Afyon Şeker Fabrikası satıldı Milletle alay ediliyor

Afyon Şeker Fabrikası  satıldı Milletle alay ediliyor

Üç şeker fabrikasının satıldığı gün, Tarım Bakanı Gıdasını üretemeyen devlet bağımsız olamaz açıklaması yaptı. Tüm itirazlara rağmen ülkenin son fabrikalarda haraç mezat satılıyor..Dün de Afyon, Burdur ve Elbistan’daki Türkşeker’e ait fabrikalar satıldı. Tüm bunlar olup biterken, aynı gün içerisinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’dan çok ilginç bir açıklama geldi. Bakan Fakıbaba, Gıdaya ulaşmak gün geçtikçe daha da önemli hale geliyor. Kendi gıdasını üretemeyen hiçbir devlet bağımsızlıktan söz edemez. Son zamanlarda gördük, tır’lar dolusu doları olan ülkeler gıdaları olmayınca ne duruma düştüler dedi. Özelleştirme İdaresi’nde kurumun Başkan Yardımcısı Bekir Emre Haykır başkanlığında yapılan ihale sonunda en yüksek teklifi 725 milyon lirayla Doğuş Yiyecek ve İçecek Üretim Sanayi Ticaret AŞ verdi , ihalenin neticesi, komisyonun nihai kararının onaya sunulmasının ardından duyurulacak. ŞEKER FABRİKASI SATILDI VE KAPATILACAK. Şeker Fabrikalarının satışı ile ilgili bir takım meseleleri sizinle paylaşmak  ve sizinle dertleşmek için bu açıklamayı yapıyoruz. Mevcut iktidar, Şeker fabrikasının satış yoluyla özelleştirileceğini Resmi Gazete'de ilan etti. Fabrika satışa çıkarıldı; ihale süreci başladı.Şehrimizin ve ülkemizin geleceği için talihsiz, yanlış bir karara imza atıldı.Afyon şeker fabrikası Satıldı.Şeker fabrikalarımızın satışa çıkarılması, yıllardır tarım ve hayvancılıkta uygulanan yanlış politikaların bir devamı ve sonucudur. İnsanları yaşadıkları topraklara bağlayan şey o topraklarda yaşadıkları acı tatlı hatıraları kadar, alın teri ile çalışıp, namerde muhtaç olmadan ailelerinin geçimlerini sağlamalarıdır. İktidarların yıllardır takip ettiği politikalar, toprağı insansızlaştırmakta, insanları da topraksızlaştırmaktadır. Kendi ekmeğini topraktan çıkartan insan, en özgür insandır. Çünkü o, rızkı için hiç kimseye minnet etmeyecektir. Topraktan koparılan insanlar maalesef ya aç kalacaklar ya da küresel sermayenin emrinde ucuz iş gücüne dönüşecekler. Bu şeker fabrikalarının özelleştirilmesi,bu fabrikaların üretim kapasitesini artırmak için değildir, fabrikalarda çalışan işçilerin durumunu iyileştirmek için değildir.Taşeron işçileri kadroya almak için değildir.Türkiye'nin şeker pancarı üretimini artırmak için, hiç değildir. Son 10 yılda şeker fabrikaları kasıtlı olarak bakımsız bırakıldı, modernize edilmedi. Şimdi satışa çıkarırken fabrikaların kristal şeker üretimine devam edeceğini söylüyorlar. Fabrika çalışanlarına yeni yatırımcılarla birlikte çalışma ya da özelleştirme kapsamında olmayan fabrikalarda çalışma imkânı verileceğini iddia ediyorlar. Fabrikaların satışını, beş yıl üretim yapacaklar diyerek savunmaya çalışıyorlar. Biz bu sözleri Seka Kâğıt Fabrikasının satılması sürecinden biliyoruz. O fabrika için de zamanında aynı ve benzer şeyleri söylemişlerdi. Halbuki koskoca fabrika bugün ibretlik bir harabeye dönüşmüştür. Acaba 15 yıl önce orada çalışan işçiler, bugün hangi küresel şirketin ucuz elemanı olarak çalıştırılmak durumunda kalmışlardır? bunları kendimize sormalıyız.Biz eğer sahip çıkmazsak, şeker fabrikasının da aynı akıbeti beklediğini bilmeliyiz. Dün tütünü bitirenler, bugün şeker pancarını bitirmenin peşinde. 120 bin şeker pancarı üreticisini de nasıl bir akıbet bekliyor? Amaçlarına ulaşırlarsa, hem çalışanlar hem şeker pancarı üreticisi mağdur olacak. 14 fabrikanın bulunduğu şehirlerde binlerce aile göç ile karşı karşıya kalacak ve çalışanların kurulu düzenleri bozulacaktır. Onbinlerce aile bu özelleştirmeden etkilenecektir.Nakliyecisi, çapacısı, mevsimlik işçisi, küspecisi, gübrecisi, hayvan üreticisi, fabrika çalışanı, esnafı, doğrudan ve dolaylı olarak tüm bu insanlarımız özelleştirme teşebbüsünün hedefindedir.Türkiye'de ise etkilenen aileler ile birlikte, milyonlarca insanımız bu şeker fabrikalarının özelleştirilmesinden etkilenecektir. Değerli basın mensupları Biz istiyoruz ki insanlar doğduğu topraklarda doyabilsinler. Bunun için her şehirde is imkanları oluşturulmasını, fabrikalar açılmasını savunduk. Erbakan Hocada Afyon'a 5 adet fabrika yapmıştı. Bugün bu fabrikaların yok pahasına satılması bizi üzüyor, insanımızın işsizleştirilmesi, küresel sermayeye köle olmaya mahkum edilmesi bizi üzüyor. Toprağını terketmek zorunda bırakılan, gurbetlere çalışmaya gitmek zorunda kalan gençlerimizin mecbur bırakıldıkları durum bizi üzüyor, bunun için sizinle dertleşiyoruz. Bundan 3 sene önceki seçimlerde köy köy, kahve kahve dolaşarak, insanımıza şeker fabrikalarının satılmaya çalışıldığını anlatmaya çalıştık. Bugün üzülerek şahit oluyoruz ki, göz göre göre satılıyor da. Şunu da belirtmek üzerimize vazife olsun, bu seçimlerde , bu fabrikaların tekrar açılması gerektiğini halkımıza ve iktidarlara anlatacağız. Onlar yapılmış olan fabrikaları satsa da, biz satılan fabrikaları tekrar açmak için, hatta yeni fabrikalar açmak için çalışacağız inşaallah. Çünkü bu toprak bizim toprağımız, bu millet bizim milletimiz. Hiç kimse kendini sahipsiz, yalnız, garip görmesin. Bizler insanlarımızın, bu fabrikalarda çalışanların, çiftçilerimizin, üreticilerimizin, esnafımızın, birlik, oda ve kooperatiflerimizin yanındayız. Biz Saadet Partisi olarak, Şeker fabrikalarımızın özelleştirilmesine karşı duracağız. Onun için tüm halkımızı ve tüm ilgilileri ülkemizin geleceğine sahip çıkmaya, bir bilinç ve duruş ortaya koymaya davet ediyoruz. Sizi Seviyoruz ve Bunun İçin Çalışıyoruz.Allah'a Emanet Olun.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.