“Cumhuriyetin yeniden inşa edileceği süreç başladı”

“Cumhuriyetin yeniden inşa edileceği süreç başladı”
“Osmanlı’dan Günümüze Türkiye’de Darbe Geleneği” başlığında konferans veren AKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Yaramış, 15 Temmuz darbe kalkışması ile Vaka-ı Hayriye olayını birbirine benzettiğini belirtti. Yaramış, 15 Temmuz darbe kalkışmasından sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yeniden inşa edileceği bir süreç başladığını söyledi
Ensar Akademi 4. Sezon Bilimsel Okumalarının açılış konferansını AKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Yaramış verdi. Yaramış, “Osmanlı’dan Günümüze Türkiye’de Darbe Geleneği” başlığında konuştu. Konferans Rıza Çerçel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. OSMANLI’DA DA DARBELER OLDU AKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Yaramış, Osmanlı tarihinde bazı padişahların darbelere ve darbe teşebbüslerine maruz kaldıklarını söyledi. Cumhuriyet dönemine bakıldığında darbeler ve darbe teşebbüsleri olarak ilk akla gelen hadiselerin başında 27 Mayıs darbesinin geldiğini aktaran Yaramış; “12 Mart muhtırası, 12 Eylül darbesi, 28 Şubat darbesi nam-ı diğer post modern darbe olarak literatüre girmiştir. 27 Nisan e muhtırası, 15 Temmuz darbe kalkışması. Bunlar bilinen darbe girişimleridir. Tabii bunlar bilinenler. Aslında bir de siyasetçilerin gizledikleri ya da anı kitaplarına yazmadıkları bir takım darbe teşebbüsleri de olmuştur. Bunları şu an için bilmiyoruz. İleride muhtemelen onlar yazdıklarında bir takım kalkışmaların olduğunu da öğrenmiş olacağız” dedi. VAKA-İ HAYRİYE İLE 15 TEMMUZ BENZER Prof. Dr. Ahmet Yaramış, “Osmanlı’dan Günümüze Türkiye’de Darbe Geleneği” denildiğinde 15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe kalkışması ile Vaka-ı Hayriye olayını birbirine çok benzettiğini belirtti. Türkiye’deki darbe geleneğini anlamak adına Vaka-ı Hayriye olayı ve 15 Temmuz tarihinde olan kalkışmanın benzer yanlarını anlatacağını kaydeden Yaramış; “Vaka-ı Hayriye’ye giden sürece baktığımızda Sultan olarak karşımıza II. Mahmut çıkmaktadır. II. Mahmut bir darbe sonrası tahta geçmiştir. IV. Mustafa tahttan indirilmiş yerine küçük kardeşi olan şehzade Mahmut padişah olarak geçmiştir. Aslında darbecilerin amacı mevcut padişahı tahttan indirip III. Selim’i tahta geçirmekti.  IV. Mustafa, Alemder Mustafa Paşa’nın kendisini tahttan indirip III. Selim’i tahta geçireceğini öğrenir öğrenmez III. Selim’i öldürtmüştür. Aslında II. Mahmut’u da öldürtmek istemiş fakat başaramamıştı” diye konuştu. II. MAHMUT DARBE PADİŞAHI Osmanlı Sultanlarından II. Mahmut’un 1908’de henüz 23 yaşında bir darbe sonrası tahta oturduğunu belirten Prof. Dr. Ahmet Yaramış, II. Mahmut’un Sadrazam olarak Alemdar Mustafa Paşa’yı atadığını ifade etti. Alemdar Mustafa Paşa’nın Temmuz ayından Yeniçeriler tarafından öldürüldüğü Kasım ayına kadar sadrazamlık yaptığını aktaran Yaramış; “Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa, padişahı adeta kendi gölgesi altında bırakarak yönetimi fiilen üstlenmiştir. Padişah