Akkoyun, Tarihi Açıdan Arabistanlı Lawrence filmini değerlendirdi

Akkoyun, Tarihi Açıdan Arabistanlı Lawrence filmini değerlendirdi

İletişim biliminde kabul gören "sinema dünyayı çerçeve içine alır, bir 'görülen dünya' sunar" ifadesinden hareketle "filmlerin belli bir dönemin olay ve fenomenlerini doğrudan tasvir ederek o dönemin toplumsal gerçekliklerini yeniden inşa ettiği vurgulanmaktadır." Geçmişten kalan bilgi kırıntılarını değerlendirme yöntemi kabul edilen tarih bilimi ile sinema filmi arasında yeniden kurgulama noktasında bir kesişme yatmaktadır. "Ortadoğu'ya hakim olan bütün dünyaya hakim olur" felsefesini açıkça ifade eden Helen İmparatoru Büyük İskender'in görüp farkına varmaya fırsat bulamadığı çöl, Mekke, Medine, Kudüs, Bağdat, Şam, Kahire cazibesini hep sürdürmüştür. "Batı kafası, tarih boyunca Ortadoğu'yu rakip bildi. ... İskender'in de, putperest Roma'nın da, Haçlı Seferlerinin de temelinde bu düşünce ve psikoloji" ile "Batı kendisini Doğu'nun karşıtı olarak görerek benliğini bulmuştur." Türkiye ve Türkler, "cazibe merkezi" kabul edilen Ortadoğu'da seçkin bir yere sahiptirler. Bernard Lewis'in çok yerinde bir tespiti ile gerçekçilik ve pratik kabiliyet üstünlükleriyle "Türkiye, ne komitelerin odalarda toplanıp imal ettikleri bir yeni devlet, ne de bağımsızlıklarını kazanmak için yabancı idarelerle yaptıkları kavganın izlerini hala üstlerinde taşıyan bir eski koloni parçasıdır." Türkler sürekli egemen mevkiinde olmuşlar böylelikle karar verme yeteneğini geliştirmişlerdir. Osmanlı Devleti'nin yıkılması, sömürgeci devletlerin bölgedeki konumunun güçlenmesi ile kökü olmayan bir dizi devletin doğuşu da planın uzatılmasıdır. Çöküş aşamasında "cehalet, maarifsizlik, memleketi kasıp kavur"maktadır. Coğrafyanın yakın ve uzak geçmişinde varlığını devam ettiren mücadelede bizden olan ve yabancı aktörler tarihte farklı izler bıraktılar: Büyük İskender, Sezar, I. Jüstinyen, Tuğrul Bey, Hülagu Han, Muhammed Baybars, Selahaddin Eyyubi, Yavuz Sultan Selim gibi büyük hükümdarlar. Kültürler arası karşılaştırmalar bireysel, psikolojik süreçler ilkeleri ve dinamikleri genelleştirmektedir. Milli - mahalli nitelik taşıyan farklı hatta zıt kültürler birleşip medeniyeti oluşturmaktadır. Türklerin Ortadoğu'daki varlığı, XIX. yüzyılın sömürgeciliği önündeki sosyo-kültürel engellerin başında gelmekteydi. Devletlerin birbirleriyle olan rekabeti, Fransız devriminin getirmiş olduğu milli düşünceleri daha da körüklemesi, mevcut yapıda bir takım hasarlar bıraksa da çok uluslu devletler üzerinde mutlak sonuç için Birinci Dünya Savaşı beklenilmişti. Ortadoğu'nun bugünkü hali araştırmaya dahil olduğunda; tarih cihetiyle Osmanlı Devleti'nin coğrafyadan çekilmek zorunda bırakılması yerine İngiltere, Fransa ve ABD'nin söz sahibi olmasıdır. Bölgeden Türklerden sonraki dönemde yepyeni siyasi, suni aktörler eklenmiş uluslararası arenada boy göstermişlerdir. 1963 yılında çekimleri yapılan sinemanın seçkin, epik eserlerinden birisi kabul edilen Arabistanlı Lawrence filmi, bize Ortadoğu, Osmanlı Devleti'nin sona ermesi, sömürgecilik konuları ile epik sinema hakkında bir değerlendirme yapma fırsatı vermiştir. Olumsuz da olsa Ortadoğu'nun Türklerden koparılışını propagandaya dayalı sanat anlayışı ile sinema filmi olarak beyazperdeye yansıtmak, tarihi bir gerçek üzerinde düşünülmesini, araştırılmasını, değerlendirilmelerde bulunulmasını sağlaması açısından bir zenginlik kabul edilmeli, aynı cephede alternatifler üretilmesine zemin hazırlanması, cesaret aşılanması Türk kültürüne yapılan ve yapılması muhtemel haksızlıkları önleyecek ve hak ettiği yerde kabulünde etkili olacaktır. Genel Yayın Yönetmenliğini Hasan Celal Güzel'in yaptığı Yeni Türkiye Dergisi'nin yeni yayınlanan Ortadoğu Özel Sayısında Afyon Kocatepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Turan Akkoyun tarafından kaleme alınan "Ortadoğu'da Emperyalist 'Bilgeliğin', Beyazperde Görüntüsü: Arabistanlı Lawrence" makalesi yüz önceki tarihi realite ile elli üç yıl önceki sinema filminin tarihle bağlantısını değerlendirmektedir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.