Halil Şahin

Halil Şahin

BU DA BİR ZULÜMDÜR


Zalimin zulmü çoook!

Hangi türünden örnek verelim ki?

Al sana son bir örnek: Fevzi Budak, Erzurum Milli Eğitim Müdürü idi. AKP iktidar oldu, 2003’te görevden alındı, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. Beş gün sonra yine görevden alındı, Şırnak’a gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. Ama bir gün sonra görevden alındı. Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. Fakat bir gün sonra görevden alındı, Muş’a gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, yine Erzurum’a döndü. Bu kez beş gün sonra görevden alındı, Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu. Bu kez de Erzurum’a geri döndü.

İnsafsızlar yılmıyordu ve bir ay sonra yine görevden alındı. Kütahya’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a bir kez daha dönüyordu. Bir ay sonra görevden alınmaz mı?

Çanakkale’ye gönderildi, mahkemeye başvurdu, Erzurum’a yedinci kez geri döndü. Üç ay sonra görevden alındı, İstanbul’a gönderildi, ahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri gönderildi. Bu arada R.T.Erdoğan’ın askerlik arkadaşı olan AKP milletvekili adayı, üç defa, Fevzi Budak’ın yerine Erzurum Milli Eğitim Müdürü olarak atandı. Gözünü budak’tan sakınmayan Fevzi, üç defa mahkemeye başvurdu, başbakanımızın askerlik arkadaşını üç defa görevden aldırmakla kalmadı. MEB Müsteşarı Necat Birinci’yi de şikâyet etti. Yargıtay, Necat Birinci’yi görevini kötüye kullanmaktan beş ay hapis cezasına çarptırdı, para cezasına çevrilerek, ertelendi. Necat Birinci, AKP’den İstanbul Milletvekili yapıldı. Fevzi Budak, yılmaz biriydi. Yurttaş olarak haklarını hukuk yoluyla arıyordu. Milli Eğitim eski Bakanı Hüseyin Çelik’i 6. kez manevi tazminata mahkûm ettirdi. İşte böylesi gelişmelere koşut O da 9. Kez görevden alınıyordu. Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. Beş ay sonra yine görevden alındı; İstanbul’a gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü.

Zalimler boş durmuyordu. MEB Personel Genel Müdürü, kendisini camiada küçük düşürdüğü iddiasıyla Fevzi Budak hakkında soruşturma açtı. Ancak, mevzuata göre, sicil raporunun altı ay birlikte çalıştığı amiri tarafından hazırlanması gerektiğinden, Fevzi Budak altı ay bir yerde kalamadığı için, rapor hazırlanamadı ve meslekten atılamadı!

11. kez de görevden alınamaz mıydı?                                                             

Alındı ve Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, gene haklı bulundu, gene Erzurum’a geri döndü. Bir daha döneceği ortadaydı, ama zalimler yöntem değiştirdi.

Düzmece tertiplerle yaptıkları gibi, Fevzi Budak tutuklandı!

Erzincan Başsavcısı’nı içeri tıkan Erzurum Savcısı tarafından ifadesi alındıktan sonra, dolandırıcılık ve yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle hapse gönderildi. Daha sonrasında Kars Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bilahare de Ankara Merkeze alındı.

Düşünün bakalım: Şeytan bile, insanla bu denli uğraşır mıydı?

Onların O’na yaptıklarının hepsi de bir zulüm değil miydi?

Siz, daha elan zalimlerden yana mısınız?

Atalarımız o nedenle demişler: Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste…

Unutma: Haksızlık, hırsızlık ve zulüm yapanlara sessiz kalmak, çeteye paydaş olmaktır. İyi bir yurttaş; zalimden yana değil mazlumdan yana birlik kurandır. İlahi çağrıyı duyun ve salihlerden olun. Zulmedenlerden yana olmayın ve onlara karşı mücadele edin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Şahin Arşivi