında nereden aklıma geldiğini bile bilmiyorum aslında. Hayatın hep etki-tepki üzerine kurulu olduğunu benimsemişimdir daima. Bu nedenle de bu noktadan yola çıkarak düşüncelerimi yazmak istedim… Birkaç aydır siteye yazamadım. Oldukça yoğun bir tempo ile başbaşayız çünkü. Hangimiz değiliz ki? Hepimiz sorulduğunda çok yoğunum vaktim kalmıyor,kendime zaman ayıramıyorum gibi mesajlar vermeye adeta hazırız. Yaşamın bu yoğunluğu aslında kendimiz istiyoruz. Hatta seviyoruz. En azından benim için böyle Bu yaşam mücadelesini sürdürürken elbette hepimiz bir şeyler istiyor bekliyoruz. Hayatımızdan her daim beklentilerimiz var. Mutluluk, huzur,çok para, İşe girmek, işimizde yükselmek hatta müdür olmayı bekliyoruz. Beklentilerimiz daima var. Şimdi bu beklenti kısmını birazda farklı açılardan analiz edelim. Hedef koymaya gelince de başarabiliyoruz kısmen de olsa. Ancak çoğu zaman değerlerimizi, neleri temsil ettiğimizi 3-5-10 yıl sonra kendimizi nerede görmek istediğimizi, bu noktaya gidebilmek için neler yapılması gerektiğini ise düşünmeye biliyoruz. Daha da ciddi bir sorum var aslında! Beklentilerimiz,hayallerimiz, hedeflerimiz güzelde… Peki biz bunun bedelini peşin olarak ödemeye hazır mıyız? Ya da siz bu bedeli peşin olarak ödemeye hazır mısınız? Bedeli peşin peşin ödemekten ve sonra hayatın en büyük erdemlerinden biri olan sabır ile sonuca ulaşmak için kararlılık ve dirayet ile mücadele etmekten bahsediyorum. Ama önce diyorum ki ‘’hayatta ne ekersen onu biçersin’’kavram üzerinde kurguludur. Ancak çoğu kimse, bu beklentilerinin karşılığında önce bedel ödemesi gerektiğini kabullenmek istemiyor. Çoğunluğumuz bekliyor ki armut pişip ağzımıza düşsün… Günümüzde armut hayalleri peşinden değil, gerçeklerin peşinden koşmak gerekiyor. Yani istek ve hedeflerimizi belirlemek ve belirledikten sonra ise,bunlara ulaşmanın bedellerinin neler olduğunu ve o bedeli peşinen ve nakit(yani kredi kartı veya taksitle ile değil!) ödemeye hazır olup olmadığımızı anlamamız gerekiyor. İşte beklide bu noktada binlerce yıldır bir çok öğretinin temelini oluşturan ‘’kendini tanıt’’kavramı karşımıza çıkıyor. Kişinin kendi gerçeklerini bilmesi, kendini tanıyıp,farkındalığını arttırabilmesi üzerinde bir kavram oluşuyor. Günümüz dünyası büyük bir hızla değişmekte. Bu durumda,bizlere de aslında değişime ayak uyduran kişi olmalıyız diye düşünüyoruz. Ama bu yeterli değil ki dünyadan bir adım önde olmak için değişimi yöneten kişi olmak durumundayız, İşte bu değişim yöneticisi kişi de önce kendini yönetmek durumunda. Kişisel yönetimin en etkili anahtarlarından biri ise, hedefe giden yolda önceden ödenecek bedeller… Ne istersek isteyelim ve ne yaşamayı dilersek dileyelim, önce bedelinin ne olduğunu iyi analiz etmek gerekir. Sonra da o bedeli ödemenin hazırlığı… Siz siz olun, bedelini ödemeyip borçlu kalacağınız bir yola çıkmayın! O yolun öyle bir ağırlığı olur ki, bazen faizle artan bedeli hayat boyunca ödemek zorunda kalırsınız… Bu nedenle bedeli peşin ödemeyi daima tavsiye ederim….

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.