Saime Bircan Sak

Saime Bircan Sak

Anı Defterimden Afyon Lisesi

Okumak için herkes büyük kente gider. Benimki tersi oldu. İzmir Kız Lisesinde birinci sınıfta öğrenciyken sınıfta kalınca dünya başıma yıkıldı sandım. Bütün İzmir benim sınıfta kaldığımı biliyor gibi geldi bana utancımdan ne yapacağımı şaşırdım. O kadar üzülmüştüm ki. Ortaokulda iyi bir öğrenciydim, bu yüzden çok koymuştu bana. Dedemler Afyon’dan İzmir’e fuara gezmeye gelmişlerdi. “Hadi seni götürelim bizim yanımızda oku, bize arkadaş olursun” dediler. Hiç düşünmeden “olur” dedim. Afyon’da yeni bir başlangıç yapacaktım. Kimse benim sınıfta kaldığımı bilmeyecekti. Ne demişler; büyük yerde beşinci olmaktansa küçük yerde birinci olmak iyidir. Afyon macerası böyle başladı. Dört elle sarıldım derslerime. Dedemler Gökçe mahallesinde oturuyordu. Okul tam gün olduğundan öğleyin yemek için eve gelip sonra tekrar dönüyordum. Okulun kantini var mıydı anımsamıyorum. Herhalde yoktu. Ya da ben hiç alış-veriş yapmamışım. İzmir’in ılıman ikliminden sonra Afyon’un hatırı sayılır soğuğu, dedemlerin bana çok uzak dünyaları, ana baba özlemi, hiçbir şey yıldırmıyordu beni. Orada öğretmenlerim sayesinde kendimi keşfettim. O günlerden kalma -hani şu kilitli olanlardan- hatıra defterime lise birinci sınıfta edebiyat öğretmenim olan Tayyar Ataman şunları yazmış... “4. Sınıfta incecik, zarif bir öğrenci… Edebiyat ve kompozisyon dersleri pekiyi… Derken okulda bir şiir yarışması, bu kız da yarışmada. Ne güzel bir şiir yazmış. Herkes çok beğendi. O günden sonra Saime artık sınıfın gözde öğrencisi. Artık edebiyatta gelişme yolunda. Türk milleti birçok kadın şair yetiştirmiştir. Fakat onların yetiştiği devirde kadın duyguları işlenemezdi bu saha bizde hala sahibini arıyor. Seni yetenekli görüyorum. Bu yolda bu boşluğu dolduracak bir şairimiz olmanı gönülden diliyorum. Tayyar Ataman 10 Aralık 1963”   Edebiyat öğretmeniniz size bu satırları yazar, yüreklendirir, kendinize güvenmenizi sağlarsa size düşen onun bu güvenini boşa çıkarmamak için çalışmak, çok çalışmaktır. Değerli öğretmenim sizi minnetle ve saygıyla anıyorum. Bir şair olmadım ama şiirler yazdım, şiiri sevdim, öğrencilerime sevdirdim. Sizi örnek aldım. Ben de öğrencilerimin anı defterlerine sözcükleri tartıp ölçüp biçerek yazdım. Onlar için güdüleyici, cesaret ve umut veren mesajlar vermeye çalıştım. Sizin gibi sabırlı, güler yüzlü tatlı sert bir öğretmen olmaya özen gösterdim. Ne yazık ki sizinle çekilmiş bir fotoğrafımız bile yok. O zaman yazdığımız şiirlerin de hiç biri yok. 10 Ocak 1966 da Kıbrıs Mitinginde kendi yazdığım bir şiiri okuduğumu anımsıyorum. Çok soğuk bir gündü. Bütün okul gitmiştik. Ertesi gün sokaklardan geçerken bazı insanların beni gösterip “şiir okuyan kız bu değil mi” dediklerini de. Küçük bir siyah beyaz fotoğrafı saklamışım anı defterimde. Toplumsal olaylara duyarlı olmam o günlerden geliyor olmalı. Kimse bana Kıbrıs için bir şiir yaz demedi. Zaten öyle ısmarlama yazılmaz ki şiir… Bugün duyarlı ve bilinçli bir yurttaş olabilmişsek bizi yetiştiren değerli öğretmenlerimiz sayesinde. Tayyar Ataman bunlardan yalnızca biri. Diğer öğretmenlerimi ve bize emeği geçen büyüklerimi saygı ve minnetle anıyorum. Onların hepsini bir yazıda anlatmam olanaksız. Dilerseniz sırasıyla hepsini anmak isterim. Afyon Lisesi öğrencisi olmak bana her zaman gurur vermiştir. Buradan tüm arkadaşlarımı da sevgiyle selamlıyorum.

Saime Bircan Sak

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Saime Bircan Sak Arşivi