Halen Amerika’da bulunan Fethullah Gülen’in, CIA’yla olan bağları deşifre edildiğini herkes gördü ve herkesçe biliniyor. ABD Ulusal Güvenlik Ajansı NSA’nın eski bir çalışanı olan Wayne Madsen tarafından verilen bilgiye göre CIA Gülen’i kullanıyor. Tedavi bahanesiyle ABD’de bulunan Fethullah Gülen’in, Amerika’yla olan ilişkileri yıllardır dile getiriliyor. Gülen tarikatının, hem Türkiye’de hem de Dünya’nın başka yerlerinde Amerikan çıkarlarına uygun faaliyetlerde bulunduğunu bilmeyen kalmadı. Gülen’in CIA’yla olan bağlantısı ise, eski bir ABD ajanı tarafından deşifre edildi. Haber Gazete adlı internet sitesinde yer alan Yılmaz Polat’ın haberine göre, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı NSA’nıneski çalışanı Wayne Madsen, Fethullah Gülen’in, CIA tarafından kullanıldığını açıkladı. Madsen; kendisine ait internet sitesinde, Gülen’in Amerika’da kalabilmek için aldığı Yeşil Kart’ı CIA’nın sağladığını belirtiyor. Gülen’in başvurusunun Pennsylvania Göçmen Dairesi tarafından reddedildiğini hatırlatan Madsen; CIA’nın girişimiyle bu itirazın kaldırıldığını kaydediyor. Madsen, Fethullah Gülen’e ABD’nin verdiği desteği, Amerika’nın AKP’yle yakın ilişkilerini korumak açısından bir güvenlik politikası şeklinde değerlendiriyor. Madsen’ın verdiği bilgilere göre, CIA 1950’li ve 60’lı yıllarda Vietnam ve Laos’ta Katolik misyonerleri kullanmış. Madsen ayrıca; CIA’nın yakın dönemde Güney Amerika ülkelerinde, “Yeni Misyon Cemaati” adlı bir Hıristiyan tarikatını kullandığını belirtiyor. Venezüella lideri Hugo Chavez tarafından, CIA’yla olan bağlantıları nedeniyle, söz konusu tarikatın faaliyetlerine son verilmiş ve Amerikalı misyonerler Venezüella’dan sınır dışı edilmişti. Eski NSA ajanı, Fethullah Gülen’den hareket ederek, CIA’nın Dünya üzerindeki çeşitli dini hareketleri nasıl kullandığını da açıklıyor. İşte her yaşanan olay bu denli gözler önündeyken, halâ şirke bulaşan böylesi vatan hainlerini destekleyen varsa, bunlar asla Türk olamaz. Türk, akıllıdır. O ve bu gibilerle işbirliği içinde olanlar, her zaman Türk ulusunun ve devletinin düşmanı kalmışlardır. Yaşadığınız olaylar bunun kanıtı değil mi?