II. Mahmut bundan rahatsız olmuş ve Alemdar Mustafa Paşa’nın Yeniçeriler tarafından günlerce kuşatılan konağına rağmen Paşa’ya herhangi bir yardım teşebbüsünde bulunmamıştır. Paşa öldürülmüş, isyancı Yeniçeriler Padişah’ı da tahttan indirmek istemişlerdir. Padişah bu durumu gördüğünden gözaltında bulunan ağabeyi sabık padişah IV. Mustafa’yı idam ettirmiştir. O tarihte II. Mahmut’tan başka tahta geçecek Osmanlı hanedanında kimse yoktu” şeklinde konuştu. II. MAHMUT REFORMCU PADİŞAH Başta Yeniçeriler olmak üzere isyancıların II. Mahmut’u tahttan indirmeleri halinde kimi padişah yapacakların hususunda fikir birliğine varamadıklarını belirten Yaramış şu ifadelere yer verdi: “Bu durumda istemeyerek de olsa II. Mahmut’un saltanatta kalmasına razı olmuşlardır. II. Mahmut güç bela saltanatta kalmayı başarmıştır. Alemdar Paşa’nın öldürülmesi ve Yeniçerilerin talepleri üzerine II. Mahmut bundan sonraki padişahlık döneminde yapacağı icraatlarda çok dikkatli olmuştur. II. Mahmut’un saltanat sürdüğü 1808-1839 yıllarını tarihçiler olarak iki döneme ayırmaktayız. 1808-1826 yılları arası yapacağı reformlar için hazırlık dönemi, 1826-1839 dönemi ise reformlar dönemidir. Hazırlık dönemine baktığımızda II. Mahmut’un ilk olarak önemli bir güç durumunda devletin başına onun deyimi ile uzun süredir fitne fücur yuvası haline gelen Yeniçerilerin tepkisini çekecek düzenleme ve uygulamalardan kaçındığını görüyoruz. Onları kızdıracak uygulamalardan olabildiğince kaçınmıştır. Buna karşın Yeniçeri Ocağı ile beraber Topçu Ocağı gibi, Tersane Ocağı gibi, Cebeci Ocağı gibi askeri teşkilatlar ile yakından ilgilenip, taleplerine karşı cömert davrandığını, sıkça ziyarette bulunduğunu, talimleri izleyip başarılı olanları talimlerde ödüllendirdiği görülür.” TOPLUMDAN KOPUK OLMADI Padişah II. Mahmut döneminde kendisi gibi düşünen kişi sayısının devlet bürokrasisinde çok az olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ahmet Yaramış, büyük çoğunluğun mevcut yönetimin devamını savunduğunu söyledi. II. Mahmut’un muhafazakâr sistemi savunan yönetici kitlesi ile birlikte çalıştığını aktaran Yaramış; “II. Mahmut güvendiği kendisi gibi düşünen yenilikçi kişileri devlet kurumlarının başına getirmiştir. Bunu yaparken silsileye dikkat etmiş silsile-i meratibe dikkat etmiş. Dikkat çekmeden ama hızlı bir rütbe yükselmesiyle onları o kurumların başına getirmiştir. Örneğin o dönemde alt derece de bir subay olan Ağa Hüseyin Paşa 1822 yılında Yeniçeri Ağası olmuştur. İzzet Mehmet Paşa Kaputan-ı Derya Paşa olmuştur. Cebecibaşılığa Mehmet Ağa gelirken, Şeyhülislamlığa Tahir Efendi’nin getirildiğini görüyoruz. Dolayısıyla devlet içinde kendisine yakın insanları üst makamlara getirerek bürokraside ki gücünü arttırdığını görüyoruz. Bu arada toplumla olan ilişkisini de güçlü tutmuştur. Bu önemli bir noktadır. Zaman zaman toplum içine karışmış, tekke ve dergahları ziyaret ederek ayinlerine katıldığı görülür. Kendisi de Mevlevi olduğundan sıkça Mevlevi ayinlerine katılmıştır” ifadelerini kullandı. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.